Buradasınız
İşyerindeki Bayılmaların Nedeni Ne?
Hadımköy’den bir işçi

Çalıştığım fabrikada bir ara sıkça bayılmalar yaşandı. Her gün biri bayılıyordu. Size bayılmalarla ilgili bir olayı anlatacağım.
Fabrikada yemekler çok kötü çıkıyor. Neredeyse çoğumuz akşama kadar aç çalışıyoruz. Zaten yemeği yesek bile her gün bir kaçımızda kusma, ateş, baş dönmesi gibi sıkıntılar oluyor. Bundan dolayı bazıları yemek yemekten korkuyor. İşte bu olayların sık yaşandığı günlerde, bir kadın arkadaş bayıldı. Apar topar hastaneye kaldırdılar. Hastanede serumlar takılmış. Sonra evine gönderilmiş. Ertesi gün arkadaşımız geldi. Bayılmanın sebebinin ne olduğunu sorduk. Arkadaşımıza doktor, yeterli ve sağlıklı beslenmemesinden kaynaklı vücudunun dirençsizleştiğini ve bayıldığını söylemiş.
O gün yine çok yoğun çalışıyorduk. Birden bir gürültü koptu. Kalabalığın olduğu tarafa baktık. Başka bir kadın arkadaş bayılmış. Yanına gitmek istedik. Ustalar bağırıp çağırdı. Herkesi yerine gönderdi. Arkadaşı da hastaneye kaldırdılar. Ve o kadın arkadaşa da iki gün rapor verilmiş. O gün olayın etkisiyle akşamı ettik. Sonraki gün ilk bayılan kadın arkadaş, serumların etkisi geçmiş olmalı ki, tekrar bayıldı. Hastaneye götürdüler. Ona da iki günlük rapor vermişler. Biz yaşanan bu olayların üzüntüsünü yaşarken, patron vekilleri boş durmamış kadın arkadaşımızı arayıp beş günlük ücretsiz izin verdiklerini söylemişler. Ardından da çıkışını yapmışlar. Çıkışı İŞKUR’a da bildirmişler. İşçilerin çoğu fabrikaya İŞKUR aracılığıyla giriyor. İŞKUR da hemen kadın arkadaşı arıyor ve işten çıkarıldığını söylüyor.
Bizler açlık sınırının çok altında bir ücretle çalıştırılıyoruz. Vücudumuza gereken besinleri alamıyoruz. Bunun üzerine bir de uzun saatler çalışınca vücudumuz iflas ediyor. Patronlar kâr etsin diye kendimizi bu kadar paralarken, patronlar hayatımızı zehir etmek için her türlü pisliği çeviriyorlar. Bu yaşanan olaydan da görüyoruz ki işçiyi zehirleyen patron, bayılmasına neden olan ve “iyileşsin diye” izin veren patron, işten atan yine patron. Biz işçiler çok iyi bilmeliyiz ki patronlar her şeyi kendi çıkarları için yaparlar. Kârlarını azaltacak hiçbir şeye izin vermezler.
Madende İş Kazası Yine Can Aldı
- İşyerinde Gelen Ölümler
- Çocuk İşçilikle Mücadele İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinin Büyümesiyle Mümkün
- 301’i, Soma’yı, O Günden Beri Hiç Unutmadık…
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
Son Eklenenler
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...