Buradasınız
Arel Üniversitesi Öğrencileri Servis Ücretine Neden İtiraz Ediyor?
İstanbul’dan bir eğitim emekçisi
Üniversitelerde eğitim-öğretim döneminin başlamasının ardından farklı eğitim kurumlarından yüz binlerce öğrenciyi ve ailelerini etkileyen sorunlar da iyice gün yüzüne çıktı. Son olarak İstanbul Arel Üniversitesi, Beylikdüzü’nden Büyükçekmece Tepekent’te bulunan yerleşkesine ücretsiz servisleri tek yön 15 lira olacak şekilde ücretli yaptı. Yerleşke metrobüs-metro gibi ana ulaşım hatlarına uzak ve otobüslerin uzun aralıklarla gittiği bir bölgede bulunuyor. Şehrin farklı bölgelerinden gelen öğrenciler servislerin ücretli yapılmasını protesto ettiler, kampüste bir araya gelerek bu uygulamaya tepki gösterdiler. Ücretli servis uygulamasının sadece öğrencileri değil üniversite hocalarını da etkilediğini söyleyen öğrenciler, “Servis Hakkımız, Söke Söke Alırız!”, “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!” sloganlarını attılar, taleplerini yükselttiler. Fakat üniversite yönetimi öğrencilerin taleplerini dikkate almadı, ekonomik şartları ve üniversite bütçesini gerekçe göstererek geri adım atmayacağını duyurdu.
Geçtiğimiz sene ücretsiz olan, tanıtım ve kayıt aşamasında bu sene de ücretsiz olacağı söylenen servisler, okulun ilk haftası söylendiği gibi ücretsizken yeni hafta başında ücretli oldu. Ring servisi dışında yerleşkeye tek toplu ulaşım aracının İETT otobüsü olduğunu söyleyen öğrenciler ring servise binmek istemediklerinde kuyruk bekleyerek aşırı kalabalık İETT otobüsüne ya da bir saat bekleyerek diğer otobüse binmek zorunda olduklarını söylüyorlar. Bu da öğrencilerin hem daha eziyetli hem daha uzun süre yol çilesi çekmeleri anlamına geliyor. Öğrencilerin derslerine yetişememeleri ve eğitimlerinin aksaması da cabası! Arel Üniversitesi öğrencileri bu nedenle ücretli servis uygulamasını kabul etmeyeceklerini söylüyorlar. Hem dağ başı gibi yerde üniversite açıp hem de servisleri ücretli yapmanın, senelerdir okudukları okulda tüm eğitim ücretlerini ödedikleri halde hiçbir açıklama yapılmaksızın servis ücreti adı altında ek ücret alınmasının kabul edilemez olduğunu belirtiyorlar. İtirazlarını dile getirmeye devam edeceklerini dile getiriyorlar.
Halktan toplanan vergilerle finanse edilebilecek, kamu hizmeti olarak ücretsiz sunulabilecek tüm hizmetler paralı hale getiriliyor, hastaneler, okullar birer ticarethaneye döndürülüyor. Bunun adına da “kamuda tasarruf” deniliyor. Ödediğimiz vergiler de dâhil tüm kaynaklar sermaye sınıfına aktarılırken sıra bize gelince bütçe yetersizliğinden, kaynak eksikliğinden, tasarruf zorunluluğundan bahsediliyor. İşçi, emekçi aileler ve gençler olarak bu yalanlara ve haklarımızın gasp edilmesine birlikte karşı durmanın yolunu bulmadıkça saldırılar daha da ağırlaşacak.
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
- Bir İlmek de MESEM Çıraklarından
- KYK Yurtlarında Ölmek İstemiyoruz!
- Bu Düzeni Yıkmak Boynumuzun Borcu
- Arel Üniversitesi Öğrencileri Servis Ücretine Neden İtiraz Ediyor?
- Aileler İstemese de Gençler Sorunları Görüyor
- Bizim Onlara İhtiyacımız Yok!
Son Eklenenler
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....