Buradasınız
Okullar Zamlarla Açıldı!
Avcılar’dan bir kadın işçi

Çocuklar, gençler uzun bir aranın ardından yüz yüze eğitime başladı. Eve hapsolmanın, okuldaki sosyal ortamın dışında kalmanın getirdiği olumsuzluklar hem emekçi anne babaları hem de öğrencileri iyice bunaltmış durumdaydı. Okulların açılacağının duyurulması pek çok aileyi sevindirdi sevindirmesine ancak bu sevinç okul alışverişine çıkan aileler için kısa sürdü. Emekçi aileler okul hazırlıkları sırasında yüksek zamlarla karşılaştı.
Servis ücretlerine yüzde 15, kantinlere ortalama yüzde 40, kırtasiye malzemelerine ise en az yüzde 20 zam geldi. Emekçilerin alım gücü günden güne düşerken yeni eğitim yılındaki bu zamlar asgari ücretle geçinen ailelerin karşılayabileceğinin çok üzerinde. 2019 yılında bir kurşun kalem ortalama 2,5 lira iken 2021 yılında %70 zamlanarak 4,25 lirayı buldu. Defter, kalem, silgi, okul çantası gibi temel kırtasiye masrafları bir öğrenci için 500 liranın üzerinde. Bu tutar asgari ücretin neredeyse 5’te biri. Eğer evden hazırlanıp götürülecek bir beslenme çantası da yoksa bir öğrencinin okulda karnını doyurabilmesi için günlük en az 20 lirayı gözden çıkarması gerek. Bu, ayda yaklaşık 600 lira demek. Çocuğu evinin yakınında bir okula kayıt olamamışsa servis ücretleriyle birlikte bir asgari ücretli aile maaşının 4’te 3’ünü sadece bir çocuğunu okula gönderebilmek için ayırmak zorunda.
Durum buyken Milli Eğitim Bakanlığı “okullara 650 milyon lira gönderdik” diyerek övünüyor. Eğitim-İş Genel Sekreteri Orhan Yıldırım bu açıklamaya şöyle cevap veriyor: “650 milyon lirayı 18 milyon öğrenciye böldüğünüz zaman öğrenci başına 35 lira düşmektedir. Eğitim-öğretimin 9 ay sürdüğünü düşünürseniz bir öğrenciye aylık 4 lira düşmektedir. Okullara ek bütçe de verilmesi gerekiyordu. 650 milyon lira, 18 milyon öğrenci ve 55 bin resmi okulu düşündüğümüzde çok komik kalmakta. Okullarda dezenfektanlar yeterli değil göstermelik gönderdiler, yetmeyecek.”
Bu gerçekler ve zorluklar karşısında çocuklarını okutmaya çalışan bir emekçi anne şöyle diyor: “3 çocuğum var, ikisi öğrenci. Evde sadece baba çalışıyor. Okul alışverişini yapamadık henüz, maaşı bekliyoruz. Ama geçenlerde kızımla bir bakalım diye çıktık. Kızım bir kalem beğendi fiyatı 34 liraydı. ‘Alalım’ diye tutturdu. Alalım almasına da bizim gücümüz yetmez. Her şey çok pahalı. Allahtan çocukların okulu yakın da servis parası vermiyoruz. O da olsa gönderemeyiz okula.” Okul masraflarının sadece kalem, defterden ibaret olmadığını dile getiren anne çocuğunun beslenmesi için harcadığı çabayı şöyle aktarıyor: “Bazen kendi yediklerimizden kısıp, okula götürmeleri için beslenme çantası hazırlıyordum. Yeni zamlardan sonra bu durumu ancak böyle devam ettirebiliriz. Baba işyerinde verdikleri yemek kartını kullanmıyor, arttırıyor. O parayla biraz mutfak alışverişi yapıyoruz. Ondan kıs bundan kıs, yaşamaya çalışıyoruz işte. Eşim de ben de şeker hastasıyız. Ben kadın olarak ancak üç çocuğa bakıyor, ev işleriyle uğraşıyorum. Bey de hasta ek işe gidemiyor.”
Ailelerin en büyük isteklerinden biri çocuklarına iyi bir gelecek sağlamak. Onları okutmak, meslek sahibi yapmak her anne babanın hayali. Ancak artan maddi yük ailelerin kaygılarını, ev içi sorunları ve çocuklar üzerindeki olumsuz etkiyi büyütüyor. Oysa her çocuğun okula kolay ulaşması, defter, kalem, kitap gibi temel gereksinimlerini kolayca temin etmesi, yeterli besini alabilmesi en temel hakkıdır. Bu hak, her geçen gün işçi ailelerin çocuklarının elinden daha fazla alınıyor. Aileler bu yükün altından fazla mesailerle, ek işlerle ya da kredi borçlarıyla kalkmaya çalışıyor. “Çocuklarım için çalışıyorum” diyen emekçi aileler, günü 24 saatten 25’e çıkaramazsınız ancak ücretlerinizi yükseltmek için mücadele edebilirsiniz. Daha zor gibi görünen mücadele seçeneği imkânsızdan kolaydır!
Çocuklarımızın Haklarına Sahip Çıkalım
- Göçmenlerin Sağlığa Erişim Hakkı Yok Ediliyor!
