Buradasınız
Kemal Türkler Kafanızı Kırardı!
Kocaeli’den bir metal işçisi

15 yıla yakındır metal sektöründe çalışan bir işçiyim. Onlarca sözleşmeye şahitlik ettim. İşçinin iradesinin bu kadar göstere göstere çiğnendiğini görmedim. Çalıştığım işyerinde aylar öncesinden toplu sözleşmeye hazırlandık, bizlere ne görev düştü ise yaptık. Tüm eylemlere sendikamız Birleşik Metal-İş öncülüğünde katıldık. MESS’in dayatmalarına, bize reva gördüğü sefalet ücretine, baskılara boyun eğmedik. Kararlı olduğumuzu mücadele ederek gösterdik.
Nihayetinde sendikamızın, Gebze meydanında kitlesel bir mitingle aldığı grev kararı ile çok mutlu olduk. Büyük bir coşku ile alınan grev kararına, işçi sınıfının mücadelesinin yanında yer alan emekten yana kurumlara da şahitlik etti. Bizler fabrikalarımıza döndüğümüzde grevle ilgili çalışmalara başlamıştık bile. Karınca gibi çalışıyor, anlatıyorduk. Neleri eksik bıraktığımızı düşünüyor, tartışıyorduk. Emekle örüyorduk grev gününü!
Bizim bağlı olduğumuz sendika geçmişinde nice başarılara adını yazdırmış, Maden-İş geleneğinden gelen bir sendikaydı. Tam da o geleneğe yakışır adımlar atıyorduk. Bizler işçi sınıfına mücadelesiyle, azmiyle ve direngenliğiyle büyük emek vermiş Kemal Türkler’in çocukları, torunları, mücadele arkadaşlarıydık. Biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakmak istiyoruz, insan gibi çalışmak, insan gibi yaşamak istiyoruz. O yüzden sendikamızın genel merkezinin alınan grev kararının arkasında duracağına ve bir milim dahi geri adım atmayacağına inanmıştık! MESS karşısında birliğimizle mücadele ederek kazanacağımıza inanmıştık. Ta ki greve iki gün kala Pazar günü Birleşik Metal-İş genel merkezinin biz işçilere, işçi temsilcilerine sormadan imzaladığı, satış sözleşmesine kadar.
Size sesleniyorum: Sendikamızın tepesine çöreklenmiş sendika bürokratları, Kemal Türkler’ in kemiklerini sızlatıyorsunuz. İşçiyi yarı yolda bırakan sizleri bugün Kemal Türkler görse, bırak sendikaya sokmayı kafanızı kırardı kafanızı! Sınıf bilinçli metal işçileri bu yapılanları asla unutmayacak. Biz metal işçileri çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız!
Sendikaların Sahibi İşçilerdir!
Haklarımızı Almak İçin Örgütlenmeliyiz
- İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
- Grönland’ın Buzulları ve Egemenlerin Kâr Arzusu
- Dünü Unutmadan, Bugüne ve Geleceğe Bakabilmek…
- Emekliliği Kim Bitirdi?
- Servis mi Eziyet mi?
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
Son Eklenenler
- 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde yüz binlerce emekçi kadın dünya meydanlarına aktı. Dünyanın dört bir yanında derinleşen ekonomik krize, artan işsizliğe ve yoksulluğa, yaygınlaşan emperyalist savaşa ve yükselen faşizme karşı emekçi kadınlar...
- UİD-DER ve Belediye-İş Sendikası İstanbul 2 Nolu Şube, 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle 9 Martta, Avcılar Barış Manço Kültür Merkezinde “8 Mart Yol Gösteriyor: Engeller Mücadeleyle Aşılır!” şiarıyla etkinlik düzenledi. Düzenlenen...
- Elinizde tuttuğunuz broşür, İşçi Dayanışması bülteninde yer alan Emekçi Kadın köşemizde yayınlanan yazılardan bir seçki yapılarak hazırlandı. Gururla söylemeliyiz ki Emekçi Kadın köşemizdeki tüm yazılar işçi ve emekçi kadınlar tarafından yazıldı,...
- 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Gününde İstanbul’dan Diyarbakır’a, Kocaeli’den Antep’e, Hatay’dan İzmir’e Türkiye’nin dört bir yanında binlerce emekçi kadın engellemelere rağmen alanlara çıktı, taleplerini haykırdı. Diyarbakır’da kadınların...
- 8 Mart’ın ortaya çıkışının ve bir gelenek olarak yükselmesinin hikâyesi, emekçi kadınların birlik olup en zorlu engelleri aşmasının hikâyesidir. Gelecek kuşaklara nice deneyimleri, nice hakları miras bırakmasının hikâyesidir. Bu hikâye, bizim devam...
- Bizler 8 Mart’ı yaratan işçi kuşaklarının, emekçi kadınların direncini ve azmini yarınlara aktaracak bugünün işçi kuşaklarıyız. Tüm zorluklara rağmen, azimle mücadele ederek miras bırakılan bu geleneğe sahip çıkmaya devam edeceğiz. Çünkü savaşların...
- 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü, emekçi kadınların çalışma saatlerine, işyerindeki baskı ve tacizlere, düşük ücretlere karşı başlattığı mücadeleden doğdu. 8 Mart ne kadınlara hediye verme günüdür ne de bütün kadınları aynı potaya koyan, hangi sınıftan...
- Bizler farklı hastanelerde, branşlarda ve meslek gurubunda olan sağlık emekçisi kadınlarız. Bir kez daha 8 Mart coşkusu yaşıyoruz. Hastaneler, aile hekimlikleri ve daha nice sağlık kurumu ile evlerimiz arasında mekik dokuyarak geçiyor hayatımız....
- Biz emekçi kadınlar, kadın işçilerin sağlık, güvenlik ve aile yaşamı üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle gece vardiyasının yasaklanmasını talep ediyoruz! Gece vardiyasının kadın işçileri fiziksel ve psikolojik olarak yıpratırken güvenlik riski...
- Bazen insan yaşadıklarını, içinde bulunduğu durumu tam olarak anlamlandıramaz. İşte benim durumum da buydu. Ben metal işkolunda, sendikalı bir fabrikada yıllardır çalışan bir kadın işçiyim. Tüm yaşamım mücadele içinde geçti. Bazen işyerinde verdim...
- Bizler fabrikalarda vardiyalı çalışan metal işçisi kadınlarız. Zorlu ekonomik koşullar altında, mutfakta tencereyi kaynatmaya çalışıyoruz. Bir taraftan evin işlerini sırtımızda taşırken, bir taraftan da çocuklarımızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Yeteri...
- Sözde aile içinde birlik beraberliğin korunması gerekçesiyle 2025’i aile yılı ilan ettiler. Ama aile içindeki huzurun bozulmasındaki en büyük nedenin geçim sıkıntısı olduğunu yok saydılar. Bir babanın kiraya, faturalara, çocukların eğitim...
- Bundan 168 yıl önce Amerika’da tekstil işçileri uzun çalışma saatlerine, düşük ücretlere, insanlık dışı çalışma koşullarına karşı mücadele veriyorlardı. Fabrikada çıkan yangında 128 kadın işçi yanarak hayatını kaybetti. 8 Mart işte bu yüzden...