Buradasınız
Ekonomi Büyüyor, İşçiler Ölüyor
Kıraç’tan bir işçi

Mart ayı içinde yine 59 işçi kardeşimiz iş kazaları nedeniyle hayatını kaybetti. Daha yakın bir zamanda Esenyurt Marmara Park AVM inşaatında çalışan 11 işçi patronların kâr hırsı yüzünden naylon çadırlarda yanarak can vermişlerdi. Yapılan incelemede işverenin tüm uyarılara rağmen hiçbir güvenlik önlemi almadığı, işçilerin yanmasına adeta göz yumduğu ortaya çıkmıştı. Olay yerine gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı gerekli soruşturmanın başlatıldığını, sorumlu kimse gerekli müeyyidelerin uygulanacağını söylemekle yetindi. Oysa sorumlu ortada, herhangi bir soruşturmaya bile gerek yok.
Bu örnekte olduğu gibi birçok sektörde patronlar sermayelerini büyütürken en sıradan güvenlik önlemlerini almaya bile gerek görmüyorlar. Ne de olsa hiçbir ciddi yaptırım uygulanmıyor, olsa olsa ufak cezalar veriliyor. Milyarların uçuştuğu bir yerde beş on bin liralık para cezaları patronlar için ne ki?
Şimdi kalkıp Türkiye ekonomisinin yüzde %8,5 büyüyerek Çin’den sonra ikinci büyüyen ekonomi oluşuyla övünmemizi istiyorlar. Bir şeylerin büyüdüğü ortada. Büyüyen patronların sermayesidir. Hem de işçilerin kanını emerek. Büyüyen ekonomide iş kazasında ölen işçilerin kanı bulunuyor, yanarak ölen işçilerin külleri bulunuyor. İşte sermaye canavarı böyle büyüyor. Yalnızca üç kuruşa karın tokluğuna kölece çalıştırıldıkları yetmiyor, her gün onlarca işçi sermayenin kârı için iş cinayetlerini kurban ediliyor. Biz işçiler için bu durum içler acısı.
Ama sınıf tarihimizden biliyoruz ki, işçiler en ağır koşullarda dahi örgütlenerek, mücadele ederek, kölelik koşullarını değiştirmişlerdir. Günde 16 saat çalışan Amerikan işçi sınıfı tüm zor şartlara, patronların ve onların devletinin baskılarına rağmen 8 saatlik işgününü bizlere armağan etmişlerdi. Aynı görev bizleri bekliyor. Bizler de patronların ekonomi büyüyor yalanına kanmayarak, iş cinayetlerine son verilmesi için mücadeleye atılmalıyız. Düşük olan ücretlerimizin yükseltilmesi, iş güvenliği önlemlerinin alınması, iş saatlerinin kısaltılması için mücadele etmeliyiz. İşte bu taleplerimizi haykıracağımız yer işçi sınıfının uluslararası birlik ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’tır. Bu nedenle 1 Mayıs’ta alanlarda tüm coşku ve disiplinimizle taleplerimizi haykıralım.
İşçi Cinayetlerine Son!
Yeni Zamlar, Yeni İtiraflar
İran İşçilerine Destek Sürüyor
- Çocuk İşçilikle Mücadele İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinin Büyümesiyle Mümkün
- 301’i, Soma’yı, O Günden Beri Hiç Unutmadık…
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi, emekçi ve öğrenciler, yaklaşık 22 aydır devam eden İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı durmak, Filistin halkıyla uluslararası dayanışmayı büyütmek ve suç ortağı İngiltere hükümetinin barış eylemlerine yönelik baskılarını...
- Eşimiz, kardeşimiz ya da başka bir yakınımız dayanışmanın öneminin farkında olmayabilir. Eğer biz biliyorsak, bilmeyenlere sabırla öğretelim ve yol gösterelim! Unutmayalım ki işçinin işçiden başka dostu yoktur.
- Sağlık emekçileri, “Eziyet Yönetmeliği” olarak adlandırdıkları, hem sağlık emekçilerinin hem de hastaların hak kaybına uğratıldığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğine karşı 16 Haziran’da İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı. ASM’lere 6...
- Dünya egemenlerinin emperyalist paylaşım savaşlarında ölenlerin net sayısını telgraf telleri bildirmiyor artık. Bugün sosyal medyayla, telefonlarımıza düşen bildirimlerle çok kısa bir sürede alıyoruz dünyanın başka yerlerindeki saldırıların,...
- Amasya’nın Merzifon ilçesinde bulunan, Kristal-İş Sendikasının örgütlü olduğu GM Teknik Cam fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Temmuzda grev başladı. İzBB Belediyesinde işten atılan Belediye-İş Sendikası...
- Türk-İş’e bağlı Sağlık-İş ve KESK’e bağlı SES üyesi sosyal hizmet işçileri, 18 Temmuzda Bahçelievler Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Ek Binası önünde ortak bir basın açıklaması düzenledi. Kamuda yürüyen toplu sözleşme süreçlerine dair gerçekleştirilen...
- Merhaba, ben İstanbul’da bir devlet hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan bir kadın işçiyim. Bilindiği gibi senenin yarısı geride kalmasına rağmen toplu iş sözleşmemiz halâ imzalanmadı. Bu süreçte sendikalar meydanlarda mitingler yaptılar,...
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...