Buradasınız
DİSK’ten Çalışma Bakanlığı Önünde Asgari Ücret Eylemi

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 19 Aralıkta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde, DİSK’in 2025 yılı için belirlenecek asgari ücrete dair görüş ve önerilerini içeren bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına DİSK Yönetim Kurulu, DİSK’e bağlı sendikaların yöneticileri ve DİSK üyesi işçiler katıldı.
DİSK adına konuşan Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu, asgari ücret tespit komisyonunda olmamalarına karşın komisyon Bakanlıkta üçüncü toplantısını yaparken asgari ücretle ilgili taleplerini ifade etmek için Bakanlık önüne geldiklerini belirtti. Çerkezoğlu, siyasi iktidarın Türkiye’de zengini daha fazla zengin yapmak üzerine bir düzen kurduğunu, ülkenin tüm güzelliklerini üretenlerin asgari bir yaşama mahkûm edildiğini, bunu yapabilmek için sendikalaşmanın önüne geçildiğini, grevlerin yasaklandığını, toplu sözleşme hakkının engellendiğini söyledi.
Çerkezoğlu, asgari ücretin Türkiye’de ortalama ücret haline geldiğini, bu durumun sebebinin de sendikalaşmanın ve sendikal hakların önüne bin bir engel konulması olduğunu vurguladı. Geçen sene Aralık ayında 17 bin 2 lira olarak belirlenen asgari ücretin işçilerin eline geçtiği 1 Şubatta 15 bin 862 liraya gerilediğini, bugün ise bu ücretin alım gücünün 10 bin liranın altına düştüğünü ifade etti. TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarıyla dahi 2024 yılında her bir asgari ücretlinin 55 bin lira kaybettiğini, böylece 10 milyona yakın asgari ücretliden alınan 550 milyar liranın sermayeye aktarıldığını belirtti.
Asgari ücretin enflasyonu arttırdığı söyleminin de doğru olmadığının altını çizen Çerkezoğlu, bu gerekçeyle Temmuz ayında asgari ücrete zam yapılmadığını, bunun sonucunda enflasyonun düşmediğini, tam tersine enflasyon hedeflerinin arttırılmak zorunda kalındığını hatırlattı. “Bu süreçte artan bir şey daha vardı; şirketlerin kârları. İşte bu artan kârlar enflasyonu yaratıyor. Aşırı kârlardır enflasyonun gerçek sebebi” dedi.
Çerkezoğlu, asgari ücret işçinin ailesiyle birlikte geçineceği bir ücret olması gerektiğinin altını çizdi. Asgari ücretin ve bütün ücretlerin gerçek enflasyon karşısındaki kaybının giderilmesi ve milli gelir artışından payını alması gerektiğini belirtti. Asgari ücret belirlenirken bir evde 2 kişinin çalıştığı düşünülerek, yoksulluk sınırının üstüne çıkacak bir rakam olması gerektiğini söyleyen Çerkezoğlu, “enflasyon tek haneli rakamlara düşene kadar asgari ücret yılda 4 kez belirlenmelidir” dedi.
Açıklama sırasında “Sefalet Ücreti İstemiyoruz”, “Grev Haktır Engellenemez”, “Asgari Değil İnsanca Yaşam”, “Sendika Haktır Engellenmez” sloganları atıldı.
Rakip Değiliz
- Cambaza Bak Cambaza, İşçiler Yemiyor, Yutmuyor Artık
- Asgari Ücret Nasıl Yükseltilir?
- Asgari Ücret Zammından Sonra…
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Asgari Ücret Bir Kez Daha Sefalet Ücreti Oldu
- DİSK’ten Çalışma Bakanlığı Önünde Asgari Ücret Eylemi
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Doğru Bilgi ve Çözüm İçin Mücadele Saflarına
- “Beklenen Enflasyon Oranı” Oyunu
- Asgari Ücret Hep Siyah Duman!
- 2024 Yılı İçin Asgari Ücret Açıklandı: Biz Bu Tiyatroyu Çok İzledik!
- Başkasından Çözüm Bekleme, Derman Ellerimizde!
- Hem İşçilerin Onayını Alacak Hem de…
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- Yeni Asgari Ücret Eski Tiyatro
- Asgari Ücret: Refahtan Pay Değil Derinleşen Yoksulluk!
- DİSK’ten Açıklama: Asgari Ücret Değil Toplu Sözleşme!
- Asgari Ücret, Sefalet Ücreti
- Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
- Dolan Kimin, Boşalan Kimin Küfesidir?
Son Eklenenler
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Alman sermayeli ERLAU Metal fabrikasında işçilerin direnişi sürüyor. Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubede örgütlenen işçiler kod 46 ile işten atıldı. Direnişin 26. gününde UİD-DER’li işçiler...
- Bazı kayıplar vardır ki ifadesi mümkün olmaz, sanki bir parçamızı alıp götürür. Pazar günü emekçi bir abimizi, bir değerimizi, bir rengimizi, “bu ülkede barışı savunan bir kişi bile kalsa umut vardır” diyen, savunduğu değerlerin bedelini...
- Bu yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’de yan yanaydık! Yağmur da yağdı, çamur da vardı ama biz çocuk, yaşlı, genç, engelli, üniversiteli, liseli, emekli, kadın, işçi, emekçi oradaydık. Omuz omuza, yürek yüreğeydik…
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...