Buradasınız
Hacettepe’de İşçilere Reva Görülen Muamele
Hacettepe Tıp Fakültesi’nden bir grup işçi
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, Marmara isimli taşeron şirkette, yaklaşık 1100 işçi çalıştırılıyoruz. Hastanenin temizlik, hasta bakımına yardım ve yemek dağıtımı işini çok büyük oranda taşeron firmadaki biz işçiler yapıyoruz. Şirket yaklaşık iki yıldır ücretlerimizi aksatarak ödüyor. Bankaya gittiğimizde hep alışık olduğumuz tablo ile karşılaşıp ücretlerimizin yatmadığını görüp geri dönüyoruz. Aylarca ödenmeyen ücretlerimiz sonunda ödendiğinde de alacağımızın tamamını değil ancak yarısını alabiliyoruz. Ev kiralarımızı dahi ödeyemeyip, işe gelebilmek için eş dosttan borç almak zorunda kalıyoruz.
Yaşadığımız tek sorun asgari ücreti geçmeyen maaşlarımızı alamamak da değil. İşveren tarafından aşağılanıp, kötü muamele görüyoruz. Bu duruma karşı biraz sesimizi yükselttiğimizde bize kapıyı gösteriyorlar. Dışarıdaki binlerce işsizden güç alan şirket yöneticileri, her fırsatta bizi işten atmakla tehdit ediyor. Ücretler ödenmediğinde bize biraz daha iyi davranan şirket şefleri, ücretler ödendiğinde bu durumun acısını çıkartırcasına bizi aşağılamaya devam ediyorlar.
En son yaşanılan süreçte, ücretlerin yine gecikmesi üzerine tepkimizi göstermek için bir grup arkadaşla birlikte mesai saatine yakın hastane önünde toplanarak iş bırakma eylemi gerçekleştirmek istedik. Sayımızın fazla olmaması sebebiyle bizi kolaylıkla dağıtan şefler, “hastanenin ve şirketin adının bu yollarla kötülenmemesi gerektiğini” söylediler.
Onlar bunları söyleyedursun, asıl korktukları şey şirketin ya da hastanenin adının kirlenmesi değil, işçilerin birlikte olunca neler başarabileceklerini bizden daha iyi bilmeleridir. Tüm bu sorunların üstesinden ancak birlikte olduğumuzda gelebiliriz. Bunun için omuz omuza vermeli ve yaşanılan bu sorunlara karşı mücadele etmeliyiz.
Yaşasın İşçilerin Birliği!
Şirin Tekstil’de İşgal
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...