Buradasınız
1 Mayıs’ta UİD-DER’le Alanlara!

İşçiler, emekçiler, kardeşler
İşçi sınıfının uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs’a yaklaşıyoruz. Sermaye sınıfının tüm baskı ve karalamalarına karşın, 1 Mayıs biz işçilerin sınıfsız, sömürüsüz, barış ve özgürlük dolu bir dünya kurma mücadelesinin sembolü olmaya devam ediyor. 1886 yılında Amerikalı sınıf kardeşlerimizden bize miras kalan 1 Mayıs mücadele bayrağını, bu yıl da, alanlarda hep birlikte, tüm coşkumuzla dalgalandıralım. 2008 1 Mayıs’ında UİD-DER’le birlikte, haksız ve emperyalist savaşlara, kapitalist sömürüye, açlığa, işsizliğe ve baskılara karşı sınıfımızın sloganlarını haykıralım.
Sermaye azgınca saldırıyor
Kardeşler, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sermaye sınıfı, işçi sınıfının kazanılmış haklarına saldırıyor ve örgütlenmesinin önüne binbir engel çıkarıyor. 2008’in daha ilk günlerinden başlayarak sermaye düzeninin dört koldan saldırılarıyla karşı karşıya kaldık. İstihdam paketi ve sosyal güvenlik yasalarıyla emeklilik, sağlık, eğitim hakkımıza yeni saldırılar başlatıldı. İğneden ipliğe her şeye zam yapıldı, ek vergiler çıkartıldı. Bunun karşısında, gündüz gece suyumuz sıkılana dek çalıştığımız halde asgari ücrete günlük 50 kuruş zam yapıldı. Başta tersane bölgesindeki işçiler olmak üzere, metal, tekstil, inşaat, yol, deri ve diğer sektörlerde çalışan işçi kardeşlerimizin onlarcası iş cinayetlerine kurban gitti. Esnek çalışma, taşeronlaştırma ve sendikasızlaştırma saldırısı devam ediyor. İşsizlik ve enflasyon arttı.
Fakat bütün bu gerçekliğe rağmen, başta AKP hükümeti olmak üzere sermayenin tüm temsilcileri, “ekonomi tıkırında, milli gelir 7 bin doları aştı, işsizlik azaldı, hastane derdi bitti” diyerek gözlerimizin içine baka baka yalan söylemeye devam ediyorlar. Haklarımıza, emeğimize, alınterimize ve geleceğimize göz koyan bu bir avuç sömürücü sınıf zenginlik içinde yaşıyor. Onların payına zenginlik düşerken, bizlerin payına sefalet düşüyor.
Emperyalist savaş cehennemi dünyayı sarıyor
Kardeşler, sermaye işçi sınıfına azgınca saldırırken bir yandan da tüm dünya hızla uçuruma sürükleniyor. Sömürü düzeni ve sermayenin kâr hırsı, dünyamızı geri dönüşü olmayan bir savaş cehennemine soktu. Gözünü kâr hırsı bürümüş emperyalist tekeller dünyayı yeniden paylaşmaya başladılar. Dünyaya özgürlük vaat eden ABD, Ortadoğu halklarının tepesine bombalar yağdırıyor. Afganistan, Lübnan ve Irak’ta 1 milyonun üstünde kadın, erkek ve çocuk acımazsızca katledildi. Dünya devletleri arasında çılgınca bir silahlanma yarışı sürüyor. İnsanlığı yok oluşa götürecek felâketler misliyle artıyor ve tehlike büyüyor.
Haksız ve emperyalist savaşların, katliamların, soykırımların, din ve mezhep çatışmalarının sebebi kapitalist düzendir. Yaşadığımız topraklarda da kardeş Kürt halkına karşı yıllardır haksız bir savaş yürütülüyor. Kürt halkı yıllardır eziliyor, varlığı inkâr ediliyor, kimliği tanınmıyor ve en demokratik talepleri bile karşılanmıyor. Türk işçi ve emekçiler milliyetçi ve şovenist politikalarla Kürt halkına düşman edilmeye çalışılıyor.
Sınıfını bil, safa gel!
Kardeşler, dertlerimizin son bulmasını istiyorsak tek çaresi var. Sınıfımızı bilip safımızı ona göre seçmek ve örgütlü şekilde mücadele vermek. Hiçbir güç işçi sınıfının örgütlü mücadelesinin karşısında duramaz. İşte UİD-DER de işçi sınıfının bu mücadelesine katkıda bulunmak için kuruldu ve seni de çalışmalarına katılmaya davet ediyor.
1 Mayıs’ta sesimizi tüm dünya işçilerinin sesine katalım. Emperyalist ve haksız savaşlara, milliyetçiliğe, ırkçılığa ve faşist saldırganlığa karşı meydanlarda tek vücut olalım. Sınıfımızın taleplerini yükseltelim, savaşlara ortak olan sömürücüler sınıfına karşı duralım. İşçi sınıfının bu uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele gününde sen de sesini UİD-DER’e kat, birlikte haykıralım!
İşsizliğe, Yoksulluğa, Kapitalist Sömürüye, Haksız Savaşlara,
Milliyetçi-Faşist Saldırganlığa DUR demek için UİD-DER’le 1 Mayıs’a!
Yaşasın 1 Mayıs! Biji Yek Gulan!
İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışmasını Büyütelim!
Sınıfsız, Sömürüsüz, Özgürlük ve Barış Dolu Bir Dünya İçin: Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin!
İŞÇİ DAYANIŞMASI’ndan Merhaba!
- Sömürü ve Zorbalığa Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- 6 Şubat Depremlerinin Birinci Yılı: Asrın Kötülüğünü Unutma, Unutturma!
- Gazze’de Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Filistin ve Ortadoğu’da Yangın Büyüyor
- Oylar Emek ve Özgürlük İttifakı Partilerine!
- Ülkeyi Enkaz Yığınına Çeviren Yağmacı Düzene Artık Yeter!
- İşçi Sınıfı 1 Mayıs’ta Asrın Kötülüğüne ve Yağmacı Enkaz Düzenine “Artık Yeter” Diyecek!
- Felaket Göz Göre Göre Geldi: Depremzedeler İçin Tüm Olanaklar Seferber Edilsin!
- Asgari Ücret Görüşmeleri Algı Oyunlarıyla Başladı
- UİD-DER Kadın Komitesi: Kadına Yönelik Şiddetin Kaynağı Kapitalizmdir!
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı!
- UİD-DER Kadın Komitesi: 1 Mayıs’ta Birlik, Dayanışma ve Coşkumuzla UİD-DER Kortejinde Buluşalım!
- Birlik ve Dayanışma İçinde 1 Mayıs’a!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...