Buradasınız
Eğitim Satan Mağaza: Özel Üniversite
Bir üniversite öğrencisi

Merhaba. UİD-DER’li bir üniversite öğrencisi olarak sizlerle kapitalizmin üniversiteleri nasıl pençesi altına aldığıyla ilgili düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Her şeyimize göz diktiler! Yemeğimize, bütünleme sınavlarımıza, sosyal alanlarımıza, kimliğimize… Henüz çok yakın bir tarihte bazı üniversitelerde yemekhane ücretlerine zam yapıldı, sabah kahvaltıları kaldırıldı. Üniversitelerde tek öğün yemeğimiz dahi çok görüldü. Bunlar yetmedi, birkaç özel üniversitede yasal hak olarak bildiğimiz bütünleme sınavları kaldırıldı. Bütünleme sınavları, öğrencinin üniversiteye para ödemeden kaldığı dersten girdiği bir tür telafi sınavıdır. Bütünleme sınavının kaldırılması geçemediğimiz derslerden yaz okuluna kalmamız demektir. Bu da kasıtlı yapılan bir şeydir ki okul-sermaye sahibi bizden ders başına binlerce lira para alıp kârına kâr katsın. Bu durumun tek açıklaması vardır; bu bir soygundur! Öğrencisini müşteri olarak gören özel üniversiteler dört bir yandan bize pençesini geçirmeye çalışır. Belli başlı kurumlardan para akışıyla kârına kâr katan özel üniversiteler, para akışının kesintiye uğradığı durumlarda zararını öğrencilerin sırtından çıkarmak ister. Yaz okulu gibi çeşitli mekanizmaları devreye sokarak öğrenci müşterisinden zararını misliyle karşılar.
Biz özel üniversite öğrencilerinin karşılaştığı problemler bununla da bitmiyor. Sınıf farklılığının en yakıcı sonuçlarını özel üniversitelerde yaşıyoruz. Okullarımızda okuyan zengin ailelerin çocukları altlarında son model arabalarıyla gezerken biz emekçi ailelerin evlatları endişelerle boğuşuyoruz. Bu şartlar altında kendi sınıf kimliğimize sahip çıkmaya çalışıyoruz. Özel üniversitelerde okuyan emekçi çocuklarının içinde bulunduğu durum, gelecek kaygısı, eğitimin yetersizliği onları depresyona sürüklüyor. Çamurunu üniversitelerimize de bulaştıran sermaye sınıfı hepimizi birer kâr kapısı olarak görüyor. Kapitalizmin etkilerini yoğun bir şekilde hissettiğimiz özel üniversiteler, bizlere bir gelecek sunmuyor. Bizim geleceğimiz, örgütlü mücadelemizdir. Bizler sınıf bilinçli gençler olarak umutsuzluğa kapılmıyoruz. Sermaye sahiplerine, yemeğimize, sınav haklarımıza göz dikenlere kanmıyoruz. Tüm üniversiteli sınıf kardeşlerimizi mücadeleye çağırıyoruz; UİD-DER’de birlikte mücadele edelim!
- Mücadele Geleneğimizin İzinde: Bayrak Elden Ele
- Sınavlar, Gelecek Kaygısı… Çözüm Nerede?
- Nehirler Akmaya, Gençlik Mücadeleye Devam Eder!
- Yaşımız 19…
- UİD-DER’de Çocukların Anlattıkları
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Üniversite Hayalleri ve Hayatın Gerçekleri...
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- “Babamıza Bile Güvenemeyecek miyiz?”
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- Yalnızlık ve Korku Duvarını Hep Birlikte Yıkalım!
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- “Kafasını Telefona Gömen Gençlerden Değiliz!”
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
Son Eklenenler
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...
- Zeytinlik alanları maden ve enerji işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı tepkiler sürüyor. Çeşitli illerden Ankara’ya gelen köylüler, talan yasasına karşı TBMM yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda direniş nöbetindeler.
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...