Sendikalardan Ermenek İçin Eylem

ermenek_20141029_03.JPG

Karaman Ermenek’te Has Şekerler Linyit Kömür İşletmesi’nin işlettiği maden ocağında meydana gelen su baskını sonucunda 18 işçi madende mahsur kaldı. Soma’da 301 maden işçisinin katledilmesine duyulan acı ve öfke dinmemişken, Ermenek’te gerçekleşen kaza üzerine tepkiler büyüyor. 29 Ekimde DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla Galatasaray Lisesi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. UİD-DER’in de katıldığı basın açıklamasına birçok emek örgütü de katılarak destek verdi. Eylem sırasında sık sık “Maden İşçisi Yalnız Değildir”, “Kaza Değil Bu Bir Cinayet”, “AKP’den Hesabı Emekçiler Soracak”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız!” sloganları atıldı.

Basın açıklamasından önce TMMOB adına İstanbul Temsilcisi Süleyman Solmaz konuştu. Yaşanan olaydan ülkeyi yönetenlerin sorumlu olduğunu ve hiçbir çözüm üretmediklerini belirten Solmaz, bu acı olayların bir daha yaşanmaması için görevin emek ve kitle örgütlerine düştüğünü söyledi. Solmaz’ın ardından DİSK adına Önder Atay söz aldı. Atay, Ermenek’te meydana gelen durumun daha önce gerçekleşen iş cinayetlerinden ve AKP iktidarının politikalarından bağımsız olmadığını ve ses çıkarılmadığı sürece katliamların devam edeceğini ifade etti. Sorumlu bakanları istifaya çağıran Atay, tek yolun eşit, özgür, barış içinde ve sömürüsüz bir dünya için mücadele etmek olduğunu belirtti. Ardından TTB İstanbul Şubesi’nden İncilay Erdoğan kitleye seslendi. 2014 yılı boyunca yalnızca madenlerde 354 işçinin katledildiğini söyleyen Erdoğan, Karaman’daki kazayı kınadı. Daha özgür bir gelecek için mücadelede ısrar edeceklerini belirtti.  KESK adına konuşan Hasan Toprak ise hükümete seslenerek gerçeklerin ortada olduğunu söyleyerek iş cinayetlerinin sorumlularını kınadığını belirtti. Artık yerin altında işçileri değil sermaye düzenini görmek istediklerini söyleyerek sözlerini bitirdi.

ermenek_20141029_04.JPG

Konuşmaların ardından Maden Mühendisleri Odası’ndan Hürriyet Demirhan basın açıklamasını okudu. Demirhan, kazanın meydana geldiği sahada aynı anda 3 ayrı firmanın rodövans yöntemiyle üretim yaptığını ve su baskının, havza madenciliği yapılmamasının sonucu olduğunu belirtti. Demirhan sözlerine şöyle devam etti: “Aynı havzada farklı firmaların, değişik ya da aynı zamanda yaptıkları planlama ve üretimi birbirinden bağımsız, habersiz, birbirini olumsuz etkileyebilecek şekilde yerine getirilmesi politikası sürdükçe Soma’da, Elbistan’da ve son olarak Ermenek’te yaşanan facialar gelecekte de yaşanabilecektir.” Son olarak rodövans ve taşeronlaştırma uygulamalarının acilen iptal edilmesi, ucuz işgücüne dayalı ve örgütlenmeyi engelleyen çalışma anlayışının terk edilmesi talepleri dillendirilerek basın açıklamasını sonlandırdı. Eylem sloganlarla son buldu.