Buradasınız
Ermenek’ten Feryatlar Yükseliyor

28 Ekimde Ermenek’te Has Madencilik Şirketlerine ait maden ocağında çalışan işçiler, yeraltında öğlen yemeklerini yedikleri esnada su baskınıyla karşılaştılar. 18 işçi mahsur kaldı. AKP hükümeti, her zamanki gibi arama kurtarma çalışmalarını umursamadı, devlet ricali son model arabalarla ve bir koruma ordusuyla Ermenek’e gidip boy gösterirken, su çekmek amacıyla doğru düzgün araçlar gönderilmedi. Böylece geciken ve ilkel bir şekilde sürdürülen arama kurtarma çalışmaları bir sonuç vermedi. Günler geçtikten sonra iki işçinin cansız bedenine ulaşıldı. Devam eden çalışmalar sonucunda dün 8 madenciye daha ulaşılırken, halen 8 madenciye ulaşılabilmiş değil.
Dün yer üstüne çıkartılan ve DNA testi yapılan işçilerin isimleri de belli oldu. Bahri Üzer, Hüsnü Çolak, Osman Çoksöyler, Hüseyin Çolak, İsmail Gürses, Uğur İlhan, Mehmet Tokat ve Tezcan Gökçe adlı işçilerin cenazeleri bugün toprağa verildi. Cenazelerin toprağa verilmesi sırasında annelerden, babalardan, eşlerden ve evlatlardan feryatlar yükseldi. “Oğlum yüzme bilmezdi” diyerek yürekleri sızlatan Ayşe teyzenin oğlu Tezcan Gökçe de kaldırılan cenazeler arasında. Kazadan sonra çocuklarına ne diyeceğini şaşıran Osman Çoksöyler’in eşi, biri dört aylık biri beş yaşında iki çocuğuna “babanız arkadaşlarını kurtarmaya gitti” demişti. Ancak çocukların babasının cansız bedeni toprağa verildi ve madencinin eşi ve çocukları büyük bir acıya gark oldular. Ayrıca hem eşini hem de kardeşini kaybeden kadınlar da var.Mehmet Tokal’ın eşi, hem eşinden hem kardeşi Uğur’dan kara haber aldı ve büyük bir acıya boğuldu.
İş kazaları ve iş cinayetleri durmuyor. Üstelik 2014’ün ilk 10 ayında 1500 işçi ölmesine, Soma, Mecidiyeköy ve Ermenek’teki toplu iş cinayetleri meydana gelmiş olmasına rağmen hiçbir önlem alınmamaktadır. Son olarak Antalya’dan bir fabrikadan patlama haberi gelmesi ve bu patlamada 2 işçinin ölüp 13’ünün yaralanması bu gerçeği gözler önüne seriyor. Artık yeter! Tüm işçi kardeşlerimiz artık bu işçi katliamına, bu vurdumduymazlığa, patronların ve AKP’nin kâr hırsına dur demelidir.
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
Son Eklenenler
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde çalışan 213 işçi 21 Mayıs sabahı greve çıktı. Kocaeli Dilovası OSB ve İzmir Çiğli’de üretim yapan DYO Boya fabrikalarında eş zamanlı grev başladı.
- Karabağlar, İzmir’de ikamet ettiğim ilçedir. Mahallelerinin büyük çoğunluğunda işçi ve emekçiler yaşar. Küçük bir kesimse tuzu kuru, küçük burjuvalardan oluşur. Belediye bu zengin semtlere gösterişli hizmetler sunarken, yoksul mahalleler hep ikinci...
- Grevdeki Temel Conta işçileri 22 Mayısta fabrika önünde kitlesel basın açıklaması gerçekleştirerek işverenin grev kırıcı uygulamalarını ve saldırgan tutumunu protesto etti. Eyleme Türk-İş’e bağlı sendikalar, KESK İzmir Şubeler Platformu, Genel-İş...
- Küçük bir işçi çocuğu. Elinde, üstünde “Kreşe Gidemediğim İçin Greve Geliyorum” yazan kartonuyla poz vermiş. Muhtemelen annesi tarafından grev yerine getirilmiş. En küçük olmanın verdiği şirinlikle bütün işçilerin göz bebeği olmuş. Kreşte...