Buradasınız
Patronlar İçin İşçi Güvenliği Değil İş Güvenliği Önemli!
Gebze’den bir grup metal işçisi
Geçtiğimiz günlerde Sakarya’nın Hendek ilçesinde bulunan Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası’nda meydana gelen korkunç patlama, biz işçi ve emekçilere bazı şeyleri yeniden düşündürten çok acı bir deneyim oldu. Bir tarafta yıllar içerisinde gerçekleşen patlamalar neticesinde sadece fabrikanın ismini değiştirip yoluna devam eden patronlar… Diğer tarafta emek güçlerinden başka satacak bir şeyleri olmadığı için doğru düzgün güvenlik önlemlerinin alınmadığı bir fabrikada çalışırken yaşamını kaybeden, yaralanan işçiler ve onların acılı aileleri… Bu tablo bizlere hiç de yabancı değil aslında. Daha birkaç yıl önce Soma’da feci şekilde yaşamlarından olan madenci kardeşlerimizin acısı hâlâ içimizde çünkü.
Birkaç günlüğüne gündemde “haber” olan bu faciaya dair içimizdeki acı da öfke de çok büyük. Ne verilen istatistikler ne de korkunç kaza diye servis edilen haberler algımızı değiştirmeye yetmez. Kaza deyip, kader deyip işin içinden çıkmayı her seferinde başaran patronlardır. Yıllar içerisinde gerçekleşen ve her defasında daha büyük yıkımlarla sonuçlanan malum fabrikadaki bu “kazalar” bizim gözümüzü açtı. Nasıl oluyor da, işçilerin güvenliğinin sağlanmadığı bu fabrika, uzun yıllardır kârına kâr katarak varlığını sürdürebiliyor? Yapılması gereken denetimler eksik mi yapılıyor ya da hiç yapılmıyor mu?
Bunun anlamı şu; fabrikada bir iş sağlığı ve güvenliği uzmanı bulundurmak, birkaç koruyucu ekipman satın almak ve yıl içinde belirli zaman aralıklarıyla, çoğu sadece kağıt üstünde olmak üzere işçilere eğitimler verdirmek patronlar için yeterli görünüyor. Çünkü böyle olunca patron “yasalar” gereği üstüne düşeni yapmış sayılıyor ve oluşabilecek her türlü kazanın sorumluluğundan rahatlıkla sıyrılabiliyor. Zaten alınan basit düzeyde önlemler bile iş sağlığı kapsamına giriyor. O işin aksamadan yürütülebilmesi her şeyden önce geliyor. Dikkat ederseniz işçi sağlığı ve güvenliği diye bir durum söz konusu değil. Bir makinenin herhangi bir parçası bile, biz işçi ve emekçilerin sağlığından önce geliyor. Durum böyle olunca da, işsizler ordusunu işaret edip fabrikadaki işçileri 12 saat çalıştıranlar, kaza, kader ya da “bu işin fıtratında var” deme ikiyüzlülüğünü göstermekten çekinmiyorlar! Oysa bizim fıtratımızda insan gibi yaşamak var! Böyle hazin sonları hak etmiyoruz. Bizim her zamankinden çok bir araya gelmeye, birbirimize sahip çıkmaya ihtiyacımız var. Yaşanmış acıları silemeyiz belki. Ama yenilerinin olmasını engelleyebiliriz. Bunu da ancak örgütlenerek ve bilinçlenerek yapabiliriz. İş kazaları kader değildir! İşçi ölümlerini durduralım!
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...