Buradasınız
Herkes Bilsin, Kale Kayış İşçisi Yalnız Değildir!
İstanbul’dan bir büro işçisi
Ne demek mücadele eden işçilere saldırmak? İşçi eşlerine ve hatta 6 aylık bebeklere saldırmak da ne demek? Kardeşler, patronlar ne hak tanıyorlar ne hukuk! Ne kadar pervasızlaşabileceklerinin, ne kadar arsızlaşabileceklerinin son örneğini de Kale Kayış’ta gördük. Kale Kayış patronu, hem de iftar yemeği verdiği bir sırada, direnişçi işçilere ve ailelerine saldırdı. Ama korkakça yaptı bunu, “gelin odada görüşelim” dediği işçilerin üzerine kapıyı kilitlemeye yeltenerek, adamlarını işçi eşlerine saldırtarak yaptı. Petrol-İş Sendikası’na üye olmalarına tahammül edemeyip işçilerin anayasal haklarını çiğnediği, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini almayarak onları ölüme mahkûm ettiği yetmiyormuş gibi, üstüne bu saldırıyı gerçekleştirdi. Ama nafile, işçileri yolundan döndüremedi.
Nafile diyorum çünkü gittik, gördük. Bu saldırı Kale Kayış işçilerinin mücadele azmini daha da bilemiş durumda. Bir grup UİD-DER’li işçi olarak Kale Kayış direnişçilerini Silivri’de bulunan direniş alanında ziyaret ettik. Deneyimlerimizi paylaştık, öfkeyle ve kararlılıkla sloganlar attık. Müzik grubumuzun seslendirdiği mücadele ezgilerine hep beraber eşlik ettik. Bu saldırının sınıfımıza yapılan bir saldırı olduğunu düşündüğümüzü söylemeye gittik. Direniş alanında “dost da düşman da görsün! Kale Kayış işçisi yalnız değildir” diye haykırdık. Onlara sizlerin selamını götürdük ve sizlere de direnişçi Kale Kayış işçilerinden selam getirdik.
Direnişçi işçiler bu saldırı karşısında yılmak ve haklı mücadelelerinden geri adım atmak bir yana kararlılıklarının daha da arttığını, bu saldırıdan sonra bu mücadeleyi aynı zamanda bir onur mücadelesi olarak gördüklerini söylüyorlar. Bir direnişçi işçi, sohbetimiz sırasında saldırı öncesinde eşinin kendisine destek vermediğini ama artık bu mücadeleyi ailecek sahiplendiklerini özellikle vurguladı. “Tüm sermayemi yok etmek pahasına, sizi Silivri’de barındırmayacağım” diyen patrona karşı işçiler “Hodri meydan!” diye cevap veriyorlar. “Güvendiğin sermayeni biz var ettik. Biz çalıştık, biz ürettik. Kimin parasıyla kimi tehdit ediyorsun?” diyorlar.
Kardeşler, direnişçi işçiler bizlere patronların bu haklı mücadele karşısında nasıl işbirliği içerisinde olduğunu da anlattı. Civar fabrikaların sahipleri, Kale Kayış patronuna “işçilerin bir kısmının tazminatlarını biz verelim. Onları işten at. Yeter ki buraya sendika girmesin!” diyormuş. 500’e yakın fabrikanın bulunduğu Silivri’de sendikalı tek bir fabrikanın bile bulunmaması patronların bu kirli işbirliğinin sebebini açıklamaya fazlasıyla yetiyor. Korkuyorlar! Örgütlenmemizden, birlikte hareket etmemizden korkuyorlar. Çünkü çok iyi biliyorlar ki güçlü olan biziz. Şu dağınıklığımızdan, örgütsüzlüğümüzden kurtulabilirsek nelere dur deyip neler yapabileceğimizi çok iyi biliyorlar. Tam da bu nedenle kirli işbirlikleriyle, nafile saldırılarla bunu engellemeye çalışıyorlar.
Kardeşler, UİD-DER’in hep söylediği gibi “ekmek ve su insan için nasıl bir ihtiyaçsa dayanışma da sınıf mücadelesi için o kadar hayati bir ihtiyaçtır”. Patronlar nasıl birlikte hareket ediyorlarsa, işbirliği içindelerse bizler de işçi sınıfı olarak dayanışmamızı ve örgütlülüğümüzü güçlendirmeliyiz. Kale Kayış işçilerinin verdiği mücadele, hepimizin mücadelesidir ve onlar çıktıkları bu onurlu yolda asla ve asla yalnız değildir!
- Her Fabrikada Ortak Sorunlarımıza Çözüm: Örgütlen!
- “Yanıyorsun Fuat Abi”
- Kredi Kartları Taksitlerinden Kurtuluyoruz!
- Neden Hiçbir Şey Değişmiyor?
- İşçilerin Kafa Karışıklığı Kimin İşine Geliyor?
- Dünya Dönüyor Ama Eskisi Gibi Değil
- Asgari Ücretle Açgözlü Olunur mu?
- Ekmeğimizin Peşindeysek Haklarımızın da Peşinde Olmalıyız!
- Hayatı Bizim İçin Ömür Törpüsü Haline Getirdiler
- Bu Düzen Sağlığımızı Bozuyor
- Benim Ekonomim Neden Şahlanmıyor?
- Migros’ta İşten Atılan Yeğenim İşe İade Edildi
- Borsada Neleri Kaybediyoruz?
- Umut Hep Vardır
- Dün Hiroşima Bugün Ortadoğu
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- Doğru Bilgi ve Çözüm İçin Mücadele Saflarına
- Karnımızı Doyurmak Değil Sağlıklı Beslenmek İstiyoruz
- “Fedakârlık” Neden Hep Bize Düşer?
- İşçiler Hak Gasplarına, Baskı ve Yasaklara Boyun Eğmiyor
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
- İşçiler Patronların Düşük Ücret Dayatmasına Boyun Eğmiyor
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Daha Yüksek Ücret İçin İşçi Eylemleri
Son Eklenenler
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...