Buradasınız
CHP’nin Çarşaf Açılımı
Ankara’dan bir UİD-DER üyesi
Derneğimizde yapmış olduğumuz basın kolu çalışmasında bu hafta CHP’nin çarşaf açılımı üzerine bir sohbet gerçekleştirdik. Üniversitelerde türbana “hayır” diyen, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi hakkında bu hususta şikâyetlerde bulunan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Kasım ayının son günlerinde beklenmedik biçimde, çarşaflı kadınları partiye üye yapıp rozet takmıştı. Bunun üzerine de hararetli tartışmalar yaşanmıştı. Bizler de gündemimize bu konuyu aldık. Gerek köşe yazarları gerekse de CHP içindeki çoğunluk bu durumun CHP’nin laiklik anlayışıyla çeliştiğini ve parti ilkelerine aykırı olduğunu açıklamıştı. Bu duruma şaşıranların verdiği tepkiyi vermiyoruz bizler. Çünkü biliyoruz ki, burjuva güçler kendi aralarındaki it dalaşının gerektirdiği gibi davranıyorlar ve bir zamanlar ateşli bir şekilde karşı oldukları şeylere günü geldiğinde aynı ateşle sarılabiliyorlar. Tam bir burjuva ikiyüzlülüğüdür yani yaşanan durumlar. Var olan güncel duruma göre gerektiğinde Kürtleri, Alevileri, türbanlıları kullanmaktan geri durmayan burjuva düzen güçleri, işçi sınıfının gündemini de kendi istedikleri şekilde çarpıtabilmektedir.
Örtülü kadınları kıyafetleri nedeniyle aşağılayanların, şimdi “onlar da bu toplumun parçası, onları dışlayamayız” demelerini pişmanlığın dile getirilmesi olarak görmemiz mümkün değildir. Devlet partisi CHP, olsa olsa çok sıkıştığı bu konjonktürde kafaları bulandırarak da olsa kendi önünü açmak istemektedir. Bir yandan da, tüm dünyayı saran krizin etkilerinin işçi sınıfı üzerinde giderek daha baskın bir şekilde hissedildiği günlerde böylesi bir “çarşaf açılımı”nın, işçilerin kendi sorunlarına yoğunlaşmasına engel olma niyetine de hizmet ettiği söylenebilir. Bu açılımın arkasında muhakkak statükocu bürokratik elitin bir planı var ve bizler de gelişmelerle bunu göreceğiz.
Neticede, bizler bilinçli işçiler olarak biliyoruz ki burjuva düzen güçlerinin peşine takılmakla hiçbir sorunumuz çözülmez. Burjuvazinin sağlayamadığı bütün demokratik hakları gerçekten hayata geçirebilecek tek güç işçi sınıfıdır. Bunu da kendi iktidarıyla yapacaktır.
Yunanistan’da Genel Grev ve İsyan
Çok Pilav Yemişti, Ondan Ölmüştür!
- Geçmişten Bugüne Uçurum İnsanları
- Doğru Tarafta, İşçi Sınıfının Safındayım
- Emekçi Kadınlar ve Barış
- Gene Takmışsın Kırmızı Şapkayı, Greve mi Gidiyorsun?”
- “Çöpçü” Demek Hakaret mi?
- Gençlere Örgütlü Mücadele Deneyimi Aktarmak…
- “Kurt Ağladı, Biz de İnandık”
- “Gerekirse Grev de Yap!”
- Sınıfımızın Yaşlılarının Payına Ölüm Düşüyor
- “Sınıfsal Bir Tarafı Var mı?”
- Ana-Baba-Oğul UİD-DER Saflarında Yürüyenlere Selam Olsun
- Bu Kalp Nasıl Atmaya Devam Edecek?
- Egemenlerin Değil, Sınıfımızın Gözüyle Bakalım!
- “Kendini de Beni de Yaktın Celal!”
- Uğruna Mücadele Ettiğimiz Bizimdir
- Grev Çocukları
- “Felsefe Yapma Birader!”
- Şeytanla Dost Olunmaz!
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- “60 Bin Maaşla Çoban Bulunmuyor.” Yersen!
Son Eklenenler
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...