Buradasınız
Tanıklıklarla İki Büyük Günün, Güven ve Cesaretin Hikâyesi
Tarih geçmiş, bugün ve gelecek arasında kurulan bir köprüdür. Tarihsel belge ve tanıklıklar geçmişe açılan kapıdır. O kapıdan girer, geçmişte neler yaşandığının izini sürer, bugünümüzü aydınlatır ve geleceğin yol haritasını çizeriz. Geçmişini unutan, geleceğe uzanan sağlam köprüler kuramaz. Tarih bilgisi ve bilinci, işçi sınıfının mücadelesinin olmazsa olmazıdır. Sınıfının tarihini öğrenip sınıf bilinciyle donanmayan işçi, sermaye sınıfı karşısında güçlü duramaz.
15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi, işçi sınıfımızın bu topraklarda sermaye sınıfına karşı verdiği en görkemli mücadeledir, henüz aşılamayan bir zirve noktasıdır. Bu büyük işçi kalkışmasından bugünün işçi kuşaklarının öğreneceği çok şey var. Bu görkemli mücadelenin deneyimlerini bugünkü işçi kuşaklarına aktarmak için direnişin 50. yıldönümünde UİD-DER, web sitesinde dört gün süren bir yayın akışı yapmıştı.
15-16 Haziran 1970’te, Türkiye işçilerin eylemiyle çalkalandı. Sanayinin kalbi olan İstanbul ve Kocaeli’de 150 bin işçi üretimi durdurup kent meydanlarına aktı. O zamanki nüfusa oranla 150 bin işçi muazzam bir sayıyı ifade ediyordu. Büyük İşçi Direnişinin 52. yıldönümündeyiz. 150 bin işçinin fabrikalarından çıkarak bir sel gibi sokaklara aktığı, tankları aşıp geçtiği o iki büyük günün, güven ve cesaretin hikâyesini tanıklıklardan okuyalım.
1970 yılında dönemin hükümeti, DİSK’in örgütlenmesinin önüne geçmek ve fiilen kapatmak için Meclise bir yasa tasarısı sunar. Ancak işçiler bu saldırıya sessiz kalmayacaktır. 14 Haziran Pazar günü Merter’de, fabrikalardan işçi temsilcileri ve DİSK yöneticileri bir araya gelirler. O gün Abbott İlaç temsilcilerinden Fehmi Nasuhoğlu gibi işçi temsilcileri, işçi sınıfının birlikten doğan gücünü, bu gücün verdiği cesareti ortaya koyan konuşmalar yaparlar: “Başbakan Demirel, kendisi zamanında çobanlığından bahsediyordu. Acaba bütün Türk işçisini davar sürüsü mü zannediyor? Özür dilerim, artık eski devir bitmiştir. Davar sürüsü ölmüştür. Artık karşısında aslan sürüsü var.”
İşçi sınıfı bir kez örgütlü gücüne güven duydu mu önüne çıkan tüm engelleri aşmanın bir yolunu bulur. Tıpkı Eyüp’te bir araya gelmenin yolunu bulan işçiler gibi. Türk-İş’e bağlı Teksif Sendikası üyesi Yakup Umur anlatıyor: “14 Haziran gecesi toplum polisi karar almıştı. İşçilerin bir araya gelmesi engellenmişti… Nasıl toplanabiliriz diye düşündük. Sinema bileti alıp Sinema Zengin’e girme kararı alındı. Herkes bilet alıp sinemaya girdi. O kararı alan bütün işçi temsilcileri makinist dairesine gidip filmi durduruyor ve ışıkları yakıyor. Ve orada toplantı yapıyoruz… Tüm Silahtarağa’da, Elektrometal, Sungurlar Kazan, Demirdöküm, Arçelik, Olin Yağ Fabrikası var. Tüm bunlar, düşünün, o sinemada toplanıp tartışıyor ve karar alıyor.”
Cesaret bulaşıcıdır. Dalga dalga büyüyerek tüm işçileri sarar, tereddütsüz harekete geçirir. İbrahim Ethem İlaç Fabrikası İşçi Temsilcisi Nurten Arıcan anlatıyor: “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye, haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu, kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi, sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı. Fire vermeden katıldık eyleme…” O gün kadın işçiler tankların önüne atılacak, subaylarla tartışacak, hatta göğüs göğüse çarpışacak kadar muazzam bir cesaretle dolmuşlardı.
İşçi sınıfının coşkun akan seli gençliği de katar önüne. Bu sele katılmanın coşkusunu yaşayan gençlerden biri, İstanbul Üniversitesi öğrencisi Kemal Yalçın şöyle anlatıyor tankların durduramadığı selin gücünü: “Kara önlüklü bir işçi kadın attı kendini tankın önüne! «Çiğne beni, çiğne!» Bir an duraksıyor tank. Saliselik bir süre. Yüzlerce el, paleti tutmuş. Tırnaklarımı çeliğe batırıyorum! Tırnak, çelik palete batar mı? Batar! Kara önlüklü genç işçi kadının ölmemesi, ileriye akan hayat suyunun durmaması için insan tırnağı çeliğe batar! Gözlerim çeliğe batan insan tırnaklarını gördü! Kendi tırnaklarımın çeliğe battığını gördüm! Çelik yumuşak, ölüm korkaktı o an!”
