Buradasınız
İşçilerin Sordukları/72

Yargıtay’ın Rapor Kullanan İşçi İçtihadı Ne Anlama Geliyor?
Türkiye’de işçilerin haklarına ve iş güvencesine saldırılar bitmek bilmiyor. Patronların işçiyi işten çıkarmasının önündeki engeller bir bir kaldırılıyor. Kıdem tazminatının fona devredilerek gasp edilmek istenmesinin nedeni budur. Öte yandan geçtiğimiz haftalarda Yargıtay İçtihat Birleştirme Genel Kurulunun aldığı karar, iş güvencesine vurulmuş bir darbe daha olma özelliğini taşıyor. 9 Mayısta Resmi Gazete’de yayımlanan kararın özetinde “İşçinin sağlık nedenleriyle bekleme süresini aşan işe devamsızlığının bildirim süresine eklenecek altı haftayı aşması, işveren tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle derhal feshi için yeterlidir. Dolayısıyla 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince almış olduğu sağlık raporları nedeniyle derhal fesihlerde, işçiden savunma alınması gerekmemektedir” deniyor. Peki, bu karar ne anlama geliyor?
Karar ne anlama geliyor?
Yukarıda sözü geçen kanun maddesinin ilgili bendinde işverenin haklı fesih yapabileceği durumlar belirtiliyor. Buna göre işveren hastalık, kaza, gebelik gerekçesiyle yasada öngörülen süreleri aşacak şekilde rapor kullanan işçilerin iş akdini feshedebilir. İşverenin iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı işçinin işyerindeki çalışma süresine göre belirlenen ihbar süresinin 6 hafta aşılmasından sonra doğar. Örneğin 1 yıl kıdemi olan bir işçiyi düşünelim. Bu işçinin ihbar süresi 4 haftadır. İşçinin hastalık nedeniyle aldığı kesintisiz sağlık raporundan dolayı işe devamsızlığı (4 haftalık ihbar süresi+6 hafta) on haftayı aşarsa işveren haklı nedenle fesih hakkını kullanabilir. Doğum ve gebelik hallerinde ise rapor süresi, işçinin doğum ve gebelik izninin bitiminden itibaren başlar.
Elbette işçi feshin haklı nedenlere dayanmadığı gerekçesiyle işe iade davası açabilir. İçtihat birleştirme kararı bu durumdaki işçileri yakından ilgilendiriyor. Yargıtay 9. hukuk dairesi 2015 yılından sonraki kararlarında, işverenlerin, savunmasını almadan işçiyi işten çıkarmasını usul yönünden yanlış bularak işçinin işe iadesi yönünde hüküm veriyordu. Yani işçinin savunması alınmamışsa başka bir gerekçeye gerek duymadan işçiyi işe iade ediyordu. Yargıtay 22. hukuk dairesi ise işverenin, işçiden savunma almaksızın derhal işten atılabileceği yönünde karar alıyordu. İşçinin işe iadesine karar vermek için feshin haksız olup olmadığını inceliyordu. Daireler arasındaki farklılığı gidermek için 2018 Ekim ayında toplanan Yargıtay İçtihatı Birleştirme Genel Kurulu, işçinin aleyhine olacak şekilde, savunma alma zorunluluğunu kaldırdı.
Yani işyerinde iş kazası geçiren, hastalanan bir işçinin rapor bitimi iyileşip iyileşmediği, çalışıp çalışamayacağı, sağlığını bozan nedenlerin işverenden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, farklı bir bölümde istihdam edilip edilemeyeceği işçiden alınacak savunmayla anlaşılacakken, patronun işçiden savunma alma yükümlülüğü son buldu. Dava açan işçinin “savunmam alınmadı, usulsüz biçimde işten çıkarıldım” diyerek işe iadesini talep etmesinin önüne geçildi.
Yargıtay’ın kararına göre uzun süre rapor kullandığı için savunması alınmadan işten atılan işçi hak ettiği kıdem tazminatını alır. Ancak ihbar süresinden daha fazla rapor kullanmış olduğu için ihbar tazminatını alamaz. İşçinin sağlık gerekçesiyle işe gidemediği günler için ise ücret ödenmez.
Yasalar kâğıt üzerinde taraflara yani işçiye ve işverene sözde eşit yaklaşıyor. Gerçekte ise yasalar işçiler aleyhine uygulanıyor. Her yıl binlerce işçinin iş kazalarında yaralandığı, meslek hastalıkları yüzünden çalışamaz hale geldiği Türkiye’de karar mercileri, patronların çıkarları uğruna işçileri işsizliğe, yoksulluğa itiyor. İşçi sınıfının sermaye sahipleri ve onların çıkarları doğrultusunda hareket eden yasa koyucular karşısında tek seçeneği birleşmek ve gücünü ortaya koymaktır.
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...