Buradasınız
Yürüyoruz, Büyüyoruz; Zincirleri Kıra Kıra
Ankara’dan bir işçi
Bir dünya var içinde yaşadığımız. Bu dünyanın bin bir türlü hali var. O kadar çok olay var ki, anlamak bir hayli zor; açlık, savaşlar, yoksulluk, tecavüz, cinayet, zulüm…
Bir tarafta zenginler var, yedikleri önlerinde, yemedikleri arkalarında; diğer tarafta yoksullar… Mülteci oldukları ülkelerde avuç açanlar var; bir dam, bir lokma ekmek için.
Bir tarafta işçiler günde 12-14 saat çalışıyor, iki-üç iş yapıyor; çocuklarını doyurabilmek, ailesini geçindirebilmek için. Diğer tarafta para saymaktan başka işi olmayanlar sefa sürüyor.
Ekmek parası için çalıştığı işinde iş cinayeti sonucu ölüyor yüzlerce işçi her ay ama oturduğu koltuk gereği görevi bu cinayetleri engellemek olanlar kılını bile kıpırdatmıyor. Ve yine de oturuyorlar o koltuklarda ve hatta ödüllendiriliyorlar pek çok kere.
Küçücük çocuklar, daha gelişmemiş bedenleriyle çalışıyorlar büyüklerin bile yapmak istemediği işlerde, cansız vücutları kıyılara vuruyor, bedenleri çirkinliklere alet oluyor.
Ve dünyanın daha bin bir türlü hali var…
Biz işçiler için bunları anlamak çok zor. Günde 12-14 saat çalışırken, “ayın sonunu nasıl getireceğim?” diye her an hesap yaparken, savaştan, zulümden kaçarken bütün bunların neden olduğunu tek başına anlamak çok zor.
İşte UİD-DER işçilere 10 yıldır durmadan, yılmadan bu dünyanın hallerini anlatıyor, dünyanın işçiler emekçiler için neden bu kadar zulüm dolu olduğunu açıklıyor. Bir tek anlatmakla kalmıyor. Bu dünyanın nasıl değişeceğinin yolunu da gösteriyor. Biz işçileri birleştiriyor. Gözlerimizdeki bağı çözüyor. Aramızdaki ayrımları yıkıyor.
UİD-DER’de işçiler kapitalizmin kollarına, zihinlerine, yüreklerine vurduğu zincirleri bir bir kırıyor. Ve UİD-DER sabırla yürümeye devam ediyor dünya işçi sınıfının zincirlerini parçalayacağı günler için.
Yaşasın İşçilerin Uluslararası Mücadele Birliği, Yaşasın UİD-DER!
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Bize Yokluk, Milletvekillerine Bolluk
- Bandın Hızı mı İşçilerin Birliği mi?
- Tarım İşçileri, Devrilen Traktörler, Market Rafları
- Yoğun Bakım Tavanı Çöktü, Kaza Değil Cinayet!
- Bu Düzen İnsana da Canlılara da Değer Vermez
- Bir Kuş Konar, Bir Kuş Yer…
- Bu Kadarı Olmaz Demeyelim!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Tatili Bile Çok Görüyorlar Bize
- Dönme Dolap Gibiyiz
- Medyanın Gösterdikleri mi, Yaşadığımız Gerçekler mi?
- Duymadıysan Öğren, Unuttuysan Hatırla!
- Telefona Yansıyan Çaresizlik: Asıl Çözüm Nerede?
- Eğitimde Kemer Sıkılamaz
- İsraftan Tasarruf Edilir, Sağlıktan Değil!
- Patronlar Gençliğimize Göz Dikmiş Durumda
- Sınıf Sendikacısı Olmak
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Özel Okul Patronlarının Yalanlarına Cevabımızdır
Son Eklenenler
- Sene 1950, ABD emperyalizmi kendi çıkarları doğrultusunda Kore’ye müdahale ederek 3 yıl sürecek bir vahşeti başlatmıştı. Bu katliama suç ortağı arayan ABD’nin çağrısına koşan ülkelerden biri de Türkiye’ydi. Türkiyeli egemenler NATO’ya alınmak için...
