Buradasınız
Sınıf Şuurlu Gençler Olabilmek İçin 1 Mayıs’a
Sancaktepe’den bir kadın işçi
Sancaktepe’de son günlerde ilçenin “Yerli, Milli ve Şuurlu Gençlik” yarışmasından aldığı ikincilik ödülüyle ilgili billboardlar dolmuş durumda. Yarışmayı ve hangi projeyle ödül aldıklarını burada yaşayan biri olarak merak ettim. Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem “projemiz; medeniyetin yeniden ihyasında görev alacak milli ve manevi değerlerine bağlı bir gençliğin adıdır” demiş ödülü alırken. Projenin içeriğinde ise bilgi evleri, genç gelecek merkezleri varmış. Bilgi evlerinde Kutlu Doğum, Müslüman çocuk eğitimi anlatılıyor. “Ödev nasıl yapılır?” bölümünde ise internetten aramanın nasıl yapılacağı anlatılmış. Örnek olarak ise “Peygamber Efendimizin Sünneti” adlı konu seçilmiş. Ayrıca dini, milli ve manevî eğitimin verildiği “Medeniyet Yolcuları” programı ve spor okulu da projenin kapsamı içerisindeymiş. Genç gelecek merkezlerinde ise kulüpler bulunuyormuş. Bu kulüpler Osmanlı tarihi ile ilgili geziler düzenliyor. Yani Sancaktepe Belediyesi şuurlu gençliğin sadece dini ve manevi değerler oluşturulmasıyla alakalı bir proje yapmış.
Bu eğitimlere katılan öğrencilerin çoğu mezun olduklarında bir yerde işçi olarak çalışmaya başlayacaklar. Tüm işçilerin şu an yaşadığı gibi onlar da birçok hak gaspıyla karşı karşıya gelecekler. Kendilerini “kültürel ve tarihsel olarak geliştiren” bu gençlere hiçbir yerde işçi sınıfının tarihi, kendini ezdirmemek, haksızlıklara karşı gelmek, ezilenlerin yanında olmak, birlik olmanın gücü, dayanışma gibi insanı insan, işçileri sınıf yapan değerlerle alakalı eğitim verilmediği için haksızlığa uğradıklarında ne yapmaları gerektiğini bilemeyecekler. Zevk-ü sefa içinde yaşayan Osmanlı padişahlarının hayatlarını ezbere bilen bu genç işçiler, kendilerine miras kalan çalışma koşulları için canları pahasına mücadele eden işçilerin yaşamını bilmeyecekler. Padişahların doğum ve ölüm günlerini bilen bu genç işçiler, 1 Mayıs’ın tarihini, işçiler için neden önemli olduğunu öğrenemeyecekler. Milli ve dini değerlere bağlık adı altında kanaatkâr ve itaatkâr olacaklar ve işyerlerinde uğradıkları haksızlığa isyan etmeyecekler.
Her şeyin “yerli ve milli” olmasını isteyen hükümet şimdi de gençlerin yerli ve milli olmasını aynı zamanda da “şuurlu” olmasını istiyor. Bunun gerçekte anlamı itiraz etmeyen bir gençliktir. Egemenlerin yeni işçi kuşakları için tasarladıkları gelecek planı, “yerli, milli, şuurlu gençlik” derken neyi hedefledikleri bellidir. Kendi egemenliklerine karşı gelecek bir gençlik istemiyorlar. Genç işçilerin Osmanlı padişahları gibi bize ait olmayan bir geçmişle gururlanmak yerine kendi sınıf tarihlerini öğrenmesi, gerçek demokrasi ve özgürlüğün işçi sınıfının eliyle oluşturulabileceğini bilmesi gerekmektedir. Avrupa’da işçilerin mücadelesine en büyük desteğin öğrencilerden geldiğini, öğrencilerin de geleceklerini etkileyecek koşullara karşı kayıtsız kalmaması gerektiğini bilmesi gerekmektedir. Latin Amerika’da, İngiltere’de ve daha pek çok ülkede öğrencilerin parasız eğitim hakkı için eylemler gerçekleştirdiğini bilmesi gerekmektedir. Türkiye’de 16 yaşından küçük 63 çocuğun 2015 yılında iş cinayetlerinde öldüğünden haberdar olması gerekmektedir. Yani kısacası gençlerin de işçilerin tarihsel mücadelelerini öğrenmeleri ve sınıf bilinçli olmaları gerekmektedir.
Genç işçilerin ve öğrencilerin, işçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ta UİD-DER saflarında taleplerini haykırması bu nedenlerle çok önemli. Gençlerin geleceklerine yapacakları en güzel yatırım işçi sınıfının mücadelesini öğrenmesi ve büyütmesi olacaktır.
