Buradasınız
Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
Kocaeli/Gebze’den bir kadın işçi

22 Aralıkta Erdoğan tarafından asgari ücretin 8500 lira olarak belirlendiği açıklandı. İş Kanunu ve Asgari Ücret Yönetmeliğine göre asgari ücret; “İşçilere normal bir çalışma günü karşılığı olarak ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret” olarak adlandırılıyor. Peki, 8500 lira bu tanıma uyuyor mu? 4 kişilik aileyi geçtik bir işçinin bile bu ücretle geçinmesi mümkün mü? Hayat pahalılığının, ev kiralarının, faturaların ağır yükü karşısında bu rakam işçilere açlığın dayatılması demek değil midir?
Fakat konu asgari ücret olunca sermaye sınıfı ve siyasi iktidar, bu gerçekleri dikkate almıyor. İktidar “Bizim sırtımızda yumurta küfesi var” diyor ama o küfede patronlar var, işçiler yok. Sendika bürokratlarıysa sermaye sınıfına “çok zam yapıp toplu sözleşmelerde bizi zor duruma düşürmeyin” diyorlar. Fakat daha kötüsü örgütsüz, sınıf bilincinden yoksun olduğu için pek çok işçi de asgari ücretin gerçek enflasyon oranında arttırılmasını, yoksulluk sınırının üstüne çıkan, temel ihtiyaçlarımızı asgari düzeyde karşılayan bir ücret istemeyi, bu taleple harekete geçmeyi mümkün görmüyor.
Çünkü bu düzeyde bir ücreti ve fazlasını hak ettiğimize dair bir bilinç söz konusu değil. Bu yüzden çoğu işçi böyle bir talebi meşru görüp savunamıyor. Oysa meşru olmayan siyasi iktidarın, patronların ve ihanet içindeki sendikacıların yaptığıdır. Asıl meşru olmayan; çalışan, üreten işçilerin 8500 liraya mahkûm edilmesidir. Şirketler, bankalar ardı ardına rekor kârlar açıklıyorlar, sermayelerini büyütmekle övünüyorlar. Yani işçilerin sırtından sermayelerini büyütüyorlar. Ama sıra işçi ücretlerini yükseltmeye gelince bunun makul olmadığını söylüyorlar. Asgari ücrete gelen zammın enflasyonu daha da yükselteceği yalanlarını söylemekten çekinmiyorlar. İşçilik maliyetlerinin yükselmesinin iflaslara, işçi çıkarmalara neden olacağı tehditlerini savuruyorlar. Oysa şirketlerin toplam maliyetleri içinde işgücüne ayrılan pay (yüzde 10) giderek düşüyor. Yani işçilik ucuzladıkça ucuzluyor.
Üretenler, alın teri dökenler olarak önce haklı olanın biz olduğumuza inanmamız lazım. Birleşmemiz gerektiğini görmeli, kendi gücümüze güvenmeyi öğrenmeliyiz. “Asgari Ücret Dört Kişilik Bir Ailenin İhtiyaçlarına Göre Belirlensin” ve “İşçilerin Eriyen Ücretleri Gerçek Enflasyon Oranında Arttırılsın” talepleri başta olmak üzere UİD-DER’in yürüttüğü kampanyanın tüm taleplerini sahiplenmeliyiz. Bu taleplerimizi gerçekleştirmek için gücümüzü birleştirmeliyiz.
- Cambaza Bak Cambaza, İşçiler Yemiyor, Yutmuyor Artık
- Asgari Ücret Nasıl Yükseltilir?
- Asgari Ücret Zammından Sonra…
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Asgari Ücret Bir Kez Daha Sefalet Ücreti Oldu
- DİSK’ten Çalışma Bakanlığı Önünde Asgari Ücret Eylemi
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Doğru Bilgi ve Çözüm İçin Mücadele Saflarına
- “Beklenen Enflasyon Oranı” Oyunu
- Asgari Ücret Hep Siyah Duman!
- 2024 Yılı İçin Asgari Ücret Açıklandı: Biz Bu Tiyatroyu Çok İzledik!
- Başkasından Çözüm Bekleme, Derman Ellerimizde!
- Hem İşçilerin Onayını Alacak Hem de…
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- Yeni Asgari Ücret Eski Tiyatro
- Asgari Ücret: Refahtan Pay Değil Derinleşen Yoksulluk!
- DİSK’ten Açıklama: Asgari Ücret Değil Toplu Sözleşme!
- Asgari Ücret, Sefalet Ücreti
- Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
- Dolan Kimin, Boşalan Kimin Küfesidir?
- Kuru Ekmek
- Yoksulluğundan Utanmak!
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Çocuklarımız İçin
- 3 İşçi Kadın, 3 Hayat, 3 Talep!
- Bu Düzen Değişmeli!
- Bir Yanımız Uzay Çağı Bir Yanımız Yoksulluk
- Emekçi Kadınlar: Mahalleyi UİD-DER’e, UİD-DER’i Mahallemize Taşıyoruz!
