Buradasınız
İşsizlik İl İl Büyüyor
Bostancı’dan bir işçi
Türkiye genelinde işsizlik gittikçe çözülemeyen bir sorun olmaya devam ediyor. İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasının “Türkiye’nin Sıkışan Kentleri” adlı raporuna göre, işsizlik 20 ilde “tehlikeli boyutlara” ulaşmış. Rapora göre, Aydın, Denizli, Muğla, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Şırnak, Siirt, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Samsun, Tokat, Çorum, Amasya, Manisa, Afyon, Kütahya ve Uşak gibi 20 ilde işsizlik diğer illere göre çok daha fazla artmış. Veriler gösteriyor ki, işsizlik doğudan batıya, kuzeyden güneye bir hastalık gibi yayılıp, şiddetleniyor.
İşsizlik açlığı, yoksulluğu getirdiği gibi intiharları, psikolojik sorunları, hırsızlığı da beraberinde getiriyor. Örneğin Manisa’da işsiz kalan bir baba parasızlık yüzünden intihar etti. Diyarbakır’da da yine işsiz kalan bir baba ev kirasını ve ilaç parasını ödeyemediği için intihar girişiminde bulundu. Edirne ve Batman’da insanlar ucuz yiyecek ve eşya alabilmek için mağazaların önünde izdiham yarattı. Şanlıurfa ve Diyarbakır’da hırsızlık, ekonomik krizle birlikte diğer yıllara oranla arttı. İşsizlik çözülmediği sürece bu sorunların önlenmesi de mümkün olmayacak.
Diğer yandan patronlar sınıfının işsizlik sorununu çözemeyeceğini bizler çok iyi biliyoruz. Çünkü bu sorunu onların düzeni olan kapitalizm yaratıyor. Hazırlanan her rapor, gazetelerde boy boy açıklanan her bir rakam sıradan bir veri şeklinde sunuluyor. Bu rakamların bir canı, bir insanı anlattığı anlaşılmıyor bile. Hep tehlikeye işaret ediyorlar, ama tehlikenin kaynağını göstermiyorlar. Tehlikenin kaynağı patronların ta kendisidir. Bizi aç, işsiz, yoksul bırakan, intihara sürükleyen onlardır. Ancak sermaye medyasının hiçbir haberinde asıl suçlu belirtilmez.
Bizler bir araya gelip, işten atmalara karşı mücadele edersek sorunlarımızı çözebiliriz. Birbirimize sahip çıkarak, sıranın bize gelmesini beklemeden işimizi, aşımızı korumak için mücadele etmeliyiz. İl il birleşip mücadele etmezsek ne işsizlikten ne de onun yarattığı tahribatlardan kurtulabiliriz.
“Tatil Yapmak Herkesin Hakkı” Değil mi?
- Geçmişten Bugüne Uçurum İnsanları
- Doğru Tarafta, İşçi Sınıfının Safındayım
- Emekçi Kadınlar ve Barış
- Gene Takmışsın Kırmızı Şapkayı, Greve mi Gidiyorsun?”
- “Çöpçü” Demek Hakaret mi?
- Gençlere Örgütlü Mücadele Deneyimi Aktarmak…
- “Kurt Ağladı, Biz de İnandık”
- “Gerekirse Grev de Yap!”
- Sınıfımızın Yaşlılarının Payına Ölüm Düşüyor
- “Sınıfsal Bir Tarafı Var mı?”
- Ana-Baba-Oğul UİD-DER Saflarında Yürüyenlere Selam Olsun
- Bu Kalp Nasıl Atmaya Devam Edecek?
- Egemenlerin Değil, Sınıfımızın Gözüyle Bakalım!
- “Kendini de Beni de Yaktın Celal!”
- Uğruna Mücadele Ettiğimiz Bizimdir
- Grev Çocukları
- “Felsefe Yapma Birader!”
- Şeytanla Dost Olunmaz!
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- “60 Bin Maaşla Çoban Bulunmuyor.” Yersen!
Son Eklenenler
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...