Buradasınız
İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi 2013-2023 Çocuk İş Cinayetleri Raporu’nu yayımladı. Buna göre son 11 yılda en az 671, AKP’li yıllarda en az 907 çocuk çalışırken hayatını kaybetti. 2013 yılında en az 59 çocuk işçi, 2014 yılında en az 54 çocuk işçi, 2015 yılında en az 63 çocuk işçi, 2016 yılında en az 56 çocuk işçi, 2017 yılında en az 60 çocuk işçi, 2018 yılında en az 67 çocuk işçi, 2019 yılında en az 67 çocuk işçi, 2020 yılında en az 67 çocuk işçi, 2021 yılında en az 62 çocuk işçi, 2022 yılında en az 62 çocuk işçi, 2023 yılında en az 54 çocuk işçi olmak üzere, 2013-2023 yılları döneminde en az 671 çocuk işçi hayatını kaybetti.
Patronlar MESEM’i muazzam bir sömürü fırsatı olarak görüyorlar. MESEM uygulamasını keyiflerine göre düzenleyerek sermayelerini büyütürken, işçi çocukları ise “mesleki eğitim” süsüyle dizginsiz bir sömürüyle “eğitiliyorlar”. İSİG Meclisi’nin raporunda iktidarın MESEM uygulamasının çocuk işçi cinayetlerinin önünü nasıl açtığı şöyle ifade ediliyor: “Patronlara, çırak ve stajyer çalıştırmaya dönük bu teşvik aynı zamanda çocuk işgücünü iş kazalarının, iş cinayetlerinin en fazla yaşandığı küçük işletmelere itmiştir. Bu işletmelerin genel denetimler ve işçi sağlığı ve iş güvenliği denetimlerinde en az denetlenen yerler olması da çocuk işçilere yönelik sömürü ve kuralsızlığı arttırmıştır.” Ocak ayında MESEM kapsamında staj gördükleri işyerlerinde, 14 yaşındaki Arda Tonbul kafası saç büküm makinesine sıkışarak, 15 yaşındaki Erol Can Yavuz ise üzerine sunta blokların devrilmesi sonucu yaşamdan koparıldı.
Raporda en çok çocuk işçi cinayetinin yaşandığı tarım işkoluna dair şunlar söyleniyor: “Tarım işçiliği, çocuklar için “en kötü çalışma biçimleri” arasında yer alır. Gezici mevsimlik tarım işçiliği ise tarım işçiliğinden de farklı olarak özellikle çocuk işçiler için pek çok risk barındırmaktadır. Güneşe maruz kalma, böcek ısırması, tarım kimyasallarıyla temas etme, eğilerek çalışma, ağır yük taşıma gibi risklerin yanı sıra gezici mevsimlik tarım işçisi çocuklar naylon çadırlarda yaşama, yeterli beslenememe, temiz suya ulaşamama, okula gidememe, gibi pek çok riskle daha karşı karşıyadır. Tarım alanlarında çalışan çocuklar için diğer bir tehlike parazitik ve diğer bulaşıcı hastalıklara yakalanma riskidir. Tarım işçisi çocukların en önemli problemlerinden birisi de uzun çalışma saatleridir. Tarımda çalışan çocukların çalışma saatleri ortalamanın üzerinde seyretmekte ve haftalık 60 saati bulabilmektedir.”
Raporda göçmen ve mülteci çocuk işçi cinayetlerine de değiniliyor. Neredeyse tamamı Suriyeli olan on binlerce göçmen çocuk işçinin tüm çocuk işçi ölümlerindeki oranı yüzde 10-12 aralığındadır. Bu çocuklar patronlar tarafından, ücret pazarlığı imkânı olmayan, ücret ödemelerini eksik yatırabileceği ya da geciktirebileceği, hakkını aradığında şiddet uygulayabileceği, zorla çalıştırabileceği ek bir çocuk işçi kitlesi olarak görülüyor.
Raporda çocuk işçilerin ölüm nedenleri şöyle sıralanıyor:
- Trafik ve servis kazaları en çok çocuk işçi ölüm nedenidir. Çünkü mevsimlik tarım işçisi olan çocuklar tıka basa dolu minibüslerde, traktör kasalarında veya açık kasa kamyonetlerin yaptıkları kazalarda yollara savrulmaktalar.
- Yine önemli bir neden de boğulmalardır. Mevsimlik tarım işçisi çocuklar içme suyu veya genel kullanım için ihtiyaç olan suları derelerden ve su kanallarından sağlamaktadır. Ayrıca yazın 40 dereceyi aşan sıcaktan korunmak ve yine yıkanma ihtiyacı için girilen bu derelerde ve su kanallarında çocuklar boğulmaktadır.
