Buradasınız
Bayramda Dostlarımızla Bir Araya Geldik
Söğütlüçeşme Mahallesinden bir kadın işçi
İşçilerin birliğini ilmek ilmek örmeye devam eden UİD-DER, bayramda da, bayramlaşmak üzere işçileri biraraya getirdi. 11 Eylül Cumartesi günü Sefaköy temsilciliğinde matbaa, tekstil, deri, eğitim, sağlık, inşaat işçileri bir araya geldi. Haksız yere işten atılan ve hakkını arayan Brillant işçileri, direnişlerinin 130. gününde olan UPS işçileri ve geleceğin işçileri olan öğrencilerimiz de aramızdaydı. Kendi ellerimizle hazırladığımız yemeklerimizden güzel bir sofra kuruldu, hep birlikte yemeklerimizi yedik. Bu güzel sofrayı yine hep birlikte topladıktan sonra UİD-DER’in yapmış olduğu etkinlikleri gösteren sinevizyon gösterisini izledik. UİD-DER’in sınıf mücadelesindeki çizgisini bilenler büyük bir gurur ve mutlulukla izlerken, aramıza yeni katılan kardeşlerimiz şaşkınlık ve heyecanla izledi. Derneğimizin şiir-müzik kolunun hazırlamış olduğu bölümde kimi zaman hüzünlendik, kimi zaman coştuk. Bazen bu düzende bize insanca yaşamayı bile reva görmeyenleri düşündük, öfkelendik. Ama etkinlik boyunca, hep bir ağızdan şarkılara eşlik etmenin ve hep birlikte tempo tutmanın mutluluğunu yaşadık. Ara ara sunucu arkadaş neleri yarattığımızı ve karşılığında nasıl bir hayat yaşadığımıza da değindi. Yaptığı konuşmalarda 1980’de yaşanan darbeyi de kısaca şöyle anlattı: “Bugün 11 Eylül, yani yarın 12 Eylül darbesinin 30. yılı olacak ve hâlâ darbecilerden hesap sorulmadı. 12 Eylül darbesi bizlere sağ-sol davası, Alevî-Sünnî çatışması vardı diye anlatıldı. Oysa 12 Eylül darbesi yükselen sınıf mücadelesini bastırmak, var olan örgütlülüğü dağıtmak için yapıldı. Eğer sağ-sol davası, mezhep çatışması olsaydı, işçi sınıfının dernekleri, mücadeleci sendikaları kapatılmazdı. Bu darbe direkt işçi sınıfına yapıldı ve hesabını da ancak işçi sınıfı sorabilir. Darbenin hesabının sorulması bizler için bir görevdir ve bu görev bizi beklemektedir.”
Pek çok etkinliğimizde olduğu gibi sınıf kürsüsü yine işçilerin birlik özlemini haykırdı.
UPS direnişçisi: Bizi işten çıkarırken iş daralması olduğunu, onun için çıkarıldığımızı söylediler. Bugün biz direnişteyiz, çalışmak için işçi getiriyorlar. Gelen işçileri çalıştırmamak için biz polisle çatışıyoruz. Arkadaşlığın en güzelini, en sağlamını direniş alanında gördüm. Belki dayak yedim, işsiz kaldım. Yine de direnişte olmak, hakkını aramak güzel.
Hakkını arayan Brillant işçisi, söz alan UPS işçisi İbrahim abiye sordu: Neden sendikalı olmaya ihtiyaç duydunuz?
İbrahim abi: İnsanca yaşamak, daha iyi ücret almak, hakkımızı aramak için sendikalı olduk.
Hakkını arayan Brillant işçisi: İşten çıkarıldığımı söylediklerinde işyerinden çıkmadım. Beni zorla çıkardılar. Polis geldi beni karakola götürdü. Ben bu yaşadıklarımız sayesinde işçilerin birbirinden kopamadığını gördüm. Kapıda dövizlerle beklerken, basın açıklamaları yaparken, bütün baskılara rağmen yanımızda oluyorlar. Patronlar geleceğimize, ekmeğimize, soframıza göz dikmiş durumda. Bunların karşısında sessiz mi olalım? Biz işçiler birbirimize göbekten bağlıyız, inanıyorum birlikte kurtulacağız!