- Kapitalizm doğduğumuz andan itibaren biz gençlere bir rol biçiyor. Okullar bizleri bu sistem içerisinde yaşamaya hazırlıyor. Boyun eğmeyi, isyan etmemeyi, susmayı öğretiyor. İlkokuldan itibaren farklı yetenek ve becerilere sahip olduğumuz halde aynı...
- Antep 5. Organize Sanayi Bölgesinde direnişteki Akcanlar Tekstil işçileri kent meydanından seslendi. Dev-Sağlık İş Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde eylem yaptı. 9 işçinin toprak altında kalarak hayatını kaybettiği Anagold Madencilik’te...
- İnsan doğup büyüdüğü toprakları, kültürünü benimsediği ülkesini kolay kolay bırakıp başka ülkeye gitmek istemez. 40 yıl önce Almanya’ya göç etmiş emekçilere sorun, Türkiye’ye dönmek istediklerini, kendi topraklarında ölmek istediklerini söylerler....
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Mersen Sanayi Ürünleri fabrikasında çalışan işçiler sendikalaşma mücadelesi yürüttüler ve Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 Nolu Şubede örgütlendiler. İşçilerin Mersen yönetiminin sendika ve toplu sözleşme...
- Her işyerinde aslında benzer sıkıntılarla karşı karşıya kalırız. Ücret sıkıntıları, mobbing, işten atma saldırısı, işçi sağlığı ve güvenliği eksikleri gibi say say bitiremeyeceğimiz birçok sıkıntılar yumağı… Ben de bu sıkıntılardan birine değinmek...
- Liseli bir genç, büyük bir markette sözleşmeli kasiyer olarak çalışan annesinden kendisine yeni telefon almasını ister. Fakat anne sözünü tutamaz. Anne-oğul arasında kavgalar başlar. Hepimiz için tanıdık olan bu hikâye Güney Kore yapımı Cart...
- Her ay SGK primi ödememize rağmen bir sağlık kurumuna adım attığımız andan itibaren muayene, tıbbi malzeme, ilaç, reçete adı altında SGK’ya ekstra katılım payı ödüyoruz. Özel hastanelere gittiğimizde ise bunlara ek olarak oldukça fazla miktarda para...
- Bir fabrikada seri üretim hattında çalışıyorum. Ortalama 2 dakikada bir koli doldurup banda atıyoruz. Bant üzerinde ilerleyen koliler hattın sonunda alınıp paletlere diziliyor. İşe ilk girdiğim yıllarda makinelerin hızına entegre olan bant sorunsuz...
- Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu Türk-İş, 20 Ağustosta Türkiye genelinde bölge temsilcilikleri önünde ve kent meydanlarında kitlesel basın açıklamaları gerçekleştirdi. Basın açıklamalarına Türk-İş’e bağlı sendikaların yöneticileri ve üyesi...
- Antep’te Akcanlar Tekstil’de vergi kesintileri ve 7’li vardiya sistemine geçilmesi nedeniyle 17 Ağustosta iş bırakan işçilerin direnişi sürüyor. CarrefourSA’nın İstanbul Esenyurt’ta bulunan deposunda 12 Ağustosta başlayan direniş devam ediyor....
- KESK ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa ve Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte “Sefalete Teslim Olmayacağız!” eylemleri gerçekleştirildi. Ankara ve İstanbul’daki...
- Siyasi iktidarın vergi politikası doğrudan emekçileri hedef alıyor. Hemen her şeye yapılan fahiş zamlar yetmiyormuş gibi bir de durmaksızın vergi ödemek zorunda bırakılıyoruz. Açlık sınırındaki ücretlerle geçim mücadelesi verenleri vergi rekortmeni...