Buradasınız
“Bozuk Para Meselesi”
Gazi Mahallesi’nden bir kadın işçi
Büyük sermaye medyası, burjuvazinin her derdini kendisine dert etmekten ve derman aramaktan geri durmuyor. Milliyet gazetesinde köşeyi tutmuş ekonomi yazarlarından Güngör Uras beyefendi, güzide sanayi(yi)cilerimizin bir sorununa daha parmak basıyor. Bir sanayi(yi)cimiz dert yanıyormuş: “İşçilerimin maaşı için bankadan gelen paranın hemen tamamı 100 YTL’lik. Zaten ayda 500 YTL ödeme yapabiliyoruz. Mesaisinin karşılığı olarak eline 5 adet kâğıt parçası geçince morali bozuluyor.” Eksik olmasınlar patronlarımız bizim “moralimiz”le pek alâkadardırlar. Maazallah “morali bozulursa” performansı düşer, olay çıkarır, hatta örgütlenir bu ayaktakımı… Ver eline 50 tane 10’luk veya 500 tane 1 YTL’lik, sayarken oyalansın, morali düzelsin!
Hükümetler de patronlara hakikaten çok yanlış yapıyorlar! Patronlar paracıklarını rahat saysın, milyonlarca YTL’lik nakit para sevkiyatları kolay olsun diye 100’lük banknot basıyorlar ama işçilerine maaş ödesinler diye bozuk para basmayı ihmal ediyorlar. Hükümet derhal duruma el koysun ve patronları her aybaşı sıkıntıya sokan bu sorunu çözüversin. Bozuk para basmak daha zor ve maliyetli iş ama olsun. Patron örgütleri hükümete bunca destek sunarken, maaş ödemek için bozuk parası çıkışmayan patronlarımız için bu kadarcık fedakârlığı da çok görmesin hükümet.
İşçisinin güya moralini düşünen ama işçisine ayda ancak “500 YTL ödeme yapabilen” sanayici beyefendilere ve onların dertlerine derman arayan köşe yazarlarına şu “ayaktakımının” canını sıkan başka şeyler olduğunu da hatırlatalım. Kiralar almış başını gidiyor, işsizlik her geçen gün artıyor, iş güvencesi yok, çalışma koşulları giderek ağırlaşıyor, iş cinayetleri tam gaz devam ediyor, gıda fiyatları son bir yılda neredeyse ikiye katlandı, 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 2000 YTL’yi geçti, SSGSS yasalaştı, emeklilik iyice yalan oldu, kıdem tazminatları da güme ha gitti ha gidecek.
İşte bu ahval ve şerait içerisinde, en başta gelen vazife, derhal bozuk para basarak işçinin moralini yükseltmektir!
Ya bir de 500 YTL’lik banknotlar çıkarsa ne olacak? Bir ay çalışmaya bir kağıt parçası… Sen yine de fazla dert etme patron! Biz bozdurur bozdurur harcarız!
“Kalitemiz Vizyonumuzdur!”
- İşçi Sınıfının Yareni Kim?
- Kapıldığımız Trendler ve Gerçek Sorunlarımız
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...