Buradasınız
Patronların Bizi 1 Mayıs’tan Uzak Tutmasına İzin Vermeyelim!
Kartal’dan bir işçi
1 Mayıs yaklaşıyor. Eminim ki birçok işçi arkadaşımız birlik, mücadele ve dayanışma günümüz olan 1 Mayıs’ta alanlarda olmak ve taleplerini haykırmak istiyor. Fakat her 1 Mayıs yaklaştığında, gerçekleşen engellemeler nedeniyle birçok işçi alanlara gelemiyor. Bu engellerin en temel nedeni patronlar sınıfıdır. Patronlar bizim 1 Mayıslarda alanları doldurmamızı istemiyorlar. Bunun için ellerindeki baskı ve korkutma araçlarını kullanıyorlar.
Örneğin televizyonlardan, alanlarda “kanlı olayların yaşanacağı” yalanını söylüyorlar. 1 Mayıs resmi tatil olmasına rağmen, işe gitmeyen işçileri işten atmakla tehdit ediyorlar. Bunlarla da yetinmeyip 1 Mayıs’ı karalıyorlar. Kimi zaman “1 Mayıs Yahudilerin, teröristlerin bayramıdır” diyorlar. Kimi zaman “1 Mayıs’a işçiler değil teröristler katılır” yalanını söylüyorlar. Çünkü onların gözünde mücadele eden ve hakkını arayan işçi teröristtir. Ama sormak gerekiyor; kafamızda cellât gibi sopasını sallayan, üç kuruş ücrete bizleri karın tokluğuna çalıştıran, işçiler bu sömürü düzenine baş kaldırmasın diye her türlü karanlık tezgâha başvuran patronlar mı terörist ve bozguncudur yoksa işgücünden başka satacak bir şeyi olmayan ve hakkını arayan biz içiler mi teröristiz? Elbette ki patronlardır. Peki, patronlar bizi korkutmak için neden bu araçları kullanıyorlar, hiç düşündük mü? Çünkü onlar bizim birliğimizden, dayanışmamızdan ve mücadelemizden korkuyorlar. Onlar istiyorlar ki biz işçiler tezgâh başından eve gidelim, televizyon başında uyuyakalıp ertesi gün çalışmaya geri dönelim. Bizlerin içine hapsolduğu dünyadan dışarı çıkmamızı istemiyorlar. Düşünmeyelim, konuşmayalım ve sorunlarımıza kafa yormayalım istiyorlar. Yüz binlerce işçinin tek vücut olduğu mitinglere katılmamızı istemiyorlar.
1 Mayıs’a gelen bir işçi alanda milyonlarca işçinin bir parçası olacak ve kendi sınıfının gücünün ne kadar büyük olduğunu görmüş olacak. Çünkü biz alanlara çıktığımızda, çeşitli fabrikalardan gelen işçileri göreceğiz. Kol kola yürüyeceğiz. Hep beraber sloganlarımızı haykıracağız. Birbirimize olan güven ve dayanışma duygularımız güçlenecek. Örneğin “kimse benim sorunlarımla ilgilenmez veya bu sorunları sadece ben yaşıyorum” diye düşünen bir işçi, alandaki işçilere bakarak sorunlarının aynı olduğunu görecektir. “Kimse mücadele etmiyor ki?” diyen bir işçi alandaki coşkuyu ve direnişçi işçileri görünce düşüncesinin yanlış olduğunun da farkına varacaktır. İşte bu yüzden patronlar, biz işçileri korkutmak ve baskı altına almak istiyorlar.
Aslında korkacak olan bir sınıf varsa o da patronlar sınıfıdır. Patronlar biz işçileri alanlardan uzak tutarak, kendi egemenliklerini sürdürmek istiyorlar. Ama onların tüm engellemeleri boşunadır. Ne kadar korkuturlarsa korkutsunlar biz işçiler 1 Mayıs’ta alanları doldurmaya devam edeceğiz. Patronların yalanlarına, sahte haberlerine ve tehditlerine boyun eğmeyerek UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmalıyız!
1 Mayıs’ta Alanlara!
Yaşasın 1 Mayıs!
Emekçi Kadınların Sorunları
Son Eklenenler
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...