Buradasınız
1 Mayıs’ta Haykıralım: BES’e Hayır, Kıdem Tazminatıma Dokunma!
Samandıra’dan bir işçi

Merhaba işçi kardeşlerim,
Ben yemek sektöründe çalışan bir işçiyim. İşyerinde kahvaltı saatinde son günlerde gündemde olan BES ve kıdem tazminatının fona devredilmesini içeren reform paketi konusu açıldı. Ortamda olan işçi arkadaşların söylediği şeyler patronların ve AKP iktidarının işçilerin bilincini nasıl belirlediğini gösteriyordu ne yazık ki. Arkadaşlardan biri “benim emekliliğime üç ay kaldı. Konu beni ilgilendirmiyor. Geride kalanlar düşünsün” dedi. Ben de “bu hak gaspı sadece bizi değil, çoluğumuzu çocuğumuzu da ilgilendiriyor. Senin çocukların yok mu?” diye sorduğumda üniversitede ve lisede okuyan iki kızı olduğunu öğrendim. Bu sırada sohbetimize dâhil olan bir başka arkadaş sanki kendisi de bir işçi değilmiş, bu saldırılardan nasibini almayacakmış gibi “umarım bunlar en iyi günlerimizdir, beter olsunlar!” dedi kızarak. Bunun üzerine ona iktidarın yarattığı yapay kutuplaştırmanın etkisi altında kaldığını, böyle düşünerek aramızda örülmek istenen duvara farkında olmadan bir tuğla da kendisinin koyduğunu söyledim. Bizi dinleyen bir kadın arkadaşımız da “bu durumda biz ne yapabiliriz, elimizden ne gelir ki?” diye sordu. Ben de “Önümüzde 1 Mayıs var. Sendikalar, işçi örgütleri alanlara çağrı yapıyorlar. Hiçbir şey yapamıyorsak gider alanlarda sesimizi duyurur, tepkimizi dile getiririz” dedim. “Böylelikle tek başına ne yaparım diye düşünüp durmayız” diye de ekledim.
Biz işçileri ilgilendiren konuları yan yana geldiğimizde, her fırsatta konuşabiliyoruz. Bu konuları konuşurken de yaklaşımımız, sorunları ele alışımız, mücadele yöntem ve tarzımız belirleyici oluyor. Yanımızdaki işçiyi bilinçlendirirken ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı dilden uzak durmalıyız. Çünkü biz işçilerin sorunları aslında ortak ve çözüm birlik olmaktan geçiyor. Ama kutuplaşır ve ayrışırsak nasıl birlik olabiliriz? Patronlar ve onların hükümetleri büyük mücadelelerle ve bedeller ödeyerek aldığımız haklarımıza her fırsatta saldırıyorlar. Bugünlerde Kıdem-BES saldırılarının yeniden gündeme getirilmesi bundandır. Amaçları işçilerin tepkisini ölçüp ona göre bu saldırıları hayata geçirmektir. BES saldırısına ve kıdem tazminatımızın gasp edilmesine ancak örgütlü bir mücadele ile karşı durabiliriz. 1 Mayıs, tepkimizi ortaya koymak için bir fırsattır. Bu 1 Mayıs’ta hep birlikte, tek bir vücut gibi alanlarda yerimizi alalım!
Neden 1 Mayıs’a Gidiyorum?
Taleplerimiz ve 1 Mayıs
- Metal İşçisi Kadınlar Olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’leyiz
- Çocuklarımızın Geleceği İçin Haydi 1 Mayıs’a
- New York’lu İşçiler: Mayıs Ayında Kira Ödemiyoruz!
- Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Örgütlülüğümüz!
- Dünyada 1 Mayıs: Yasaklara, Baskılara İnat Mücadele!
- Sendikalardan 1 Mayıs Açıklamaları
- 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim!
- UİD-DER’li Kadınlar 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- Bugün 1 Mayıs Kardeş
- Birleşen İşçi Her Zaman Kazanır
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- 1 Mayıs’la Umudumuzu Yeniden Kuşandık
- Yaşasın 1 Mayıs!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Korkuya Teslim Olmuyoruz, 1 Mayıs Ruhunu Yaşatıyoruz!
- 1 Mayıs Geliyor ve Bir Kahraman Lazım!
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadelemizi ve Dayanışmamızı Güçlendirelim!
- İşten Atmalara ve Ücretsiz İzinlere Hayır!
- Sendikalardan Çağrı: Güzel Günler İçin 1 Mayıs’a!
Son Eklenenler
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...