Buradasınız
Gençlik, Uyuşturucu ve Dijital Tuzak
Gebze’den bir metal işçisi
Egemenler özellikle gençlik yıllarında meraklı, isyankâr, dinamik olan gençleri çeşitli bağımlılık yolları ile uyutuyorlar. Madde bağımlılığı ve davranışsal bağımlılık yapan teknolojik araçlar ile kapitalizmi yıkabilecek büyük enerji kaynaklarını pasifleştiriyorlar. Her yıl dünyada 200 milyon kişi hayatında ilk kez uyuşturucu kullanıyor ve bunların 25 milyonu bağımlı oluyor, 200 bini ise hayatını kaybediyor. Türkiye’de de madde kullanımı 10 yaşına kadar düşmüş durumda. Bu tip madde bağımlılıkları insanda anksiyete (takıntı), paranoya, huzursuzluk, gevşeme hali ve sürekli uyku isteği, gözlerde kararma, denge bozukluğu, sersemlik, unutkanlık, umursamazlık, analjezi, depresyon, panik atak, göz tansiyonunda azalma ve flash-back (geçmişe dair halüsinasyonlar) gibi etkiler yaratmaktadır.
Kapitalist sömürü düzeni gençlere yeni bir gelecek sunamıyor ve en yaratıcı çağındaki insanlar çıkışsızlık sarmalında kendilerini tüketmeye devam ediyorlar. Bizzat egemenler tarafından büyük bir pazara dönüştürülen uyuşturucu, genç beyinleri işlevsiz bırakıyor. Düzenin çıkışsızlığı, genç kuşakları hızla gelişen teknolojik araçlarla sanal bir âleme hapsetmiş durumda. Bilgisayar oyunlarıyla saatlerini ekran karşısında harcayan bir kuşak yetişti. Bu durum özellikle gençleri hayatın gerçek dinamiklerinden, sokaklardan, insanlarla yüz yüze etkileşimden kopartıyor. Okul veya işten sonra dört duvar arasında bilgisayar veya cep telefonları vasıtasıyla online oyunların başlarında saatlerce zaman tüketiyorlar. Dijital mutluluk henüz hayat acemisi olan gençleri tatmin ederken insani vasıflar kaybedilmekte, gerçeklik algısı bozulmaktadır. Davranış bozuklukları görülen gençlerde asosyalleşme eğilimi, oynanan oyunlardaki karakterle bütünleşik, garip, mistik, tutarsız ve tatminsiz bir yaşam algısı yaratmaktadır. Bu tür online oyun bağımlılığı o kadar artmış durumda ki, artık tedavi merkezleri ve terapi merkezlerinin dolup taşmasına sebep oluyor. Oyun başından yemek yemeye bile kalkmadığı için ölen gençlerden, oyunda başarısız olduğu için yan odadaki kardeşini bıçaklayanından, intihar edenine kadar türlü vakalara rastlamak mümkün.
Yaşadığımız sistem devamlılığını sağlayabilmek için gençlerin ve emekçilerin hayatlarını mahvediyor. Kabul edilemez ve katlanılamaz adaletsizliklerin üstü örtülemeyecek kadar büyük. Bunu çok iyi bildikleri için bu sistemin mezar kazıcılarının enerji dolu büyük bir bölümünü pasifize etmek için yeni bin türlü araçları önümüze koyuyorlar. Bizler, yaşamın güzelliklerinden, birikiminden ve nefes almanın tadından bu kahrolası düzen tarafından mahrum bırakılan emekçiler ve gençleriz. Bizlere reva görülen tüm hain oyunları bozabiliriz. Yeter ki yaşamın durmak bilmez pınarlarına kulak kesilelim. Bizden önceki işçi kuşaklarının miraslarına sahip çıkalım. Tarihin bizlere sunduğu tek yol olan mücadeleye katılalım, bilinçlenip örgütlenelim. Toprağa ekilen tohumu yeşerten su misali yüreklere işçi sınıfının bilincini taşıyıp tohumlar gibi yeşertelim.
İşçiler Ölüyor, Sermaye Büyüyor
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Özgür Olmak Demek…
- Asıl Sorumlular Kim? Emekliler mi? Egemenler mi?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Milletvekili Maaşları Seni de Kızdırıyor mu?
- Biz Yeni Bir Dünya Kuracağız!
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- İyi ki UİD-DER’liyim…
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
Son Eklenenler
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...