Buradasınız
Satılık Böbrek!
Bir tekstil işçisi
Ben bir fabrika işçisiyim. Çalışma temposunun ağırlığından, iş koşullarının kötülüğünden bedenimiz yorgun düşüyor. Daha düne kadar açılmamış sağlık karnelerimiz bugün artık açılmaya başlıyor. Geçenlerde arkadaşımın ameliyatı dolayısıyla refakatçi olarak hastanede kaldım. Hastane tamamen bürokratik bir şekilde işliyor. Normalde bir hastanın ameliyat edilmesine karar verilmişse edilir. Biz gittiğimizde, yatış için bir doktora, sonra da kıdemli bir doktora yönlendirildik. Kıdemli doktorun yatışı onaylaması gerekiyormuş. Sonra birkaç yere daha imza attırdıktan sonra yatış işlemini gerçekleştirdik. Yani anlayacağınız bir işkence sonrası işlerimizi hallettik. Oradan lavabo ihtiyacım dolayısıyla tuvalete gittiğimde ne göreyim, kapının arkasında “SATILIK BÖBREK” yazısıyla karşılaştım. Bu kadar mı dedim kendi kendime, bir insan nasıl böbreğini satabilir? Ama sonra, tüm ömrünü çalışarak geçirmesine rağmen bir insan nasıl açlıktan ölüyorsa, işte öyle satmak zorunda da kalır böbreğini diye düşündüm.
Evet dostlar, bizler bu kadar çelişkisi bol bir sistemde yaşıyoruz. Bu kadar bolluğun içerisinde, o kadar ürettiğimiz değerler varken bir insan BÖBREGİNİ SATABİLECEK hale gelebiliyor. Bir insan ameliyat olacağı zamana kadar bürokratik işlemler için koşturmak zorunda bırakılabiliyor. Anlaşılması gereken, bizlere burjuvazinin biçmiş olduğu yaşamı bizler her defasında yaşıyoruz. Peki, bunların durdurulması ve bu işkence dolu yaşamın sona erdirilmesi mümkün değil mi? ELBETTE MÜMKÜN.
İşçi kardeşler, bizler hayatın akışına kendimizi kaptırmak yerine hayatımıza sonu aydınlık olan bir rota çizmeliyiz. Tüm bu olumsuzluklar karşısında, fabrikamızdaki kötü koşullara, hayatın acımasızlığına karşı birlik ve dayanışma ortamını oluşturmalıyız. Hayatı yaşanabilir kılacak olan bizlerin birlik, beraberlik ve dayanışmasıdır.
Birleşen İşçiler Yenilmezler!
Ne Bayramı?
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
Son Eklenenler
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Purmo Group'ta grev, 66. gününde kazanımla sonuçlandı. Elazığ’ın Alacakaya ilçesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de, düşük ücretlere ve hak gasplarına karşı 1 Temmuzda iş bırakma eylemi başlatan maden...
- Sabahtan akşama kadar televizyon izlesek, kanal kanal gezip tartışma programlarına, dizi ve filmlere baksak hiçbirinde işçilere ve sorunlarına dair gerçekleri göremeyiz. Yüksek tirajlı gazetelerde, çok tıklanan haber sitelerinde işçilerin...
- Trafikte, toplu taşımada, market alışverişinde, hastane kuyruğunda, hatta yolda yürürken bile birbiriyle tartışan veya kavga eden insanlara şahit oluyoruz. Hatta bizler de kimi zaman bu tartışmaların bir parçası oluyoruz. Peki bu gerginlik nedensiz...
- Yaz aylarında havaların bir anda ısınmasıyla birlikte işyerleri adeta fırın gibi oldu. Gün içerisinde işçilerin sırtındaki ter birkaç kez kuruyor. İşte bu koşullarda her şeye rağmen Ramazan ve Kurban Bayramı tatilleri biz işçiler için bir can simidi...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden 1,5 yıl geçti. On bir kenti etkileyen depremlerde enkaz altında kalan on binlerce insanın ve yakınlarının feryatları günlerce dinmedi. Enkazdan sağ kurtarılabilecek binlerce insan, arama kurtarma çalışmalarının...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan ve Özçelik-İş Sendikasının örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda greve çıkmışlardı. UİD-DER’li işçiler olarak bizler de...