Buradasınız
Konveyör İşçileriyle Dayanışma Şenliği
Bir buçuk aydan fazladır kuralsız çalışmaya ve işten atmalara karşı direnişte olan Konveyör işçileriyle bir dayanışma şenliği yapıldı. Direnişçi işçiler, UİD-DER Tuzla temsilciliğinde 30 Ocakta gerçekleştirilen dayanışma şenliğinde mücadelelerini değerlendirdiler, tartıştılar, deneyimlerini paylaştılar; türkü ve halaylarla moral buldular.
Konveyör işçileriyle dayanışma etkinliğine, başından bu yana mücadeleci işçileri yalnız bırakmayan UİD-DER’li işçiler, Rimaks işçileri, İleri Elektrokimya işçileri, Tuzla deri işçileri, tersane ve tekstil işçileri katıldı. Etkinlik, Konveyör işçilerinin eylemlerinden, Sa-Ba ve Bericap direnişçilerinin ziyaretlerinden, Gebze’de katıldıkları “Torba Yasa”ya karşı mitingden derlenen video görüntüleriyle başladı. Görüntülerin ardından Konveyör işçileri direnişlerini özetlediler ve neler yapacaklarına dair değerlendirmelerde bulundular.
Direnişçi kadın işçilerden biri geçen süreci şöyle değerlendirdi: “Direnişimiz sonucu işten atmalar durdu. Ücretsiz izinler ücretli izinlere çevrildi. Çalışma ortamı kısmen düzeltildi. Konveyör içinde yaptığımız bu değişikliklere ek olarak bizler de direniş boyunca değiştik. Asıl olarak birbirimizi kazandık. Kendimize olan güvenimiz arttı. Diğer direnişleri ziyaret ettiğimizde sorunlarımızın ortak olduğunu gördük. Mücadeleyi bundan sonra da sürdürmek gerektiğini öğrendik.”
Sözlerine UİD-DER’e teşekkür ederek başlayan bir diğer Konveyör işçisi ise, “ilk kez bir direniş yaşadım. Örgütlenmenin, dayanışmanın önemini öğrendim. Bizlere destek veren direnişçi işçilere teşekkür ediyorum. Fabrikadaki çok kötü koşulları değiştirdiğimize inanıyorum. Patronlar bizi yıldırmak için saldırdı fakat hiçbir şey bizi yıldırmadı. Korkmadan ayakta kaldık” diyerek mücadelenin önemini vurguladı.
Alkışlarla dinlenen bir başka Konveyör işçisi de, “ilk kez bir direniş yaşadım. İşten atıldığımda eskisi gibi sessizce boyun eğmedim. Karşı durdum. Patronların bilinçli işçilerden nasıl korktuklarını gördüm. Birlik olmaya, direnmeye ve moralimi bozmadan her çalıştığım işyerinde mücadeleye devam edeceğim.”
İlk kez bir fabrikada çalışan diğer bir kadın işçiyse, “Konveyör bir amele fabrikası, sabah 8’de işe başlıyorduk, gece 11’de çıkıyorduk. Eldiven dahi istediğimizde vermiyorlardı. Ben sırf işten atılmamak için kaynak yapmasını öğrendim. Buna rağmen haksızlıklara karşı sessiz kalmıyordum. İşten atıldığımda hiçbir belgeye imza atmadım. Hakkımı istedim. Daha önceleri televizyonlarda gördüğüm işçi mücadelelerini kendim yaşayınca çok daha iyi öğrendim. Özgüven, arkadaşlık, işçi haklarını, kardeşliği bu mücadele sayesinde öğrendim. Bundan sonra bu direnişte öğrendiklerimizi fabrikalarda işçilere anlatmaya, bilmediklerimi de UİD-DER’li arkadaşlardan sabırla öğrenmeye ve anlatmaya devam edeceğim” dedi.