İki uzun gün boyunca sermaye sınıfına ecel terleri döktüren işçiler, ilerleyen aylarda Anayasa Mahkemesinin yasayı iptal etmesiyle hedeflerine ulaşacaklardı. İşçiler örgütlüydü, bundan güven, güvenden cesaret doğuyordu. Bugün işçi sınıfının en çok ihtiyaç duyduğu şey birlik, dayanışma, güven ve cesarettir. Bu yaratılabildiğinde işçi sınıfının neleri başaracağının en güzel örneklerinden biridir 15-16 Haziran Direnişi.
Çalınan Çocukluğumuz, Çocuklarımız
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- 15-16 Haziran Ruhu Yeniden Can Bulacak!
- Tarihin Bir Yankısı: Sınıfına İnan, Gücüne Güven!
- Gelenekten Geleceğe: 53. Yılında 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi
- Tanıklıklarla İki Büyük Günün, Güven ve Cesaretin Hikâyesi
- İşçileri Davar Sürüsü mü Zannediyorlar?
- Gücümüz Birliğimizden Gelir!
- Köklerimiz Çınar Ağacının Kökleri Gibi Sağlam
- Ali Özgentürk’ün mesajı:
- Kendi Tarihini Hafızana Kazı!
- 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 50. Yılında Gelenekten Geleceğe!
Son Eklenenler
- Kasım ayı boyunca İstanbul ve İzmir’in ilçe belediyelerinde TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması nedeniyle grevler yaşandı. İstanbul’da Hizmet-İş’in örgütlü olduğu Bayrampaşa ile Genel-İş’in örgütlü olduğu Ataşehir, Kadıköy ve Maltepe...
- Güney Kore’de sıkıyönetim ilan etme girişiminin ardından devlet başkanının azledilmesine yönelik önerge 14 Aralıkta mecliste kabul edildi. Devlet başkanı Yoon Suk Yeol görevinden uzaklaştırıldı. Başkent Seul ve diğer şehirlerde önergenin görüşüldüğü...
- Çalıştığım işyerinde bazı işçi arkadaşlarım aldıkları düşük ücretin sebebinin yaptıkları işten kaynaklandığını, daha iyi maaş alabilecekleri bölümlere, görevlere veya mesleklere gelerek maddi sorunlarının çözüleceğini düşünüyorlar. Bu yolla hem iş...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 19 Aralıkta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde, DİSK’in 2025 yılı için belirlenecek asgari ücrete dair görüş ve önerilerini içeren bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına DİSK...
- Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine Birleşik Metal-İş Sendikası kademeli grev kararı almıştı. 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin...
- Son zamanlarda her şey pahalanırken işçi ve emekçilerin hayatının ne kadar ucuzladığını hep birlikte görüyoruz. İzmir’de bir anne 5 çocuğunun üzerine kapıyı kilitleyip işe çıktığında, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında 1 ilâ 5 yaşındaki...
- Filistin’de bir yıldır süren savaşta 43 binden fazla insan katledildi. Sokaklarda çocukların sesleri yankılanırken şimdi bombaların gürültüsü ve sessiz çığlıklar yankılanıyor. Peki, Filistin’de bu kahredici savaşın tek sorumlusu Siyonist İsrail...
- Merhaba arkadaşlar. Geçtiğimiz günlerde gerek kamuda gerekse de özel sektörde çalışan, farklı sendikalara üye doktor, hemşire, tıbbi sekreter, temizlik işçisi, paramedik, ATT gibi sağlık emekçileri olarak bir araya geldik. UİD-DER’de daha önce...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında, 13 Aralıkta GE Grid...
- 17 Temmuzdan bu yana direnişte olan Polonez işçileri, taleplerinin karşılanmaması üzerine Ankara’ya yürüme kararı aldılar. 7 Aralıkta “Anayasal Hak Yürüyüşü” başlattılar. İstanbul’da Çatalca ve Kartal’da, Kocaeli’de Gebze’de önlerine dikilen polis...
- Sendikalı oldukları için işten atılan ve 5 aydır işlerine sendikalı olarak dönmek için mücadele eden Polonez işçileri, tüm yasaklara, baskılara, karalamalara rağmen mücadeleden vazgeçmiyor. İşçiler direnişlerinin 146. gününde Çatalca’dan Ankara’ya “...
- Sermaye sınıfının tatlı kârları uğruna işçileri sefalete, kölelik koşullarına mahkûm etmek isteyen siyasi iktidarsa MESS’e bağlı fabrikalarda bir kez daha “erteleme” adı altında grev yasağı ilan etti.
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 4’ü tutuklu 23 sanığın yargılandığı davanın 10...