Buradasınız
Bilirkişinin Körlüğü
Sefaköy’den bir işçi
Eylül 2009’da yaşanan sel felaketi yine biz emekçileri vurmuştu. Birçok işçi işe giderken sele kapılıp hayatını kaybetmiş, emekçi mahallelerinde evleri su basmıştı. Halkalı'daki Pameks Tekstil fabrikasında işçi olarak çalışan Naciye Karadeniz, Nebahat Salkım, Güldane Çiftçi, Özlem Ünal, Bircan Karataş, Fikriye Özentürk, Nuriye Can ve Altun servis aracı olarak kullanılan kapalı kasa minibüste boğularak ölmüşlerdi. Aracın önünde oturan şoför ve yanındaki işçi kurtulmuş, kasanın içinde kalanlar ise hayatını kaybetmişti.
Ancak mahkeme suçu çok açık olan patronun durumu ile ilgili bilirkişi raporu istemişti. İlk bilirkişi raporu İstanbul Teknik Üniversitesine hazırlatılmış bu raporda işveren hatalı bulunurken, işveren avukatlarının itirazı üzerine yine İstanbul Teknik Üniversitesinden başka bir bilirkişi ekibinden rapor istenmişti. Bu son bilirkişi ekibi, verdiği raporda, patronun suçsuz olduğunu, suçlunun doğa yani sel olduğunu belirtti. Gerçekten de insanın aklı almıyor. Olay çok açık aslında, bilirkişilik bir durum yok ortada. Patron fazla para vermemek için, işçileri hayvan yerine koyup kapalı kasası olan bir araçla taşıyor. Böyle bir araç insan taşımak için yapılmadığı gibi, olabilecek her türlü kazada insan taşınması durumunda ölme riskinin çok yüksek olduğu bir araç. Durum bu iken bakın raporda ne söyleniyor:
“Olay işçilerin taşınması esnasında ve aracın personel taşınmasına uygun olmaması nedeniyle meydana gelmemiştir. Olay günü taşıma tamamlanmış ve ölüm hadisesi araç işyeri bahçesindeyken müteveffa kişilerin ayaklarının ıslanmaması için araçtan inmekte tereddüt ettikleri bir anda meydana gelmiştir. Şirket Yönetim Kurulu Başkanı, İdare Amiri ve aracın şoföründen sel felaketine karşı önlem almalarını beklemek mümkün değildir. Almaları gerekli bir önlem bulunmadığı için, olayın meydana gelişinde kendilerine kusur bulunması mümkün değildir. Kazanın oluşunda asli ve tek etken meydana gelen doğal afettir.”
Bilirkişi raporu patronu suçlu bulmadığı gibi bir de utanmadan işçileri suçluyor. İşçilerin ayakları ıslanmasın diye araçtan inmediğini iddia edip suçu işçilerin üzerine yıkıyor. Oysa araç kapalı kasa olduğu için panikleyen işçilerin kasayı açamadıkları için boğuldukları ortada.
Kendilerine bilim adamı denilen profesörlerden oluşan bilirkişi heyetinin bu yaptığını neyle izah etmek gerekiyor? İşçiler olarak bir kez daha görmeliyiz ki sınıflı bir toplumda yaşıyoruz. Bu düzende mahkemeler, yargıçlar, eğitim kurumları patronların çıkarlarını savunan birer araçtır. Hele ki örgütsüzsek bu haksızlıklara, adaletsizliklere, sürekli maruz kalırız. Bizler örgütlü olursak patronların bizleri insani olmayan koşullarda sabahlara kadar çalıştırması, servis diye kapalı kasa yük aracına bindirmesi mümkün mü? Tabii ki hayır. Bizler örgütlü olursak bu adaletsizliklere son verebiliriz.
Suçlu doğa değil patrondur. Çünkü doğanın dengesini bozan da patronlar sınıfıdır. Bilirkişiler düzmece raporlar hazırlayıp doğayı suçlayacaklarına, doğanın dengesinin patronların kâr hırsı yüzünden bozulduğunu açıklasınlar. Suçlu ortada, suçlu kapitalist sömürü düzenidir. Biz işçiler örgütlendikçe gerçek suçlu olan patronlar işçi mahkemelerinde yargılanıp yaptıklarının hesabını vereceklerdir.
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
Son Eklenenler
- Fabrikalarda, işyerlerinde şans ve bahis oyunları oynayarak “kolay yoldan para kazanma” hayaline kapılan işçilerin sayısı giderek artıyor. “Bahis oyunlarıyla çok para kazananların” hikâyeleri kulaktan kulağa yayılsa da etrafımızda böyle işçileri...
- Elazığ/Alacakaya’da bulunan ve Yıldırımlar Holding bünyesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de çalışan maden işçilerinin 1 Temmuzda başlattığı iş bırakma eylemi şirketle yapılan anlaşma üzerine 16 Temmuzda sonlandırıldı.
- 31 Mart seçimleri sonrası onlarca belediye “tasarruf tedbirleri”, “borcumuz çok”, “işçilerin maaşını ödeyemiyoruz”, “seçim öncesi işe alınan işçiler” gibi bahanelerle işten atma saldırısına başladı. Belediye işçileri bu saldırılara boyun eğmeyerek...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı.
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Purmo Group'ta grev, 66. gününde kazanımla sonuçlandı. Elazığ’ın Alacakaya ilçesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de, düşük ücretlere ve hak gasplarına karşı 1 Temmuzda iş bırakma eylemi başlatan maden...
- Sabahtan akşama kadar televizyon izlesek, kanal kanal gezip tartışma programlarına, dizi ve filmlere baksak hiçbirinde işçilere ve sorunlarına dair gerçekleri göremeyiz. Yüksek tirajlı gazetelerde, çok tıklanan haber sitelerinde işçilerin...