Söz alan bir başka kadın işçi de şunları söyledi: “Aslında bu durumları arkadaşımla fabrikada sürekli konuşuyorduk, fakat ben nasıl slogan atarım, nasıl direnirim diye düşünüp duruyordum. Direniş sayesinde öğrendiklerimi pratikte de pekiştirmiş oldum. Patron bizden servisleri kaçırdı, üstümüze itlerini saldırdı fakat hiçbir korku ve yılgınlık duymadım. Akşam eve gittiğimde canım sıkılıyordu, bir an önce işçi arkadaşlarımın yanına, direniş yerine gitmek istiyordum. Bu mücadelede sendikacıların sözde kalan destekleriyle gerçekten işçi mücadelesine destek veren deri işçilerini, UPS işçilerini, UİD-DER gibi işçi örgütlerini tanımış oldum. Bundan sonra da mücadele etmeye devam edeceğim.”
Konveyör işçilerinin ardından İleri Elektrokimya ve Rimaks Tekstil işçileri söz alarak, Konveyör işçilerinin sürdürdüğü direnişin önemini, kendilerinin bu direnişten neler öğrendiklerini, çıkardıkları dersleri anlattılar. Konveyör direnişçilerinin kararlılıklarından etkilendiklerini söyleyen işçiler, “sınıf dayanışmasını yükselterek ve birlikte mücadele ederek patronlardan haklarımızı alabiliriz” dediler.
UİD-DER sofrasında hazırlanan yemeklerin ardından UİD-DER Müzik Grubu dostluk ve dayanışmayı anlatan türküler söylemeye başladı. Konveyör işçileriyle dayanışma etkinliği işçilerin hep birlikte çektikleri halay ve horonlarla bitti.
- UİD-DER 1 Mayıs’a Hazırlanıyor: Umut Örgütlü Mücadelede!
- Birlik ve Dayanışmamızı Büyütmeye Devam Edeceğiz
- Çatalca’da “Polonez İşçileri Diyor ki: Birlik ve Dayanışmamızı Büyütelim!” Etkinliği
- UİD-DER’de “İşçi Sınıfının Mücadelesi Durdurulamaz” Etkinlikleri Devam Ediyor
- “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” Kitabı Üzerine Söyleşi
- UİD-DER Mersin’de 1 Mayıs Etkinliği Düzenledi
- UİD-DER’de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” Etkinlikleri
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- “Ben Rosa Luxemburg” Oyunu İşçilerle Buluştu
- UİD-DER’in Coşkulu 1 Mayıs Etkinlikleri Devam Ediyor
- UİD-DER’den Coşkulu Etkinlik: 1 Mayıs’ta ve 14 Mayıs’ta Değişim İrademizi Gösterelim!
- Rosa Luxemburg: İnsanlığın Büyük Davasına Adanmış Bir Ömür, Yaşam Dolu Cesur Bir Yürek!
- Bu Heyecan Farklı Bir Heyecan
- Heyecan ve Duygu Dolu Bir Film Şeridiydi
- İşçi Sınıfının Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Gerçeğin Işığını Taşıyanlara Selam Olsun!
- Ekim’in İzinde: Yeni Bir Dünyaya Mecburuz
- The Strike/Grev Resmi Bana Üniversitedeki Eğitim Seviyesini Hatırlattı
Son Eklenenler
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Alman sermayeli ERLAU Metal fabrikasında işçilerin direnişi sürüyor. Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubede örgütlenen işçiler kod 46 ile işten atıldı. Direnişin 26. gününde UİD-DER’li işçiler...
- Bazı kayıplar vardır ki ifadesi mümkün olmaz, sanki bir parçamızı alıp götürür. Pazar günü emekçi bir abimizi, bir değerimizi, bir rengimizi, “bu ülkede barışı savunan bir kişi bile kalsa umut vardır” diyen, savunduğu değerlerin bedelini...
- Bu yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’de yan yanaydık! Yağmur da yağdı, çamur da vardı ama biz çocuk, yaşlı, genç, engelli, üniversiteli, liseli, emekli, kadın, işçi, emekçi oradaydık. Omuz omuza, yürek yüreğeydik…