Buradasınız
Adana’daki UİD-DER Etkinliğinin Düşündürdükleri
Adana’dan İşçi Dayanışması okuru bir belediye işçisi
Bir dostum işçilerle ilgili onları bilgilendirecek bir seminer yapılacağını söyledi bana ve gelir misin diye de sordu. Ben de beraber gideriz diye cevap verdim. Aslında gitmek pek de aklımda değildi. Fakat sevdiğim bir dostum olduğu için kırmak da içimden geçmiyordu. Daha önce de benzer panellere, etkinliklere defalarca katıldığım için biliyordum. Yine boş ve slogan dolu bir panel dinleyip çekip geleceğiz diye düşündüm. Sadece görüntü kurtulmuş olacaktı. Bizim bildiğimiz panellerde (özellikle dar çevre ve grupların yaptığı panelleri kastediyorum) sunum yapacak arkadaşlar genellikle konu hakkında yeterli materyalleri toplayamadığı için, yüzeysel bilgilere dayanan, kulaktan dolma, hiçbir araştırma yapılmadan edinilmiş “bilgilerle”, bilimsellik konusunda fakir, neticede kaba sloganlara hapsolmuş bir sunum yaparlardı. Sunum temennilerle sona erer, katılanlar da bir daha görüşmemek üzere oradan ayrılırlardı. Sonra falanca dergide şurada şu panel yapıldı, şu kadar insan katıldı diye haber çıkardı. Ama katılan insanlarda ciddi bir bilinç değişikliği oluşmazdı.
Kendi içimden bir yandan bunları düşünüp bir yandan da, “ne yapalım arkadaşlarımıza söz verdik, katılacağız” deyip seminer gününü bekledik. Seminer günü geldiğinde dolmuşa binmek için caddeye çıkıp dolmuş beklemeye başladım. Mahallemizde her gün karşılaştığımız sorun olan ulaşım sorunu o gün de beni pas geçmedi. Neyse ki dolmuşa binmeyi başardım. Seminerin yapılacağı salona geldiğimde bir sürpriz ile karşılaştım. Seminerin yapılacağı sendikanın bulunduğu bölgede elektrik kesintisi olduğundan etkinlik başka bir yerde yapılacakmış. Telefonla arkadaşla görüştükten sonra salonun yerini tespit edip yürümeye başladım. Merdivenlerden yukarı çıktığımda kalabalık göründü. Sohbet ediyorlardı. Salonun kapısından içeri girdiğimde burnuma taze çay kokusu çarptı. Mutfakta arkadaşlar çay doldurmuşlardı. Bir demli çay da ben aldım. Dinlenip bir sigara içtikten sonra kalabalık yavaş yavaş salona geçmeye başladı. Ben de salonda köşe duvarın dibindeki sandalyeye oturup sunumu bekledim.
Salonda sinevizyon gösterisi için bir sahne hazırlanmıştı. Sunum yapan arkadaş işçi sınıfının mücadelesinden deneyimlerinin aktarılmasının öneminden, Akkardan, Çelmer ve UPS direnişlerinden bahsetti. Özellikle Çelmer direnişi ile ilgili görüntüler beni çok etkiledi. Beyazperdede yorgun ama yılgın olmayan işçilerin sesleri haykırmaya başladığında, Çelmer işçilerinin vinçlerin üzerindeki görüntüleri ekrana düştüğünde içimde sınıf kardeşlerime karşı bir sevgi ve heyecan duydum. Arkasından da UPS direnişinin görüntüleri ekrana getirildi. Hayatı mücadelelerle geçmek zorunda olan işçilerin yaşamından bir kesit daha vardı karşımızda. Patronun insanlıktan çıkmış kâr hırsı ve insanca yaşamak isteyen, aç ve açıkta kalmak istemeyen, çocuklarının da kendileriyle aynı kaderi paylaşmalarını istemeyen sınıf kardeşlerimizin diğer işçi sınıfı kardeşleriyle dayanıştığında patronların nasıl geri adım atmak zorunda kaldığını gösteren güzel bir örnekti UPS direnişi. Fakat panelde sadece sinevizyon gösterisi değil, arada değerli tespit ve yorumlarıyla konuya ne kadar hâkim olduğunu gösteren sunumcu arkadaş ve gitarıyla panele renk katan arkadaş da beni etkiledi. Benim için uzun bir aradan sonra izlediğim en emek verilerek yapılmış etkinlikti bu seminer. Bunun yanında misafirperverliğiyle de ev sahibi görevini yapan arkadaşlar gerçekten beni heyecanlandırdı. Sonuçta, demek ki istenilince bu kadar güzel ve yararlı bir seminer de yapılabiliyormuş düşüncesiyle ayrıldım oradan.
- UİD-DER’de “İşçi Sınıfının Mücadelesi Durdurulamaz” Etkinlikleri Devam Ediyor
- “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” Kitabı Üzerine Söyleşi
- UİD-DER Mersin’de 1 Mayıs Etkinliği Düzenledi
- UİD-DER’de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” Etkinlikleri
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- “Ben Rosa Luxemburg” Oyunu İşçilerle Buluştu
- UİD-DER’in Coşkulu 1 Mayıs Etkinlikleri Devam Ediyor
- UİD-DER’den Coşkulu Etkinlik: 1 Mayıs’ta ve 14 Mayıs’ta Değişim İrademizi Gösterelim!
- Rosa Luxemburg: İnsanlığın Büyük Davasına Adanmış Bir Ömür, Yaşam Dolu Cesur Bir Yürek!
- Bu Heyecan Farklı Bir Heyecan
- Heyecan ve Duygu Dolu Bir Film Şeridiydi
- İşçi Sınıfının Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Gerçeğin Işığını Taşıyanlara Selam Olsun!
- Ekim’in İzinde: Yeni Bir Dünyaya Mecburuz
- The Strike/Grev Resmi Bana Üniversitedeki Eğitim Seviyesini Hatırlattı
- Geçmişe ve Bugüne UİD-DER’le Bakmak
- 50. Yılında Geleneğimiz UİD-DER İle Sürüyor!
- “Şiirlerle Fotoğraflarla İşçi Sınıfının Tarihini Bizlere Aktaran UİD-DER’e Teşekkür Ederim”
Son Eklenenler
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaparak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlerin ve terapistlerin sorunlarına değindi.
- İngiliz egemenleri, sömürge döneminde ticaret gemilerini, donanmalarını korumak için vahşi bir yöntem geliştirmişler. “Yamyam fare yöntemi” olarak adlandırılan bu yöntem şöyle: Açık denizdeki gemilerde fareler çoğalınca önce bir fare yakalanır, boş...
- Asgari ücret pek çok işçinin beklediğinin tersine 23 bin lirayı bile bulmadı. Utanmadan “işçiyi enflasyona ezdirmedik” dediler, gözlerimizin içine baka baka bizimle dalga geçtiler. Hiçbirimiz bu yalana inanmıyoruz. Çünkü yoksulluğu biz yaşıyoruz,...