Buradasınız
UİD-DER Kadın Komitesi: Kadına Yönelik Şiddetin Kaynağı Kapitalizmdir!
Yirmi birinci yüzyılın dünyasında yaşıyoruz. Yaşadığımız çağ insanlığın tek bir dünya toplumu haline geldiği, bilim ve teknolojinin gelişkinliği sayesinde üretimin tüm insanlığın ortak çıkarları doğrultusunda örgütlenebileceği bir çağdır. Dünyada eşitlik, bolluk ve özgürlük içinde yaşayabilmemizin nesnel olanaklarının olduğu bir çağdır. Fakat milyarlarca işçi, emekçi olarak hâlâ sömürünün, savaşların, içinden çıkılmaz toplumsal sorunların cenderesinde acı çekmeye devam ediyoruz. Kadına yönelik şiddet de bu ağır toplumsal sorunlardan biri ve bu nedenle 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü diye bir gün var! Emekçi kadınlar olarak aşağılanmadığımız, şiddet görmediğimiz, emeğimizin değersizleştirilmediği, kimliğimizin, varlığımızın, fikirlerimizin, taleplerimizin yok sayılmadığı bir toplumda yaşamak istiyoruz. Nefes almak istiyoruz, özgürlük istiyoruz. Ama nefes alamıyor, ağır sorunlar altında adeta boğuluyoruz. Neden?
Çünkü dünyamızda hüküm süren kapitalist düzen paranın her şeyin önüne konulduğu, insanın insana kul köle edildiği bir düzendir. Bir avuç kapitalistin kendi çıkarları uğruna işçi sınıfını milliyetçilikle, ayrımcılıkla, önyargılarla zehirlediği bir düzendir. Bu düzen ancak işçi sınıfını bölüp parçalayarak, her türlü eşitsizliği, ayrımcılığı körükleyerek, erkek egemen zihniyeti güçlendirerek ayakta kalabilir. İnsanlığın boğuştuğu tüm sorunların, her türlü kötülüğün ve şiddetin kaynağı da kadına yönelik şiddetin, ayrımcılığın, aşağılamanın kaynağı da kapitalizmdir. Kapitalizm yıkılmadan şiddetin son bulması mümkün değildir.
Öte yandan Türkiye’de siyasi iktidar durumu daha da vahim hale getiriyor, kadın cinayetlerinin, kadına yönelik şiddetin daha da artmasına neden oluyor. Bu iktidar kadınların temel haklarını tırpanlamaya, yok etmeye çalışıyor. Kadınla erkeğin asla eşit olmadığını, olamayacağını, kadının ancak anne ve eş olarak kıymeti olduğunu ileri sürüyor. Kadının fıtratında boyun eğmek ve yönetilmek olduğunu söylüyor. Kadına yönelik şiddeti azaltacak uluslararası sözleşmeleri “aile yapımıza, ahlâk anlayışımıza ters” diyerek ortadan kaldırıyor. Şiddet karşısında koruma isteyen kadınlar evlerine geri gönderiliyor. Kadın katillerine mahkemelerde “iyi hâl” indirimleri uygulanıyor. Bu zihniyet kadın düşmanlığını körüklüyor, kadına yönelik şiddeti normalleştiriyor, sıradanlaştırıyor, yaygınlaştırıyor. Öyle ki Türkiye, OECD ülkeleri arasında kadına yönelik şiddetin en fazla olduğu ülkedir. 2022 yılının ilk 10 ayında en az 280 kadın cinayeti gerçekleşmiştir.
Bu ortamı yaratan, bu zihniyeti güçlendiren ve emekçi kadınların yaşamını cehenneme çeviren siyasi iktidar utanmadan “aileyi korumak” için kanun çıkaracağını söylüyor, çocukları, gençleri koruyup kadını güçlendirmekten bahsediyor. Ama UİD-DER dâhil emek örgütleri “tüm okullarda bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek” kampanyası başlattığında ve muhalefet partileri bunun için Mecliste önerge verdiğinde AKP-MHP’nin engeliyle karşılaşıyor. Rejim, toplumu korkutup sindirecek kaotik politikaları bir kez daha devreye sokuyor. Çok açık ki koruyacakları tek şey kendi iktidarlarıdır, emekçi kadınların yakıcı sorunları zerre kadar umurlarında değildir!
İşte tüm bu nedenlerle kadına yönelik şiddete karşı mücadele, kapitalizme karşı mücadeleden ve bununla birlikte iktidarın kadın düşmanı politikalarına karşı mücadeleden ayrı düşünülemez. İşçi sınıfının kadın ve erkekleri bu politikalara karşı aynı safta yer almalı, dayanışma içinde olmalıdır. Kapitalist sömürüye ve zorba tek adam rejimlerine karşı birlikte mücadele ettiğimizde kadınlar zincirlerini kırarak özgürleşir, erkek işçi kardeşlerimizin önyargıları, cinsiyet ayrımcı tutumları ortadan kalkar, sınıf dayanışması büyür, işçi sınıfının mücadelesi güçlenir. Kadına yönelik şiddetin ve her türlü kötülüğün kaynağı olan kapitalizm ancak bu yolla yıkılabilir. Sömürünün, şiddetin eşitsizliğin olmadığı, barış, özgürlük, mutluluk dolu bir dünya ancak bu yolla kurulabilir.
İşçi Dayanışması 176. Sayı Çıktı!
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim! Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım!
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- 6 Şubat Depremlerinin Birinci Yılı: Asrın Kötülüğünü Unutma, Unutturma!
- Gazze’de Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Filistin ve Ortadoğu’da Yangın Büyüyor
- Oylar Emek ve Özgürlük İttifakı Partilerine!
- Ülkeyi Enkaz Yığınına Çeviren Yağmacı Düzene Artık Yeter!
- İşçi Sınıfı 1 Mayıs’ta Asrın Kötülüğüne ve Yağmacı Enkaz Düzenine “Artık Yeter” Diyecek!
- Felaket Göz Göre Göre Geldi: Depremzedeler İçin Tüm Olanaklar Seferber Edilsin!
- Asgari Ücret Görüşmeleri Algı Oyunlarıyla Başladı
- UİD-DER Kadın Komitesi: Kadına Yönelik Şiddetin Kaynağı Kapitalizmdir!
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı!
- UİD-DER Kadın Komitesi: 1 Mayıs’ta Birlik, Dayanışma ve Coşkumuzla UİD-DER Kortejinde Buluşalım!
- Birlik ve Dayanışma İçinde 1 Mayıs’a!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Emeğin Mücadelesi Emekçi Kadınlarla Büyüyor!
- Asgari Ücret Dört Kişilik Ailenin İhtiyaçlarına Göre Hesaplansın!
- Geleceğini Arayan Gençlik: Yarınlar İçin Mücadele Edelim!
Son Eklenenler
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...