Buradasınız
15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 50. Yılında Gelenekten Geleceğe!
Mersin’den UİD-DER’li bir eğitim işçisi

Türkiye işçi sınıfı hareketinde önemli bir dönüm noktası olan 15-16 Haziran direnişinin üzerinden tam elli yıl geçti. Elli yıl önce bugünlerde dönemin işçileri sendikalarına sahip çıkarak DİSK’in kapatılmaması için direnişe geçmiş, sermayenin suratına okkalı bir tokat indirmişlerdi. İstanbul’da, Gebze’de, İzmit’te fabrikalar durmuş, fabrikalardan boşalan işçiler meydanlara dökülmüştü. Bu büyük direnişle Türkiye işçi sınıfı da neleri yapabilme kapasitesine sahip olduğunu dosta düşmana göstermişti.
Geçen elli yıl içinde böyle büyük ve güçlü bir işçi direnişi ne yazık ki bir daha yaşanamadı Türkiye’de. 12 Eylül askeri darbesiyle üzerinden bir silindir gibi geçilen işçi sınıfının mücadeleci örgütleri etkilerini kaybettiler. O yılların mücadeleci ruhundan gittikçe uzaklaşan işçiler, kaçınılmaz olarak o dönemde kazanılan hakları da yıllar içinde tek tek kaybetmeye başladılar. Yani bugünün genç kuşakları ile geçmişin mücadeleci ve devrimci işçileri arasındaki bağ büyük ölçüde koptu.
Ancak ne olursa olsun işçi sınıfının mücadele deneyimleri, ona örgütlü bir biçimde sahip çıkanlar oldukça bütünüyle kaybolmaz. UİD-DER o yılların mücadeleci ve devrimci işçilerinin deneyimlerini bugünün genç işçilerine ulaştıran bir işçi sınıfı örgütü olarak bu görevi üstleniyor. Yaptığı faaliyetlerle bu geleneği sahiplenip geleceğe taşımak için işçi sınıfı saflarında son derece önemli çalışmalar yapıyor.
Kapitalizmin büyük bir kriz yaşadığı bugünlerde işçi sınıfının mücadeleden başka bir yolunun olmadığı her geçen gün daha fazla sayıda işçi tarafından anlaşılır hale geliyor. Yıllar içinde giderek ağırlaşan çalışma koşulları, esnek, güvencesiz çalışma biçimlerinin giderek yerleşmesi, uzun çalışma saatleri, düşük ücretler, sendikal ve siyasal hakların tırpanlanması vs vs. Tüm bunlara dur diyebilmek için bizler daha çok çalışmak, örgütlenmek ve mücadele etmek zorundayız. 15-16 Haziran’ı aşan mücadelelerin yolunu ancak böyle döşeyebiliriz. Bunun için de geçmişten geleceğe köprüler kuran UİD-DER’e daha fazla sahip çıkmalıyız.
Yaşasın 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi!
Selam olsun geleneği geleceğe taşıyan UİD-DER’e!
Son Eklenenler
- Dağlar deliniyor, nehirlerin yönü değiştirilip barajlar kuruluyor, ormanlar geri dönüşsüz bir biçimde yok ediliyor. Toprağın ve okyanusun derinliklerinden petrol ve madenler çıkartılıyor. Savaşlarla kentler tarumar ediliyor. Doğa kirleniyor,...
- Bizler bir grup metal işçisiyiz. Birleşik Metal-İş üyesiyiz. Bu sabah sendikamızın işyeri temsilcilerinden olan arkadaşımızın kardeşinin, Okan’ın, Antalya’da iş cinayetinde öldüğünü öğrendik. Henüz sadece 36 yaşındaki kardeşimiz, Okan Günay, bu...
- Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı işgal, Üçüncü Dünya Savaşının en önemli halkasını oluşturuyor. ABD ve İngiltere’nin başını çektiği emperyalist blok Ukrayna’ya silah yığarken, derinleşerek devam eden savaş tüm dünyayı etkiliyor. Emperyalist hegemonya...
- 24 Şubatta Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı savaşın emekçiler üzerindeki yıkıcı etkileri devam ediyor. Haksız ve emperyalist savaşların ölüm, yurtsuzluk, açlık, yoksulluk ve işsizlik demek olduğunu gördük bir kez daha! Tüm bunların yanında...
- İstanbul Ataşehir’de bulunan Emlak Konut GYO inşaatında çalışan işçiler 16 Nisanda direniş başlattılar. DİSK/Dev Yapı-İş ve İnşaat-İş Sendikalarının ortaklaşa örgütlediği eylemde, “Tüm Haklarımızı Alana Kadar Direneceğiz” pankartı açıldı.
- Ben bir buçuk aylık çocuğu olan bir anne ve hemşireyim. Bebeğimize iki aylıkken yaptırmamız gereken rotavirüs aşısı var. Bu aşıyı devlet karşılamıyor, aşının fiyatı da oldukça yüksek. Piyasada satılan iki farklı rota aşısı var. Bir aşı iki doz ve...
- Bir fabrikada 4 aylık sözleşmeli işçi olarak çalışmaya başlamıştım. Kısa zamanda arkadaşlıklar edindim. İçlerinden biri çok içten ve samimiyetle davranıyordu bana ve diğer işçi arkadaşlarıma. Duruşunu ve sohbetini çok sevmiştim. Benim için çok...
- Bir olaya verdiğimiz tepkide veya bir meseleye dair yorum yaptığımızda kendimize ait fikirleri ifade ettiğimizi sanırız. “Bence doğru olan budur” deriz mesela. “Bence” denerek ifade edilen düşüncelerin kaynağı çoğunlukla sorgulanmaz. Oysa toplumun...
- DİSK-AR, Haziran 2021’den bu yana KATİ (Kayıtlı ve Tam Zamanlı İstihdam) adını verdiği alternatif istihdam hesaplaması yapıyor. Bu hesaplama ile kayıtsız istihdam ile kısmi ve eksik istihdamı dışarıda tutarak tam zamanlı ve sigortalı olarak...
- UİD-DER’li işçiler olarak bir kez daha 1 Mayıs geleneğimize sahip çıktık. Sınıfımızın yaşadığı bütün sorunları güçlü bir sesle haykırdık. İşsizlik, yoksulluk, ayrımcılık son bulsun dedik. Savaşsız bir dünya istiyoruz dedik. Emekçilerin savaşlarda...
- Öncelikle bütün UİD-DER’li arkadaşlarıma selamlar. Güzel geçen 1 Mayıs’ımızın ardından içimdeki heyecan, mutluluk hâlâ taptaze ve hâlâ çok enerjik. 1 Mayıs’a katılmış olmam bende çok güzel etkiler bıraktı. Hiç böylesine güzel bir şeyle...
- EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) Federasyonu’nun çağrısıyla Türkiye’nin çeşitli kentlerinden gelen on binlerce EYT’li; “Varız, Biriz, Buradayız” şiarıyla İstanbul Maltepe meydanında bir miting gerçekleştirdi. Mitinge çok sayıda siyasi parti...
- İnsan dünyayı ve yaşamı, kendi yaşadığı dönemle sınırlı düşünmeye meyillidir. Çoğu zaman içine doğduğu dünyayı, toplumu sabit, değişmez, kalıcı zanneder, adeta dondurur. Mesela bugün dünya üzerinde 7 kıta olduğu kabul ediliyor. Hâlbuki dünyadaki tüm...