Buradasınız
Deniz Çalışanları Koronavirüsten Muaf mı?
İstanbul’dan bir denizcilik öğrencisi
Koronavirüs salgını bahane edilerek çalışanlara yönelik saldırılar tüm dünyada giderek daha yaygın şekilde hayata geçiriliyor. Bu süreçte insan hayatının patronlar ve onların yardakçısı olan siyasiler nezdinde pek de bir öneminin olmadığını gördük ve görmeye de devam ediyoruz. Bu süreçte birçok işyeri işçi çıkarmaya ya da işçi çıkarmanın hesabını yapmaya başladı. Birçok işyeri de çalışanların can güvenliğini hiçe sayıyor, gerekli önlemleri “çok maliyetli” diye almıyor. Devlet yeterli kontrolü yapmıyor ve patronların bu tutumunu görmezden geliyor. Hatta onlara milyar liralar aktarmaktan da geri durmuyor.
Salgınlar ve hastalıklar her sektörden işçiyi tehdit ettiği gibi denizcilik sektöründe çalışan işçileri de tehdit ediyor. Gerek gemilerde çalışan işçiler olsun gerekse de tersanelerde çalışan işçiler olsun ölümlere rağmen hâlâ kötü koşullarda çalıştırılmaya devam ediyor. Gerekli önlemler alınmıyor. Denizcilik sektörü uluslararası anlamda kişisel temasın yoğun olduğu bir alan ve bu yüzden buralarda çalışan işçilerin çeşitli hastalıkları kapma olasılığı her zaman oldukça yüksek. Fakat armatörler ve tersane sahipleri kârlarından zarar etmemek için bu duruma kulak tıkamaya devam ediyorlar.
Yalova tersaneler bölgesindeki Altınova tersanesi işçileriyle ilgili bir haber buralarda işçilerin kötü koşullarda çalışmaya mecbur bırakıldığını ortaya koyuyor. Tersane sahipleri de hiçbir önlem alma tenezzülünde bulunmuyor. İşçilerden biri “millet koronadan kaçıyor biz koronanın içine dalıyoruz” diyerek yaşadıkları durumu özetler bir sitemde bulunuyor ilgili haberde.
Gemilerde işçiler zaten normal zamanlarda bile çok zor koşullarda çalışırken böylesi olağanüstü durumlarda içinde bulundukları koşullar daha da zorlaşıyor. Gemiciler hem beden hem de akıl sağlıklarından oluyorlar. Gemide staj yapan bir arkadaşımla konuştum ve durumlarının nasıl olduğunu sordum. O da psikolojisinin çok kötü olduğunu, çok korktuğunu söyledi. Virüsle alakalı şirketin herhangi bir önlem almadığını ve sanki her şey normalmiş gibi davrandığını belirtti. Stajının yanmasından korktuğu için de ne sesini çıkarabildiğini ne de gemiden ayrılabildiğini söyledi. Bu örnek de gösteriyor ki, örgütsüz ve bilinçsiz durumdaki milyonlarca işçi, yaratılan panik nedeniyle akıl sağlığını da yitirmek üzere. Hele ki gemi gibi sosyal hayattan yalıtık ortamlarda bu risk çok daha yüksek.
Bir başka örnek de gemilerde çalışan binlerce işçinin, kontratları yani çalışma süreleri sona erdiği halde bu salgın nedeniyle gemiden ayrılıp evlerine dönememeleridir. Zaten aylardır ailelerinden uzakta, denizin ortasında gemilerde çalışan bu insanlara salgın gerekçesiyle gemiden ayrılmalarına izin verilmemekte (çünkü yerine gelecek personel hava ulaşımının durması ve ülkelerin sınırlarını kapatması nedeniyle gönderilememekte) ve çalışanlar daha kaç ay süreceği belli olmayan koşullarda çalışmaya zorlanmaktadır.
Armatörlerin gözünde işçilerin sağlığı ya da içinde bulunduğu durum hiç mi hiç önemli değil! Onların tek önemsedikleri şey bu süreci daha nasıl kârlı geçirebileceklerinin yollarını bulmak! Krizi fırsata çevirmek istiyorlar. Kapitalizm altında havada, suda ya da karada olmamızın pek bir önemi yok, nerede olursak olalım hayatı bize zindan ediyorlar, bu dünyada yaşamak bile güç oluyor ne yazık ki. Bu zindanı bunların başına yıkmaktan başka çaremiz yok, ancak o zaman daha yaşanası bir dünyaya açarız gözlerimizi… Bu da işçi sınıfının saflarına katılmak ve işçilerle beraber mücadele etmekle olur.
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...