- Market Raflarından Sınıf Siyasetine
- Emekliyiz, Adana Arçelik İşçileriyle Dayanışma İçindeyiz
- Yüksek Kiralar, UİD-DER’in Kampanyası ve İşçi Dayanışması
- Çocuklar Bayılmasın Diye Kampanyamıza Sahip Çıkalım!
- UİD-DER’in Kampanyasının Eyüp’ten Yansımaları
- Yapılan Zamlar Geri Alınsın!
- Annelerimizin Ücretlerinin Yükseltilmesini, Çalışma Saatlerinin Kısaltılmasını İstiyoruz!
- Pazara mı Gitsek Ucuz Olur Markete mi?
- Israr Ettik ve Kazandık
- “Tost Günü” ya da “Birlik ve Mücadele Günü”
- Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
- Okul Öncesi Eğitimde Ücretsiz Yemek Hakkı Kazanıldı
Son Eklenenler
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye, tamamen ezmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. Bir süredir “Kent Uzlaşısı” ile kazanılmış CHP’li ilçe belediyelerine operasyonlar düzenleyen, seçilmiş belediye başkanlarını hapse atarak yerlerine...
- Şubat ayında greve çıkan Tekgıda-İş Sendikasında örgütlü Sunel Tütün, Oryantal Tütün ve TTL Tütün işçileri, İzmir’de aileleriyle birlikte basın açıklaması yaptı. Üç aydır ücretleri ödenmeyen Doruk Madencilik işçileri, şirketin Ankara’da bulunan...
- Diyanet İşleri Başkanlığı, bir yoksulun günlük gıda ihtiyacını göz önüne alarak belirlenen Ramazan fitresinin asgari ücret veya emekli aylığı alanlara da verilebileceğini açıkladı. Bu sözler Türkiye’de işçi ve emekçilerin nasıl bir yoksulluğa mahkûm...
- Sırbistan’da 2024’te Novi Sad şehrinin bir tren istasyonunda 15 kişinin yaşamını yitirmesi üzerine gerçekleşen kitlesel protestolar sonucunda Bakanlar ve Başbakan istifa etmek zorunda kaldı. Ancak bunlarla yetinmeyen, yolsuzlukların son bulmasını ve...
- İngiltere’de emperyalistlerin savaşına karşı emekçilerin barış sesi yükselmeye devam ediyor. 25. Ulusal Eylem Gününde çeşitli şehirlerden başkent Londra’ya akan on binler, İsrail saldırısı altındaki Filistin halkıyla dayanışma içinde olduğunu...
- İşçi sınıfının kapitalist sömürüye karşı mücadelesini, dayanışmasını güçlendirmek için çalışan UİD-DER’in, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle gerçekleştirdiği etkinlikler 16 Martta devam etti. UİD-DER’in İstanbul Avrupa ve Anadolu...
- Dünyanın pek çok ülkesinde işçi ve emekçiler, gençler eşitlik ve özgürlük talepleriyle, daha iyi bir yaşam özlemiyle bir araya geliyor, meydanlara çıkıyor. Almanya’da yapılan görkemli eylemlere katılan insanlar bu eylemlerine “iyi insanların isyanı...
- Geçtiğimiz günlerde, sigorta girişleri 1 Ekim 2008’den sonra olanların, emekli olduktan sonra çalıştıkları takdirde emekli maaşlarının kesileceği gündeme geldi. Üç kuruşluk emekli maaşıyla değil geçinmek, zorunlu gıda harcamasını bile karşılamak...
- Gece vardiyasında çalıştığımız bir gün elektrik kesildi. Biz de karanlıkta ayrı ayrı beklemek yerine üretimdeki arkadaşlarla yan yana geldik. Haliyle sohbet etme şansımız oldu. Bir ablamız iş kazası geçirmiş ve işvereni dava etmiş. İş güvenliği...
- Kapitalizm altında sağlık sistemi bolca kâr elde edilen büyük bir rant kapısı haline getirildi. Sağlık sektörü patronları için durum böyleyken sağlık çalışanları açısından tablo uzun çalışma saatleri, can güvenliğinin olmadığı iş ortamı, ağır...
- Ben Tahran Üniversitesinde öğrenciyim. Üniversiteye bağlı bir yurtta kalıyorum. Örgütlü bir şekilde hareket etmediğimiz için her gün yeni bir felaket haberiyle uyanıyoruz. Geçtiğimiz ay 14 Şubat akşamı bir arkadaşımızı kaybettik. Hem yurt hem de...
- Sağlık çalışanları 14 Mart Tıp Bayramında Türkiye genelinde iş bıraktı, hastaneler ve İl Sağlık Müdürlükleri önlerinde, kent meydanlarında basın açıklamaları yaptı.
- Suriye’nin Lazkiye, Tartus, Humus ve Hama kentlerinde 6 Martta başlayan Alevilere yönelik saldırılarda yüzlerce kadın, erkek, çocuk katledildi. “Eski rejim kalıntılarının temizlenmesi” bahanesiyle gerçekleştirilen saldırılarda cihatçı çeteler evlere...