Buradasınız
Yoğun Bakım Tavanı Çöktü, Kaza Değil Cinayet!
Küçükçekmece’den bir sağlık işçisi
Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve olmayan diğer 7 bebekse sağlık emekçileri tarafından tahliye edildi. Yardıma koşan emekçiler bu süreçte yaralandı, bedenlerinde kesikler ve yanıklar oluştu. Sağlık çalışanları hastanedeki yetersizlikleri ve tadilat gerektiren yapıları yetkililere iletmesine rağmen gerekli önlemler alınmamış ve bu “kaza” göz göre göre gelmiştir. Bu yüzden bu kaza değil, cinayettir!
Pandemi döneminde 45 günde bitirilmesiyle övünülen ve reklamı yapılan, açılışını Cumhurbaşkanı’nın yaptığı bu hastanede teknik ve yapısal sorunlar defalarca dile getirilmişti ancak gerekli düzenlemeler yapılmadı. İhmaller zinciri bununla da sınırlı değil. Cerrahpaşa Tıp Fakültesinin acil birimini de barındıran bu hastanenin alt yapısı ve fiziksel koşulları yetersiz, hasta ve sağlık çalışanları için ulaşımı zor, etrafında eczane ve tıbbi malzeme satan yer de yok. Yemekhanenin yemeğinden zehirlenmeler yaşanıyor, ortalıkta haşereler cirit atıyor. Açılan soruşturmalar ise zamana yayılarak geçiştiriliyor. Vergi afları, hibeler ve ucuz kredilerle bütçe şirketlere aktarılırken emekçilerin sağlığı hiçe sayılıyor, en temel sağlık güvenlik gereklilikleri yerine getirilmiyor. Tıbbi malzemelerin kalitesi düşüyor. Özel hastaneler zenginleşirken ve çoğalırken kamu hastaneleri kan ağlıyor.
Cerrahpaşa’da bir bebeğimizi kaybettik. Sağlık emekçileri tarafından kurtarılan diğer 7 bebek ve dünyanın tüm coğrafyalarında hayata gözlerini açan bebekler için işçi sınıfının şairi Nâzım Hikmet bir şiir yazmıştı yıllar önce:
“Hoş geldin bebek
Yaşama sırası sende
Senin yolunu gözlüyor, kuşpalazı, boğmaca, kara çiçek, sıtma, ince hastalık, yürek enfarktı, kanser filan.
İşsizlik açlık filan.
Tren kazası, otobüs kazası, uçak kazası, yer depremi, sel baskını…”
Kapitalizmi teşhir eden bu dizelerde de yazıldığı ve yaşayarak gördüğümüz gibi kapitalizm biz işçi ve emekçiler için felaket, hastalık, acı, ölüm demektir. Bu düzen öyle bir düzen ki bir taraftan inşaat şirketlerini zengin ediyor diğer taraftan “yaptıkları” hastaneler daha gözlerini açamamış bebeklerimizin başına yıkılıyor. Yeri geliyor depremler felaketimiz oluyor, çürük binalar başımıza yıkılıyor. Dünyamızda binlerce çocuk açlıkla, hastalıkla ve sefaletle boğuşuyor. İşçi ve emekçi çocukları daha gözlerini bile açmadan en acı şekilde tanışıyor kapitalizmle. Gerçek şu ki bu sistem ayakta kaldığı sürece bizi ve evlatlarımızı nice felaket bekliyor. Bu yüzden işçi ve emekçiler olarak örgütlenmeli ve kendi ellerimizle bu kirli düzeni tarihin çöp sepetine atmalıyız.
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- İlk Adımlarını Direnişte Atan, “Eylem” Adını Alan Çocuklarımız
- “Kim Uğraşacak Şimdi” Deme, Aradığın Çözüm Sende…
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Bu Akşam Yemekte Tağşişli Gıda Var!
- “Bir Yemeklik Bamya”
Son Eklenenler
- İngiliz egemenleri, sömürge döneminde ticaret gemilerini, donanmalarını korumak için vahşi bir yöntem geliştirmişler. “Yamyam fare yöntemi” olarak adlandırılan bu yöntem şöyle: Açık denizdeki gemilerde fareler çoğalınca önce bir fare yakalanır, boş...
- Asgari ücret pek çok işçinin beklediğinin tersine 23 bin lirayı bile bulmadı. Utanmadan “işçiyi enflasyona ezdirmedik” dediler, gözlerimizin içine baka baka bizimle dalga geçtiler. Hiçbirimiz bu yalana inanmıyoruz. Çünkü yoksulluğu biz yaşıyoruz,...
- Evlatlarımızın sağlıklı gelişimi, sadece ne yiyip içtikleriyle değil, nasıl bir ortamda, çevrede büyüdükleriyle de ilgilidir. Empati, iletişim gibi sosyal, duygusal ve zihinsel becerileri çevreleriyle etkileşimlerinin izlerini taşır. Çocukların...
- 17 Ocakta okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisede okuyan yaklaşık 20 milyon öğrenci birinci dönem karnelerini alarak yarıyıl tatiline girdi. Mersin’de Eğitim-Sen ve Özel Öğretmenler Sendikası eğitimdeki sıkıntıları dile getirmek için Yenişehir İlçe...
- Suriye’deki Esad rejimi 8 Aralıkta yıkıldı. Hemen ardından da Suriye’deki savaşın bittiği ve Türkiye’deki Suriyelilerin artık güvenle ülkelerine geri dönebileceği konuşulmaya başlandı. Medyada Erdoğan’ın Suriye politikasının ne kadar başarılı olduğu...
- Sevgili işçi kardeşlerim, bizler yani işçi sınıfımızın örgütlü mücadelesinin bir parçası olanlar, eski kuşaktan işçilerin deneyimlerinden ziyadesiyle istifade etmeyi öğrendik sınıf büyüklerimizden. Bundandır karşımızdaki herhangi bir işçi...
- UİD-DER Müzik Topluluğu (UMUT), Ruhi Su’nun sesinden dinlediğimiz Boşa Didinmek Fayda Vermez şarkısını yeniden yorumladı. Şarkının mücadeleye çağıran sözleri kadar hikâyesi de çok anlamlı. Rusya işçi sınıfının romancısı Maksim Gorki, 1907’de,...
- İşyerinde yeni yıl kutlaması yapmak için işi biraz erken bıraktık. Kutlama için masaları hazırladık, şarkı listemizi ayarladık. İşin yorgunluğunu atıp dinlenecek, uzun uzun sohbet edecektik. Tabii eğlence kısmına geçmeden önce işyerinin şef ve...
- Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine 13 Aralıkta başlayan GE Grid Solutions grevinin 33. gününde anlaşma sağlandı. Böylece MESS sözleşmeleri kapsamında 4 işletmede...
- Siyasi iktidarın sahte enflasyon verilerine dayanarak 2025 yılı için kamu emekçilerine yaptığı yüzde 11,54 oranındaki zam, kamu emekçileri tarafından ülke genelinde protesto edildi. 13 Ocakta iş durduran KESK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen, ASİM-Sen...
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...