- Ezilmeler metal, gıda, tekstil ve kimya işçisi çocukların sıkça karşılaştığı bir ölüm nedenidir. Ölmediklerinde de uzuv kaybı, kırılma gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olmaktadır. Yüksekten düşmeler ise inşaat işçisi çocukların ilk sıradaki ölüm nedenidir.
- Şiddet ise korunmasız olan çocukların işyerlerinde ve sokakta karşılaştıkları bir ölüm nedenidir. Çocuk işçiler için maruz kalınan fiziksel ve psikolojik şiddet çoğu zaman gündelik yaşamın bir parçası haline gelmiştir.
Siyasi iktidar çocuk işçiliğinin ve işçi ölümlerinin önüne geçmeyi hedeflemek şöyle dursun; yoksul emekçi ailelerini ekonomik darboğaz girdabına sokup çocuklarının çalışmasını gittikçe zorunlu hale getirerek, çocukları fabrikalara ve sanayi bölgelerine ucuz işgücü olarak gönderen ve İşsizlik Fonunu sermayeye aktaran MESEM gibi uygulamaları yaygınlaştırarak, denetimsizliği arttırarak çocuk işçi cinayetlerinin önünü daha da açıyor. Evlatlarımızı iş cinayetlerine kurban vermemek için sömürü düzenine karşı birleşmek zorundayız.
DİSK’e Giden Yol: Paşabahçe Grevi
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- 12 Haziran: Kapitalizmin Çocuk İşçi Sömürüsü Büyüyor
- Soma’nın 10. Yılı: Unutmadık, Unutmayacağız!
- Soma Katliamının 10. Yılında Eylemler
- Soma’dan Bugüne Acımız ve Öfkemiz Büyüyor!
- Amasra Maden Katliamı Davasında 3 Tutukluya Tahliye
- 28 Nisan: Yaşamak İçin Örgütlen!
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- Gayrettepe’de 29 İşçinin Ölümü Protesto Edildi
Son Eklenenler
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş bırakma kararı aldı. Sağlık emekçileri İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere...
- 7 Kasım 1917’de Rusya’da işçi sınıfı devrim gerçekleştirdi ve siyasal iktidarı ele geçirdi. Bu devrim Rus takvimine göre 25 Ekimde gerçekleştiği için tarihe Ekim Devrimi olarak geçti. Ekim Devrimi, tüm dünyayı sarsmış, 20. yüzyılın akışını kökten...
- Dünya… Masmavi okyanusları, uçsuz bucaksız ormanları, kıtaları dolaşan nehirleri, heybetli dağlarıyla her yanından yaşam ve bereket fışkıran bu rengârenk gezegen… Bu gezegenin gözümüzün önündeki hali içler acısı! Çünkü tüm dünyaya egemen olan...
- İSİG Meclisi’nin raporuna göre Ekim ayında 164 işçi, yılın ilk on ayında ise en az 1540 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Türkiye’de iş kazaları ve iş cinayetleri en yakıcı sorunlardan biri olmaya devam ediyor. Her gün en az 5 işçi hayatını...
- Belediye işçileri artan hayat pahalılığı karşısında biraz olsun nefes alabilmek için ücretlerini yükseltmek istiyorlar. Buna karşılık belediyelerin yönetimleri ödenek olmadığı bahanesiyle işçilere düşük ücret dayatıyorlar. İstanbul ve İzmir’in ilçe...
- Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm sultanlar, komutanlar, yöneticiler, iktidarlar insanların ve toplumların algılarını şekillendirmeye, psikolojilerini yönetmeye odaklanmışlardır. Başka türlü egemenliklerini koruyamayacaklarını bildiklerinden toplumun...
- İngiltere’de 100 binin üzerinde insan Filistin halkıyla dayanışmasını göstermek ve emperyalist savaşa hayır demek için 2 Kasımda yeniden meydanlara çıktı. Başkent Londra’da 21. kez düzenlenen ulusal eylem gününde on binler hükümet binalarının...
- İspanya’da 29 Ekim Salı günü yaşanan sel felaketinde can kaybı 250’ye ulaştı. İspanya’nın doğusundaki Valencia bölgesinde etkili olan aşırı yağışlardan sonra meydana gelen sel felaketi büyük bir yıkıma neden oldu. Kurtarma ekipleri felaketten...
- Sevgili işçi kardeşlerim, yazının başlığı mücadele örgütümüzün ve işçi sınıfının çalışkan evlatlarından kadim bir dostuma aittir. Bir Afrika atasözü “aslanlar kendi tarihlerini yazana kadar, av hikâyeleri her zaman avcıların kahramanlığını...
- Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube ile Kartal Belediyesi yönetimini temsil eden SODEMSEN arasında yürüyen görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamaması üzerine Kartal Belediyesi işçileri 30 Ekimde greve çıkmıştı. Belediye...
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...