Buradasınız
Ekim Ayında 53 İşçi İş Kazalarında Kâr Düzeninin Kurbanı Oldu
Söğütlüçeşme Mahallesinden bir kadın işçi
İş kazalarıyla geçen bir ayı daha geride bıraktık. Ekim ayında da patronların kâr hırsına işçi kardeşlerimizi kurban verdik. Kimileri öldü, kimileri yaralandı… Kimisi de ağır çalışma şartları sebebiyle meslek hastalığına yakalandı. Ekim ayında 53 kardeşimiz hayatını kaybetti.
Düşmeden kaynaklı 6, ezilme ve göçük nedeniyle 16, yanarak 2, elektrik çarpması sonucu 5, trafik-servis kazası nedeniyle 17, nesne çarpması ve kesilme-kopma dolayısıyla 2, zehirlenme ve boğulma sonucu 3, belirlenemeyen diğer nedenlerden kaynaklı 2 işçi patronlar düzeninin çarkını döndürmek uğruna canından oldu. Aynı ay içerisinde çeşitli işkollarında çalışan 142 işçi de yaralandı.
Son zamanlarda gündemde olan slikozis hastalığı nedeniyle 12 Ekim günü kot kumlama işçisi Ali Rıza Eldemir hayatını kaybetti ve kot kumlama sonucu ölen işçi sayısı 48’e çıktı. Silikozis hastalığı laboratuarlardaki kötü ve havasız ortamlarda çalışan diş teknisyenlerini de ciddi biçimde etkiliyor. Yapılan araştırmaya göre muayene edilen 816 diş teknisyeninden 267’si çeşitli meslek hastalıklarına yakalanmış. Silikozis hastalığından dolayı 10’a yakın diş teknisyeni ölmüş. Bugün her 100 diş teknisyeninden 10’u silikozis hastalığına yakalanma tehlikesiyle karşı karşıya. Şu anda silikozis hastalığının tedavisi olmadığı söyleniyor, oysa bu hastalığı önlemek mümkün. Çalışma alanlarının havalandırılması ve tozlardan yeterince temizlenmesi silikozisi önlemek için yeterli.
AKP hükümeti hazırladığı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasa Taslağını 28 Ekimde tartışmaya açtı. Onlarca yıldır işçiler iş cinayetlerinde yaşamlarından oluyor. Gerekli önlemler alınmazken, hükümet sözcüleri açık açık işçileri suçlayarak, iş kazalarının “işçilerin cahilliğinden, eğitimsiz ve dikkatsiz olmalarından” kaynaklandığını söyleyebilmişlerdir. Şimdi kalkıp “insanı temel alıp”, iş kazalarını ve meslek hastalıklarını azaltacakları safsatasına inanmamızı bekliyorlar. Mademki insanı temel alarak iş kazalarını ve meslek hastalıklarını azaltmak istediklerini söylüyorlar, yapılması gerekenler iş saatlerini düşürmek ve işçileri canından, sağlığından etmeyecek koşulları oluşturmaktır. İş kazaları, iş cinayetleri, meslek hastalıkları ve peşimizi bırakmayan binlerce sorundan kurtulmak işçi sınıfının örgütlü mücadelesiyle mümkün olacaktır!
Her yerde hazır ve nazır
Uluslararası Dayanışmanın Önemi
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...