Buradasınız
Sanayiciler “Rica” Etti, Bakanlar Kıramadı: Patronlar Daha Ucuz İşçi İstiyor!
Patronlar; maden, turizm, tekstil, denizcilik ve gıda gibi sektörlerde çalıştıracak işçi bulamıyorlarmış! Belli sektörlerdeki nitelikli eleman eksikliğinin bölgesel çapta yatırımları engellediğini öne süren patronlar, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’dan bu soruna el atmasını istediler.
Türkiye genelinde hizmet sektörü dışında bazı organize sanayi bölgelerinde de yabancı işçi çalıştırıldığını söyleyen sanayiciler, bu durumun yasal zemine oturtulmasıyla ihtiyaç duyulan başka alanlarda da bunun nitelikli işgücü ihtiyacını kapatabileceğini ifade ettiler.
Bazı alanlarda zaten çalıştırıldıklarını ifade ettikleri yabancı işçiler; kendi ülkelerinde, savaştan, açlıktan, sefaletten kaçan, Türkiye’de en ağır ve pis işlerde uzun saatler boyunca ve çok ucuza çalışan, sigortasız, güvencesiz, izbe koşullarda yatıp-kalkan kaçak işçilerdir. Patronlarımızın temennisi; bir eli yağda, bir eli balda olan, çalışmasa da rahatlıkla yaşayabilen, çalışsa masrafıyla baş edilemeyen Türkiyeli işçilerin maliyetinden kurtulmak! Bir yandan yabancı işçileri hedef göstererek, Türkiyeli işçileri yabancı işçi düşmanlığına kışkırtan egemenler, diğer yandan da el altından “çaresiz” kaçak işçileri iliğine kadar sömürüyorlardı. Şimdi bu sömürüyü daha da yaygınlaştırmak, buna resmiyet kazandırmak ve ucuz işçiliği garantilemek istiyorlar. Bunu yaparken de Türkiye’de işçilerin iş beğenmediği yalanına herkesi ikna etmeye çabalıyorlar. Üretimin yoğun olduğu dönemlerde kullanılıp, işlerin azaldığı dönemlerde daha rahat atılabilen yabancı işçiler varken; sigorta, yemek, tazminat, iş güvencesi isteyen yerli işçileri patron ne yapsın! Aç gözlü patronlardan bazıları, çeşitli yayın organlarında dillendirdikleri taleplerini işte şu sözlerle açıklıyorlar:
Ege Maden İhracatçılar Birliği’nden Arslan Erdinç: “Eli ayağı tutsun yeter. Biz ona işi yarım saatte öğretiriz. Bu şekilde 5 bin kişi gelsin, bugün işbaşı yaptırırım.”
Denizli Sanayi Odası’nda Müjdat Keçeci: “Bazı sanayi bölgelerinde Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan ve Özbekistan gibi ülkelerden nitelikli eleman getirenler var. Sanayicilerimiz işçi açığının kapatılması için bizlere de başvuruda bulunuyor.”
Röportajların genelinde, “zaten fiiliyatta var olan bu durumun, rekabetçi üretim için gerekli olduğunu” söylüyor patronlar. Evet, Türkiye ve dünya pazarıyla rekabet içerisindeki patronların daha fazla semirmesi için çok daha ucuz işçiye ihtiyacı var. Bu ihtiyaçlarını hayata geçiren patronlar, bir taşla bir sürü kuş vuruyor. Yabancı işçilerin çok daha ucuza Türkiye’de çalışmaya razı olmaları, patronların daha çok yabancı işçi çalıştırmasına sebebiyet verecek. Bu, çok fazla sayıda Türkiyeli işçi açısından işsizlik anlamına gelecek. İşsiz kalan işçiler, iş bulabilmek için daha ucuza ve daha fazla çalışmayı kabul etmek zorunda kalacak. İş bulabilenler de bulamayan çok sayıda işsiz de işsizliklerinden ve kötü çalışma koşullarından yabancı işçileri sorumlu tutacak. Hayatta kalabilmek için çalışmaktan başka çaresi olmayan Türkiyeli işçiler ile hayatta kalabilmek için çalışmaktan başka çaresi olmayan yabancı işçiler birbirine düşman kesilecek. Bu düşmanlık sayesinde patronlar da köşeyi dönecek!
Gelelim patronların bu derdine derman olan bakanlarımıza!
Çalışma Bakanı imdada yetişti
Sermayenin bu derdine de yetişen devlet, fazla zaman geçmeden devreye girdi. Türkiye’de giderek artan işsizlik sorununa rağmen, patronlar ve AKP koro halinde “işsizlik yok, iş beğenmeme var” nakaratını sık sık dillendirmeye başladılar. Resmi rakamlarla %9 seviyesine ulaşan işsizlik (iki buçuk milyon işsiz demek) ve %16,7 düzeyine ulaşan genç işsizlik oranlarına rağmen, işverenlerin çalıştıracak eleman bulamadıklarından yakınmalarının amacı, vasıflı ya da vasıfsız yabancı işçi çalıştırmayı yaygınlaştırmak ve ucuz işçi sömürüsünü körüklemek istemeleridir.
