Buradasınız
Hesap Makinesinin Gösterdikleri
Gebze’den bir petrokimya işçisi

Hesabını bilmek, her işçi için önemlidir. Tabi bunun için az da olsa matematikten, dört işlemden anlamak gerekir. İlkokul yıllarımda ve daha sonrasındaki okul hayatımda, tıpkı benim gibi matematikten pek de haz etmeyen arkadaşlarımın yaptığı gibi, sorduğum bir soru vardı. “Hocam bu matematik benim hayatta ne işime yarayacak?” Eminim ki bu soruyu çoğunuz duymuşsunuzdur. O zamanlar saçma geliyordu matematik dersi bana. Bir sürü işlem, sayılar, kesirler, kümeler, logaritmalar derken sanki bize zulmetmek için çıkarılmış bir ders olarak görüyordum. Böyle diye diye bitirdim okulu ve gerçek hayata atıldım. İşte gerçek hayat yani işçilik hayatım bana hesabımı bilmem gerektiğini öğretti. Üstelik matematiğe saygım ve sevgim de arttı.
Malum geçtiğimiz günlerde milyonlarca işçinin beklediği asgari ücret zammı açıklandı. Bundan önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da yapılan zam asgari ücreti sefalet ücreti düzeyinde tutmanın ötesine geçmedi. Biz işçiler zam denince hemen hesap makinesini çıkarıyoruz. Bundan dolayı zammın ertesi günü işe gittiğimde herkes telefonundan hesap makinesini açmış maaşlarımızın ne kadar artacağını hesaplıyordu. Çünkü ben ve arkadaşlarım asgari ücretten hallice bir maaşla çalışıyoruz. Matematiği sevmeyen bizler adeta matematik profesörü olduk desek yeridir. Çarpma, bölme, toplama, çıkarma, yüzde hesabı alma derken kendimizi matematik konusunda bir hayli geliştirmişiz. Ancak hesap kitap işlerinde ne kadar ilerlesek de hesabımızı bir türlü tutturamıyoruz. Hep eksik çıkıyor. Bizim hesabımızla çarşıdaki, pazardaki hesap birbirini tutmuyor. İktidar ve patronlar “iyi bir zam yaptık” diyorlar hâlbuki. Ancak unuttukları bir şey var. O da hesap makinesi yalan söylemez, özellikle işçinin elindeyse! İşçinin matematiği yanılmaz.
Hesap yaparken arkadaşlar başladılar kalem kalem sıralamaya. Kiraydı, faturalardı, mutfak masrafıydı, giyimdi, sağlıktı birçok temel ihtiyaç ürünlerine gelen zamları göz önünde bulundurduk. Yaptığımız hesapların sonunda bir kez daha gördük ki giderimiz, gelirimizden çok daha fazla. Bize reva görülen 2324 liralık bir hayat. Temel tüketim maddelerinden, elektriğe, doğalgaza, akaryakıta, her şeye yüzde 50-60’a varan zamlar yapıldı. Peki, her şeyin fiyatı iki katı oranında artmışken asgari ücrete yapılan yüzde 15’lik zam biz işçilerle dalga geçmek değil de nedir? Çarşı, pazar iktidarın üzerini örtmeye çalıştığı gerçekleri inatla söylüyor bize. Diyor ki “geçen sene alabildiklerini alman için bile en az %50 zam alman gerekiyor”. O zaman ben aslında geçen seneye göre %35 eksik zam aldım. Bu mantıkla asgari ücrete yapılan zammı hesapladığımızda geçen senenin zararını bile karşılayamıyor. Biz işçiler hesabımızı iyi biliriz. Çünkü patronların hesabı canımızı çok yaktı ve yakıyor.
Kardeşler patronların hesabına kanmayın. Onlar trilyonları kazanırken bize reva gördükleri 2324 liralık hayatı bile nasıl elimizden alacaklarının hesabını yapıyorlar. “İşçiyi enflasyona ezdirmeyeceğiz” diyenler, diğer taraftan da ülkenin gerçeklerinden, sermayenin büyümesinden dem vurarak aslında kimin çıkarını gözettiklerini de göstermiş oluyorlar. Biz işçilerin hesap makinesi üretenin biz ama ürettiğimiz zenginlikten ve bolluktan aslan payını alanların bir avuç asalak olduğunu gösteriyor. Kardeşler gelin bu asalakları koruyan hesabı baştan görelim.
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.