Buradasınız
“Bu Mektubu Kesin Sen Yazdın”
Gebze’den bir metal işçisi

Ben metal sektöründe çalışan bir işçiyim. Fabrikamızda döküm ve çapak alma bölümleri var. Özellikle döküm bölümü çok dumanlı oluyor. Sevkiyat kapıları dumanın dışarı çıkması için ardına kadar açılıyor. Kapılar açılınca özellikle kış aylarında soğuk hava çapak alma bölümünü buzhaneye çeviriyor.
Geçtiğimiz günlerde İşçi Dayanışması bülteni verdiğimiz arkadaşlarımızdan birkaçı bülteni okuduktan sonra soluğu benim yanımda aldılar. Okudukları bir okur mektubunu benim yazdığımı düşünmüşler. Yazıyı benim yazıp yazmadığımı sordular. Oysa bahsettikleri mektubu ben yazmamıştım. Başka bir döküm fabrikasında çalışan bir işçi kardeşim, kendi fabrikasında yaşadıklarını yazıya dökmüştü. Ancak bu arkadaşın yazdıkları ile bizim fabrikada yaşadıklarımız tıpkı birbirinin aynısı gibiydi.
Mektubu yazan arkadaş işyerindeki dumanlı, sıcak ve soğuk durumu bir hava durumu spikeri gibi gerçekten çok güzel bir şekilde anlatmıştı mektubunda. Ben size kısaca arkadaşın yazdığı mektubu özetledim. Gel gelelim arkadaşlarıma mektubu benim yazmadığımı söylesem de, pek oralı olmadılar. “Yok, yok bunu sen yazmışsın aynı bizim fabrikayı anlatıyor bu” diyerek üstelediler. Ben de “ben yazmadım başka bir fabrikadan bir işçi yazmıştır. Döküm işini sadece biz yapmıyoruz. Döküm işinde binlerce işçi çalışıyor” dedim. “Demek ki, arkadaşlar bu sorunlar sadece bizim fabrikada yaşanmıyor. Diğer fabrikalarda da yaşanıyor. Aslına bakıldığında bizim sorunlarımız ortak, bunu İşçi Dayanışması’yla öğrenmiş ve görmüş olduk” diye ekledim. Bu konu üzerine tatlı bir sohbete tutuştuk molamız bitene kadar. Ve şunu bir kez daha anladım ki İşçi Dayanışması bültenimiz işçilerin ortak sorunlarını yazıyor ve ortak çözümler öneriyor.
Evet, biz işçilerin sorunları ortak ve bu sorunları sektör farkı gözetmeksizin bir araya gelerek ve örgütlenerek çözebiliriz. Bir araya gelmediğimizde patronların bizi düşürdüğü durum belli. Güvencesiz çalışma, iş kazaları, meslek hastalıkları bizi bekleyen kötü sonuçlardan birkaçı. Eğer örgütlü olursak kimse işçilerin karşısında duramaz. Sorunlarımız bir bir çözülür. Ne demiş atalarımız; bir elin nesi var iki elin sesi var. Gelin elerimizi UİD-DER’de örgütlenerek birleştirelim ve o sesle dünyayı inletelim.
Yaklaşık 6 Bin Cam İşçisi Grevde
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...