- “Halkımız Yoksul Değil, Devletimiz Sosyal”
- Gazze’de Yardım Merkezine Saldırı: Kapitalizmin Geldiği Nokta
- Dünya Mülteciler Günü: Umut Kapitalizme Karşı Mücadelede!
- Genel-İş Sendikacıların Tutuklanmasını Protesto Etti
- Sağlık Emekçileri: “Bitmeyen Eziyet Bitmeyen Rezalet! Hasta Gelmedi Ceza Geldi”
- ABD Büyükelçiliği Önünde Eylem: “Filistin’de Ablukaya ve İşgale Son”
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevinin Gösterdikleri
- Tüm İnsanlık İçin Atan Kalplerin Anısına
- Enflasyonun Bize Faturası
- Örgütlü Gücümüzden Korkuyorlar Kardeşlerim
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
- Sırrı Abi, Beynelmilel ve İşçi Sınıfının Enternasyonali
- Yaşasın Sınıf Dayanışması
- Soma Katliamının 11. Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
- Erol Eğrekler Katlediliyor, Holdingler İşçilerin Kanıyla Büyüyor!
- Benim Onurlu ve Dirençli Devrimci Hasan Dayım
- ERLAU Direnişinde İşçinin Gücü
Son Eklenenler
- Türk-İş’e bağlı sendikalarda örgütlü kamu işçileri, 2025-2026 yılı toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde siyasi iktidarın sefalet zammı dayatmasına karşı eylemlerine devam ediyor. 1 Temmuzda Türkiye genelinde kent meydanlarında kitlesel basın...
- İzmir Buca Belediyesi işçileri, birikmiş maaş ve alacakları ödenmediği için 18 Haziran’dan bu yana iş durdurmuş durumda. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 34. maddesi gereği yasal haklarını kullanan işçiler, belediye binası önünde maaş, gıda kartı ve diğer...
- Merhaba dostlarım. Bu yıl da Haziran ayını hem UİD-DER’in kuruluş yıl dönümünü hem de sınıfımızın tarihine damgasını vurmuş 15-16 Haziran günlerini anarak ve anlamlandırarak geçirdik. UİD-DER’imizin internet sitesinde, sosyal medyasında ve İşçi...
- UİD-DER’in 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55. yıldönümünde gerçekleştirdiği “15-16 Haziran: Gelenekten Geleceğe: Umut Örgütlü Mücadelede!” etkinliğine farklı sektörlerden yüzlerce işçi katıldı. Etkinliğe katılan konuklar arasında; unutulmaz...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikasının 25 Haziranda başlattığı Büyük Öğretmen Yürüyüşünü gerçekleştiren ve bugün Ankara’ya ulaşan öğretmenlerin önü Ziya Gökalp Caddesi üzerinde polis barikatıyla kesildi. Talepleri için yürüyüşlerini Milli Eğitim...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimlerin ardından İzmir Çiğli Belediyesinde çalışan 147 işçi tasarruf bahanesiyle işten atılmış, yürütülen mücadele sonucu işçilerin bir kısmının işe iadesi yapılmıştı. Verilen tüm sözlere rağmen işe iadesi yapılmayan...
- Bu yıl 1 milyondan fazla öğrenci LGS sınavına, 2,5 milyon öğrenci YKS sınavına girmek için başvuru yaptı. Her yıl milyonlarca çocuk ve genç, aileleriyle birlikte sınav stresiyle baş etmeye çalışıyor. Çocuklarının geleceğine yönelik kaygı duyan...
- Artan fiyatlar karşısında alım gücümüz düşmeye devam ediyor. Enflasyonun artış hızının azaldığı söyleniyor ama bu, fiyatların düşmesi anlamına gelmiyor. Yaz meyveleri tezgâhlara çıktı ama kilosu 150-200 liraya varan fiyatlar yüzünden alamıyoruz....
- 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi, cesaretini, onurunu ve örgütlü gücünü kuşanmış Türkiye işçi sınıfının tarihe kazıdığı iki büyük gün… İşçi sınıfının tarihsel mücadele mirasını yaşatmak ve bu mirastan güç alarak işçilerin birliğini büyütmek...
- Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde en kötüsünü geride bıraktığımızı söyledi ve “2026 yılı, refahın daha çok hissedildiği, fırsatların genişlediği ve ekonomik güvenin pekiştiği bir yıl olacak” dedi. Yıllardır iktidar sözcülerinden...
- Özel Okul Öğretmenleri Sendikası üyesi öğretmenlerin Büyük Öğretmen Yürüyüşü 3. gününde devam ederken, 27 Haziranda Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yapıldı. Aynı gün Haber-Sen Türkiye genelinde yaptığı basın açıklamalarında...
- Sevgili Polonez işçisi kardeşlerim, Dayanışma TV’de yayınlanan “146+Bir Polonez Bir İşçi Direnişinin Kalbinden” belgeselinizi büyük bir dikkatle izledim. Belgeseldeki her bir kare, her bir sözünüz direnişinizin gün gün örülmüş gerçek hikâyesini...
- “Gerçeğin içinden, sınıfın penceresinden” şiarıyla yayın yapan Dayanışma TV, işçi sınıfının ilham verici mücadelelerini belgelemeye, bu mücadelelerin işçi sınıfının ortak deneyimi haline getirilmesi çabasına katkı sunmaya devam ediyor. Dayanışma TV...