Patronların daha ucuz işçi ihraç edebilmesinin yolunu yapan Bakan Çelik, Avrupa Birliği genelinde %10,4 olan işsizlik oranının Türkiye’de %8,2’ye indiğini söyleyerek, işçiler “iş bulamıyorum” dememeliymiş diye buyurdu. Bakana göre işsizliğin nedeni, iş arayanların var olan imkânları değerlendirmemesiymiş!
Sermayenin dünya çapında yaşadığı kriz, işçilerin daha azgınca sömürülmesi, sefalete itilmesi, daha fazla yalan, daha fazla düşmanlık ve yıkım demektir. Egemenlerin alabildiğine kudurduğu böylesi dönemlerde işçilerin birliği ve örgütlülüğü çok daha önemli hale geliyor. Örgütlenmek demek; yalanlara kanmamak, haklarını kaybetmemek, daha fazla hak elde edebilmek için mücadele etmek demektir. Örgütsüzlük ise kendi sınıf kardeşlerimizi bize düşman eden patronların esiri olmak demektir. İşçi sınıfı, ancak göçmen, yabancı, Türk, Kürt demeden birbirine sahip çıkarsa, patronların oyununu bozabilir!
- Kartalkaya Yangını: Denetimsizlik ve Kâr Hırsı Yine Can Aldı
- Çözüm Sınıfını Bilip Birlik Olmakta!
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir
- Dünya İşçi Sınıfı Yeni Yıla Mücadeleyle Girdi
- KESK TÜİK’in Sahte Enflasyon Rakamlarını Protesto Etti
- Harb-İş Eskişehir Şubesinden TİS Eylemi
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Balıkesir’de ZSR Mühimmat Fabrikasında İşçi Katliamı
- İş Kazalarına Karşı Daha Fazla Örgütlenelim
- Hitachi Energy’de Anlaşma İmzalandı, Grev Sonlandırıldı
- TİS Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları Toplantısı Düzenlendi
- Selçuk, 5 Küçük Kardeş ve Annelik
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Önümüzdeki En Büyük Engel Sömürü Düzenidir
- Kanatları Kesik Gençler Ülkesine Yolculuk
- 1-0 Önde Olmak İçin Örgütlü Mücadeleye!
- 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Tekirdağ’da Eylem
Son Eklenenler
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaparak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlerin ve terapistlerin sorunlarına değindi.
- İngiliz egemenleri, sömürge döneminde ticaret gemilerini, donanmalarını korumak için vahşi bir yöntem geliştirmişler. “Yamyam fare yöntemi” olarak adlandırılan bu yöntem şöyle: Açık denizdeki gemilerde fareler çoğalınca önce bir fare yakalanır, boş...
- Asgari ücret pek çok işçinin beklediğinin tersine 23 bin lirayı bile bulmadı. Utanmadan “işçiyi enflasyona ezdirmedik” dediler, gözlerimizin içine baka baka bizimle dalga geçtiler. Hiçbirimiz bu yalana inanmıyoruz. Çünkü yoksulluğu biz yaşıyoruz,...
- Evlatlarımızın sağlıklı gelişimi, sadece ne yiyip içtikleriyle değil, nasıl bir ortamda, çevrede büyüdükleriyle de ilgilidir. Empati, iletişim gibi sosyal, duygusal ve zihinsel becerileri çevreleriyle etkileşimlerinin izlerini taşır. Çocukların...
- 17 Ocakta okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisede okuyan yaklaşık 20 milyon öğrenci birinci dönem karnelerini alarak yarıyıl tatiline girdi. Mersin’de Eğitim-Sen ve Özel Öğretmenler Sendikası eğitimdeki sıkıntıları dile getirmek için Yenişehir İlçe...
- Suriye’deki Esad rejimi 8 Aralıkta yıkıldı. Hemen ardından da Suriye’deki savaşın bittiği ve Türkiye’deki Suriyelilerin artık güvenle ülkelerine geri dönebileceği konuşulmaya başlandı. Medyada Erdoğan’ın Suriye politikasının ne kadar başarılı olduğu...
- Sevgili işçi kardeşlerim, bizler yani işçi sınıfımızın örgütlü mücadelesinin bir parçası olanlar, eski kuşaktan işçilerin deneyimlerinden ziyadesiyle istifade etmeyi öğrendik sınıf büyüklerimizden. Bundandır karşımızdaki herhangi bir işçi...