Parasız ve Nitelikli Eğitim İçin Haydi 1 Mayıs’a!
Yaşasın 1 Mayıs!
- Metal İşçisi Kadınlar Olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’leyiz
- Çocuklarımızın Geleceği İçin Haydi 1 Mayıs’a
- New York’lu İşçiler: Mayıs Ayında Kira Ödemiyoruz!
- Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Örgütlülüğümüz!
- Dünyada 1 Mayıs: Yasaklara, Baskılara İnat Mücadele!
- Sendikalardan 1 Mayıs Açıklamaları
- 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim!
- UİD-DER’li Kadınlar 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- Bugün 1 Mayıs Kardeş
- Birleşen İşçi Her Zaman Kazanır
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- 1 Mayıs’la Umudumuzu Yeniden Kuşandık
- Yaşasın 1 Mayıs!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Korkuya Teslim Olmuyoruz, 1 Mayıs Ruhunu Yaşatıyoruz!
- 1 Mayıs Geliyor ve Bir Kahraman Lazım!
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadelemizi ve Dayanışmamızı Güçlendirelim!
- İşten Atmalara ve Ücretsiz İzinlere Hayır!
- Sendikalardan Çağrı: Güzel Günler İçin 1 Mayıs’a!
Son Eklenenler
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!Dünyanın dört bir yanında farklı sektörlerden on binlerce işçi ve emekçi artan yoksullaşmaya, hak gasplarına ve emperyalist savaşlara karşı mücadeleyi büyütmeye devam ediyor. Baskı ve tehditlere boyun eğmeyen işçiler, grevlerle, kitlesel eylemlerle...
- İşçi Dayanışması’nda her vesileyle vurguladığımız gibi kapitalizmde iki temel sınıf var. Yaşam biçimi, düşünme tarzı, çıkarları, hayattan beklentileri farklı olan iki sınıf: İşçi sınıfı ve sermaye sınıfı. Bu nedenle her kavram hangi sınıftan...
- 28 Ekim 2014’te Ermenek’te 18 madenci katledildi. Ermenek katliamı, ekmek kavgası uğruna yerin yüzlerce metre altına inen sarı baretlilerin yaşamdan koparıldığı ne ilk katliamdı ne de son olacaktı. Aynı yıl 13 Mayısta Türkiye tarihinin en büyük...
- Son günlerde de Polonez işçisi kadınların direnişlerini hayranlıkla ve umutla takip ediyorum. Uzun zamandır “grevlerde kadınlar nasıl tepki veriyor” diye kadın ağırlıklı grevleri dikkatle izliyorum. Sizlere de bu merakımdan dolayı karşıma tesadüfen...
- Bu sistemde kâğıt üzerinde herkesin özgür olduğu söylenir, herkesin eşit özgürlükleri varmış gibi sunulur. Ancak gerçeklik başkadır. Gerçeği algılamak için uyanık ve sınıf bilinçli olmak, “hangi sınıfın özgürlüğü?”, “ne çeşit bir özgürlük?” gibi...
- Adana’da SASA-PTA Üretim Tesisi Şantiyesinde çalışan işçilerin Yapı Yol-İş Sendikasıyla birlikte ücret gaspına karşı başlattıkları direniş kazanımla sonuçlandı. Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ işçileri, belediye önünde eylem yaparak ücretlerinin...
- Her gün yeni bir vahşet, felaket, savaş haberi alıyoruz. Çünkü içinde yaşadığımız ekonomik ve toplumsal düzen vahşet, felaket, savaş üretiyor. Her gün bir önceki güne göre daha kötü bir dünya ve yaşama açıyoruz gözlerimizi. Beraber çalıştığım bir...
- Çoğu işçi kardeşimiz birlikte hareket etmenin, hak mücadelesi vermenin zor olduğuna inanıyor. Gerçekten de hak mücadelesinde kolay bir yol yok. Peki ama kölelik koşullarında çalışmak, sefalete boyun eğmek kolay mı? Bireysel çabalarla hayat...
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi sağlık emekçileri 24 Ekimde pek çok ilde basın açıklamaları gerçekleştirerek devletin sağlık politikalarını, sağlık emekçilerinin maruz kaldığı sömürüyü ve tüm bunların bir sonucu olan bebek...
- Çalışma koşularımızın kötülüğünden, ücretlerimizin düşük olmasından ve genel sorunlarımızdan bahsederken “peki, bu durumda ne yapmalıyız” diye sorduğumuzda arkadaşlarımız kimi zaman “bu işyerinden bir şey olmaz” diyor.