8 Mart’a Girerken

Bugün 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü. Kapitalist sistemde aşağılanan, horlanan, hep çıkar için kullanılan biz kadın işçilerin günü. Kapitalist sistemde işçi sınıfı olarak kadınıyla erkeğiyle eziliyoruz. Biz kadınlar bu ezilmişlikten nasibimizi erkeklerden bir kat daha fazla alıyoruz.

Bu sistemde patronlar sınıfı üretimi insanların ihtiyacı için değil kâr için yaptırıyor ve şampuan, araba, giyecek, yiyecek gibi bir sürü malın reklâmını yaparken biz kadınları kullanıyor. Sanki satılan biziz ya da onları kullanacak olan sadece kadınlarmış gibi. Erkek egemen toplumunda yaşadığımız için babamız, kardeşimiz, oğullarımız, eşimiz sanki onların hizmetçisiymişiz gibi davranıyorlar bize. Aile içinde kadının konuşma hakkı bile yok. Oysa bu sistemde eve en çok emeği geçen, evin yükü sırtına yüklenen kadınlar. Bir işçi evinde kadın da erkek de çalışmasına rağmen evdeki bütün işi kadınlar yapıyor.

Dünyadaki her şeyi kadınıyla erkeğiyle işçi sınıfı olarak üretiyoruz. Patronlar sınıfı 8 Mart’ı emekçi kelimesini çıkarıp sadece “kadınlar günü” olarak göstermeye çalışsa da çabası boşuna. Ezenle ezilen kadın arasında dağlar kadar fark var. Bizler; Koçlar-Sabancılar gibi patronlar sınıfının kadınlarıyla asla aynı olamayız, ben olmak da istemem. Herkes safını bilsin. O kadınlar bizleri sınıf kardeşimiz olan erkeklerden daha çok eziyorlar. Patronlar sınıfı ne kadar uğraşırsa uğraşsın sınıf mücadelesine katılan bizim gibi kadınlar olduğu sürece, 8 Mart, Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanacak, hem de sınıf mücadelesinde kadınlar çoğalarak.

Onlar ne söylerse söylesin 8 Mart emekçi kadınların kapitalist sisteme, erkek egemenliğine, çifte ezilmişliğe ve çifte sömürüye karşı seslerini yükselttikleri bir başkaldırı günüdür. Tarihimize baktığımızda grevlerde, direnişlerde, işgallerde kadınlar hep sınıf kardeşleriyle omuz omuza mücadele etmiştir, etmeye de devam ediyor. Bu topraklarda yaşanmış mücadelelerde hep ön saflarda yerini alan kadınlar var. 15-16 Haziran’da, 1989 bahar eylemlerinde polisle çatışan, panzerleri aşan bizim sınıfımızın kadınları. Biz emekçi kadınların örnek alması gereken kadınlar bu kadınlardır. Biz kadınlar ancak sınıfsal bir mücadeleye katıldığımızda özgürlüğe giden yoldan yürüyebiliriz ve ancak kadınıyla erkeğiyle mücadele edip bu sistemi yıktığımızda özgürleşebiliriz. Yapmamız gereken, yaşanası bir dünya yaratmak için sınıf mücadelesine katılmak. Bugün biz kadınların erkeklerden daha çok mücadele etmesi gerekiyor. Ezilmek, horlanmak, aşağılanmak istemeyen, insan gibi yaşamak isteyen herkesin bir an önce mücadeledeki yerini alması gerekir.