Deri işçisi: Brillant’ta yaşananları Kıraç da konuşuyor. UPS’nin uluslararası destek gördüğünü herkese anlatmak gerekiyor. Biz buralara fabrikanın duvarından atlayarak kaçıyoruz. Bunları desteklemek gerekiyor. Biz 3 kişi olduğumuz için atlayarak kaçıyoruz, herkes olsa duvardan atlamaz yıkar geçeriz.
İşten atılan Brillant işçisinin kardeşi: Ben de gidip onlara katılmak istiyorum, herkes onların yanında olmak istiyor ama sadece cesaret yok.
UPS direnişçisi Hüseyin abinin kızı: Bir de aile tarafından bakmak gerekiyor. Babam bizi arayıp “sendikaya üye olayım mı” dedi. Biz de “tabii ki ol, çalıştığın koşullar kötü, zaten aldığın 500 lira maaş. İşten çıkarılsan bile bundan kötüsü olmaz” dedik. Herkese teşekkürler.
Sağlık işçisi: 12 Eylül’e tek başıma meydan okuyamam ama UİD-DER’le olur. Burası benim için çok değerli. Bizler her sektörden işçiler olarak UİD-DER sayesinde bir aile olduk.
Temizlik işçisi: Pazarları normalde tatil günümüz, ama işe gitmezsek hemen çıkışımız veriliyor. Güvenlikçi arkadaşlardan biri pazar işe gelmemişti hemen çıkışını verdiler. Bizim orda sigortasız işçi çalıştırılıyor. İşsizlikten korkan, çaresiz işçiler de buna razı oluyor.
Mermer işçisi: Bundan önce Kadir sürekli çalışan, para kazanan bir insandı. Babamla sürekli kavga ediyorduk. İşe gitmediğimde 24 saatim bilgisayar başında geçiyordu. Burada tanıştığım insanın bir el sıkışı vardı. Bütün dertlerimi bir anda anlatmaya başladım. Buradaki samimiyeti hiçbir yerde görmedim. İşten kovulduğumda ne yapacağımı burada öğrendim. Buraya geldim rahatladım.
UPS direnişçisi Olgun: Yüzünü hiç görmediğimiz insanlar, bizim için iş durdurma eylemi yaptı. UİD-DER’de öğretilenleri bu direniş sayesinde daha iyi kavradım. Biz yalnız değiliz, bunu anladım. Siz de herkese anlatın. Ben bu direnişi sahiplendiysem bu UİD-DER sayesindedir. Burayla tanışmadan önce ücretini bile istemeye utanan, korkan bir işçiydim. Bugünse direnişteyim.
İşsiz bir metal işçisi: Patronlara 5 kuruşumuzu bile bırakmamalıyız. Ben inanıyorum ki bizler hakkımızı alacağız. Patronların yakasına yapışacağız. İşçilerin koşulları her yerde aynı. Bunları değiştirmek için birlikte hareket etmeliyiz.
Daha sonra Nazım Ustanın Nikbinlik şiirini okudu. Ardından hep birlikte şarkısını söyledik.
“Güzel günler göreceğiz çocuklar, motorları maviliklere süreceğiz.
Çocuklar inanın, inanın çocuklar! Güzel günler göreceğiz güneşli günler…”
Verilen aralarda yapılan sohbetlerde, herkesin burada olduğu için ne kadar mutlu olduğu anlaşılıyordu. Zamanı durdurmak elimizde olsa herkes saatini geri alırdı. Bayram vesilesi ile toplandık, hep birlikte şeker tadında bir gün yaşadık. Sıra halaylarımıza geldiğinde, el ele omuz omuza kocaman bir halka olduk.
- UİD-DER Mersin’de 1 Mayıs Etkinliği Düzenledi
- UİD-DER’de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” Etkinlikleri
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- “Ben Rosa Luxemburg” Oyunu İşçilerle Buluştu
- UİD-DER’in Coşkulu 1 Mayıs Etkinlikleri Devam Ediyor
- UİD-DER’den Coşkulu Etkinlik: 1 Mayıs’ta ve 14 Mayıs’ta Değişim İrademizi Gösterelim!
- Rosa Luxemburg: İnsanlığın Büyük Davasına Adanmış Bir Ömür, Yaşam Dolu Cesur Bir Yürek!
- Bu Heyecan Farklı Bir Heyecan
- Heyecan ve Duygu Dolu Bir Film Şeridiydi
- İşçi Sınıfının Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Gerçeğin Işığını Taşıyanlara Selam Olsun!
