Buradasınız
Krizin Bedelini Ödemeyelim: 1 Mayıs’ta Alanlara!
İşçi kardeşler!
İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’a artık günler kaldı. Bu 1 Mayıs’a tüm dünyada yaşanan ekonomik kriz, haksız ve emperyalist savaş gündemiyle giriyoruz. Bir avuç asalak dışında tüm dünya adeta bir yıkımı yaşıyor. İşçiler milyonlar halinde işten atılıyor, aileler evsiz barksız kalıyor ve milyarlarca insan açlık, yoksulluk, sefalet içinde yaşıyor. Süren haksız savaşlarda bir yanda milyonlarca insan katledilirken öbür yanda bir avuç sermaye sahibi kârlarına kâr katıyor.
Türkiye’de de ekonomik krizle birlikte şimdiden 1 milyona yakın işçi kardeşimiz işten atıldı. Hükümetin şimdiye kadar açıkladığı ekonomik paketlerin tamamı patronları kurtarmak üzere hazırlandı. Ücretlerimiz yerinde sayarken gıdadan ulaşıma, elektrikten doğalgaza dek her şeye yüksek oranda zamlar geldi. Sosyal haklar ve çalışma koşullarında patronların çıkarına düzenlemeler yapıldı. Uzayan iş saatleri ile çalışma koşulları iyice kötüleşti. Kısacası kardeşler, egemen sınıflar krizin tüm faturasını biz işçilere çıkartmak için birlik olup saldırıya geçmekte duraksamıyorlar.
Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin!
Uluslararası mücadele günü olan 1 Mayıs’ın anlamı, bundan tam 123 yıl önce verilen mücadelelerde yatmaktadır. Günde 12, hatta 16 saat kölelik koşullarında çalışan işçiler, o yıllarda patronlara boyun eğmek yerine birlikte mücadeleye karar verdiler. Amerikalı ve Avrupalı işçiler 8 saatlik işgünü hakkını grevlerle, direnişlerle ve kitlesel mitinglerle elde ettiler. Yıllar önce sınıf kardeşlerimizin verdiği bu mücadele bizlere de örnek teşkil etmelidir. Bu 1 Mayıs’ta da işçi sınıfı patronların saldırılarına, hak gasplarına ve haksız savaşlara karşı üretimden gelen gücünü harekete geçirerek, alanlara çıkıp ortak ve acil taleplerini haykırmalı ve gücünü yeniden patronlar sınıfına göstermelidir.
Nitekim işçi sınıfı dünyanın birçok ülkesinde krizin faturasını ödemek istemediğini aylardır haykırıyor. İşçi sınıfı grevlerle, fabrika işgalleriyle, yürüyüşlerle ve hatta ayaklanmalarla patronların dizginsiz sömürüsüne başkaldırıyor. Tıpkı Yunanistan’da, Fransa’da, İran’da olduğu gibi Türkiye’de de işçi kardeşlerimiz patronların işten çıkarma, ücretsiz izin ve ücret kesintisi gibi saldırılarına karşı grev, direniş ve işgallerle karşılık veriyorlar. İşçi sınıfı birlik olduğunda, dayanışma içine girdiğinde ve mücadele ettiğinde, kırıyor esaret zincirlerini ve haykırıyor boyun eğmeyeceğini. Bugün dünyanın bütün işçileri, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya yaratmak için güçlerini birleştirmelidirler!
Krizin, haksız ve emperyalist savaşların faturasını patronlara ödettirmek için 1 Mayıs’ta hep beraber alanlara çıkmalıyız. Patronların artan saldırılarına karşı durmak için gücümüzü alanlarda birleştirmeliyiz. İşçi sınıfı ancak birleştiğinde ve ortak mücadele ettiğinde patronların saldırılarına karşı durabilir. Beklemek ve boyun eğmek yerine örgütlenmeliyiz. Yaşamımızı karartan sorunları çözmenin tek yolu örgütlenmek ve birlikte mücadele etmekten geçmektedir. Her 1 Mayıs, sömürücü patronların yüreğine korku salıyor. Patronların yüreğine düşen korkuyu daha da büyütelim. Sömürü zincirlerini kırmak, krizin faturasını patronlara ödettirmek, haksız ve emperyalist savaşlara dur demek için haydi 1 Mayıs’a!
Yaşasın 1 Mayıs! Biji Yek Gulan!
1 Mayıs Yasakları Kaldırılsın! Tüm Meydanlar İşçilere Açılsın!
Yaşasın İşçi Sınıfının Uluslararası Mücadele Birliği!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Kapatılan Ocakların Susmayan Bandosu
- Umut Sende Bende Bizde...
- “Ne Olacak Bu Memleketin Hali?”
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Ülkeyi Şirket Gibi Yönetmek…
- İşçilerin Birliği ve Dayanışması Güçlendikçe Umut da Büyür!
- İşçi Dayanışması 199. Sayı Çıktı!
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Özgür Olmak Demek…
- Hangisi Daha Zor?
- Olur Kardeşim Olur!
- Yiyorlar, İçiyorlar Hesabı Bize Ödetiyorlar
- 2025, 2024’ten Daha mı İyi Olacak?
- Ters Yüz Edilen Gerçekler: Suç Ne? Suçlu Kim?
- Dünya İşçi Sınıfının Birliği Yolunda Mücadelemizi Büyütelim!
- İşçi Dayanışması 198. Sayı Çıktı!
- Artan Zenginliğin Arkasında Büyüyen Yoksulluğumuz
- Kaynakları Tüketen Kim?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
Son Eklenenler
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...