Buradasınız
Gözaltılar Ankara’da Protesto Edildi
AKP hükümeti “KCK operasyonu” adı altında yürüttüğü saldırılara hız kesmeden devam ediyor. 13 Şubatta birçok ilde gerçekleştirilen ev baskınları sonucu 149 kişi gözaltına alındı. Aralarında BDP yöneticilerinin de olduğu gözaltılarda KESK’e bağlı Ankara Tüm-Bel Sen ve SES yöneticileri de var. KESK’li 15 işçinin gözaltına alınması ve hepsinin de kadın olması, gözaltıların KESK’in Kadın Sekreterliği tarafından açıklanan 8 Mart’a ilişkin eylem planından ve orada ileri sürülen taleplerden kaynaklı olduğunu düşündürdü. Ancak polis, 2009’da tutuklanan SES Ankara Şube Kadın Sekreteri Seher Tümer’in notlarında bu isimlerin yer almasını gerekçe gösteriyor. Seher Tümer 2008 yılında ebe-hemşire olarak çalıştığı Zekai Tahir Burak Hastanesi’nde yaşanan bebek ölümlerini açığa çıkarmış ve birçok hastanede bebek odalarının düzenlenmesi ve kuvöz sayısının arttırılmasına vesile olmuştu. Sonrasında da devletin gazabına uğrayarak tutuklanmıştı.
Tutuklamalara karşı, Ankara’da, 13 Şubatta, Yüksel Caddesi’nde yapılan basın açıklamasını KESK Genel Başkanı Lami Özgen okudu. Özgen son dönemde yaşanılan baskı ve gözaltıların artarak devam ettiğini söyleyerek KESK’in mücadelesinin engellenmeye çalışıldığını dile getirdi. Basın açıklamasına milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Ertuğrul Kürkçü, Sebahat Tuncel ve Ayla Akat Ata da katıldı. Sırrı Süreyya Önder, “Bunlar üç şeyden çok korkarlar: 1- Emek, sendika ve sınıf mücadelesi. 2- Demokrasi mücadelesi. Ve son olarak kadın hakları ve kadın mücadelesi dediğinizde arkalarına bile bakmadan kaçıyorlar. Bu yüzden emekçilere tahammül edemiyorlar” dedi. MİT ile Emniyet arasındaki çekişmeden yine Kürtler ve emekçilerin zarar gördüğünü söyleyen Önder, baskılara karşı hep birlikte karşı durulacağını vurguladı.
14 Şubatta ise, gözaltına alındığı günün akşamında sağlık sorunları nedeniyle serbest bırakılan Özden Özmen Gök’ün çalıştığı Hacettepe Hastanesi önünde, SES Ankara Şubesi tarafından bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada, KESK’e saldırıların her dönem yapıldığı fakat yapılan saldırılar ne olursa olsun KESK’in bu saldırılar karşısında boyun eğmeyeceği vurgulandı. Basın açıklaması “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz”, “Gözaltılar Serbest Bırakılsın”, “Tutuklu Kadınlar Onurumuzdur”, “Jin Jiyan Azadi” sloganları ile son buldu.
Dayanışma
Hey Tekstil İşçileri Valiliğe Yürüdü!
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...