- Ekim’in İzinde: Yeni Bir Dünyaya Mecburuz
- The Strike/Grev Resmi Bana Üniversitedeki Eğitim Seviyesini Hatırlattı
- Geçmişe ve Bugüne UİD-DER’le Bakmak
- 50. Yılında Geleneğimiz UİD-DER İle Sürüyor!
- “Şiirlerle Fotoğraflarla İşçi Sınıfının Tarihini Bizlere Aktaran UİD-DER’e Teşekkür Ederim”
- Tarih Bizim Rehberimizdir
- Sınıf Penceresinden Gerçekleri Öğreniyoruz
- İşçi Sınıfının Çocukları UİD-DER’le Daha Mutlu!
Son Eklenenler
- Anadolu yoksullarının romancısı Yaşar Kemal, İnce Memed romanında “Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir” der. Bu durum sadece tek tek insanlar için değil toplumlar için de...
- Bir grup öğretmen olarak “kamuda tasarruf tedbirlerine” yani iktidarın yeni kemer sıkma politikasına dair düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Şunu baştan belirtelim: Eğitime dair sorunlar elbette kemeri sıkmadan önce de vardı ama kemer sıkma...
- 20 Haziranda Diyarbakır ve Mardin’de çıkan yangınlarda 14 kişi hayatını kaybetti, 78 kişi yaralandı. Çok sayıda hayvan ve geniş tarım alanları da yangın nedeniyle zarar gördü. Diyarbakır Veteriner Hekimler Odası 600’e yakın koyunun can verdiğini 214...
- Hatay’ın Payas ilçesinde Özçelik-İş’in örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda grev başladı. TİS sürecinde sendikanın yüzde 130 ücret zammı talebine karşılık işverenin...
- Çok erken kalkardı babam. Küçük bir radyosu vardı. Bizler onun uyandığını, dinlediği türkülerden anlardık. Bizler de uyanır, babamla birlikte çay içerdik. Kahvaltısını yaparken, derslerimizi sorar, mutlaka bir de hikâye anlatırdı bizlere: “Çocuklar...
- Çalışan annelerin aşırı çalışması, kötü çalışma koşulları ve fiziki yorgunluğu, bebeğin gelişimini daha anne karnındayken etkilemeye başlıyor. Doğum izinlerinin çok kısa olması işçi kadınları son ana kadar çalışmaya ve izni doğum sonrası kullanmaya...
- Tasarrufun kelime anlamını düşündüğümüzde akla ilk gelen israf etmemek oluyor. Tutumlu olmak, kaynakları akıllıca kullanmak gibi anlamları da içeriyor bu sözcük. Fakat gelin görün ki egemenlerin sözlüğünde anlamı çok başka… Onların sözlüğünde “...
- Bugün 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü. Savaşın, çatışmaların, ekolojik krizin, yoksulluğun, şiddetli gelecek kaygısının yarattığı göç ve mültecilik sorunu giderek derinleşiyor. Yüz milyonlarca emekçinin içine çekildiği bir kriz olarak yeni acılara...
- İşçi Dayanışması'nın 159. sayısında yayınladığımız "Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası" yazısını, Zetkin'in ölümünün 91. yılı vesilesiyle bir kez daha yayınlıyoruz.
- Verdikleri mücadelenin sonunda işçilerin sendikal yetkiyi alarak fabrikaya geri dönmesi elbette önemli bir kazanımdır. Fakat sendikalı çalışmanın, işçilerin ihtiyaç duyduğu gerçek örgütlenmenin yerini tutacağını düşünmek doğru değildir. İşçilerin...
- Geçenlerde bir haber okudum. İsveçli bir patrona ülkesinde dolar milyarderlerinin sayısının katlanarak artması sorulunca şöyle cevap vermiş: “Servetimizin iyi sonuçları oluyor, biz istihdam sağlıyoruz. Mesela ben bir dadı, temizlikçi ve bahçıvan...
- 15 Mayısta Çiğli Belediyesi işçileri, 20 Mayısta ise Bayraklı Belediyesi işçileri eylemler gerçekleştirerek işten atmaları ve maaş kesintilerini protesto ettiler. İnceoğulları İnşaat bünyesinde Aydın-Denizli otoyolu inşaatında çalışan 60’a yakın...
- İşçi sınıfının yumruklarını birleştirip bir balyoz gibi burjuvazinin kafasına indirdiği, kapitalist kâr düzeninin egemenlerine “zincirlerimizden başka kaybedecek bir şeyimiz yok” dediği 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 54. yılındayız....