Buradasınız
İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!

İşten çıkarma yasağı, ücretsiz izin ve kısa çalışma uygulaması 30 Haziran itibariyle sona erdi. Yasağın sona ermesiyle birlikte irili ufaklı pek çok işyerinde işten atmalar başladı. Madencilikten gıdaya, tekstilden havacılığa, inşaattan metale pek çok sektörde onlarca işçi işten atıldı. İşten atma saldırısının yaşandığı şirketlerden biri de Pegasus Hava Yolları… Nakliyat-İş Sendikasının bir süredir örgütlenme çalışması yürüttüğü Pegasus’ta patronlar sendikalaşmayı baltalamaya çalışıyor. Yasakların kalkmasıyla birlikte aralarında sendika üyelerinin de olduğu 40 işçi telefonla yapılan bildirimle işten atıldı. 3 Temmuz Cumartesi günü Nakliyat-İş Sendikası ve işten atılan işçiler Sabiha Gökçen Havalimanında bir basın açıklaması gerçekleştirerek işten atmaları protesto ettiler.
1 Temmuzdan bu yana sadece işten atmalar değil işçilerin haklarına yönelik başka saldırılar da hızlanmış durumda. Zorunlu ücretsiz izin uygulaması sona ermesine rağmen kimi işyerlerinde patronlar ücretsiz izin dayatmasına devam ediyorlar. İşbaşı yapmayı bekleyen işçilere ya kalan yıllık izinleri kullandırılıyor ya da işten atılmakla tehdit edilerek ücretsiz izne çıkmayı kabul etmesi isteniyor. Pandemi bahanesiyle çalışma koşullarının ağırlaştırılmasını, sosyal hakların gasp edilmesini kalıcılaştırmak isteyen patronlar işçilere zorla yeni sözleşmeler dayatıyor, kabul etmeyenleri işten atmakla tehdit ediyorlar.
İşçi Dayanışması’nın 154. sayısında “Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği”[1] yazımızda sözde işten atma yasağıyla birlikte ücretsiz izin dayatmasının getirildiği geçici madde ile mevcut İş Kanununun hiçe sayıldığını vurgulamıştık. Maddenin ucunun açık bırakılarak Kanunla çelişen haksız ve hukuksuz uygulamaların önünün açıldığını belirtmiş, şunu söylemiştik: “Hangi kriterlere göre işçilerin ücretsiz izne çıkarılacağı, ücretsiz izne çıkarılan işçilerin başka bir işyerinde çalışıp çalışamayacağı, yıllık izin, kıdem tazminatı gibi İş Kanunundan doğan haklarının ne olacağı belirsiz bırakılmıştır.”
İşte bu belirsizlikler önümüzdeki günlerde işçi sınıfına yönelik saldırıların daha da pervasızlaşmasına neden olacak görünüyor. İşten atılan, tazminatını alamayan, işsizlik ödeneği almak istediğinde ne ile karşılaşacağını bilmeyen işçilerin sayısı her geçen gün artıyor. Bu belirsizlik ortamında işçilerin yönünü şaşırmaması ve net tutum alması çok önemlidir. Dolayısıyla bu konuda o gün söylediklerimiz bugün de fazlasıyla geçerlidir: “Çok açık ki koronavirüs perdesi arkasında çevrilen oyunlarla işçi sınıfında «iş işten geçti, tüm haklarımız gasp edildi, yapacak bir şey yok» hissi yaratılmak isteniyor. Boşluklar, belirsizlikler özellikle bırakılarak birkaç geçici maddeyle, cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle İş Kanununun emredici hükümleri yok sayılmaya, boşa çıkarılmaya çalışılıyor. Patronların ve siyasi iktidarın niyeti bellidir: Fiili saldırılar önce dayatılmak sonra yasalaştırılarak çalışma yaşamında orman kanunları hâkim kılınmak, ucuz işgücü yaygınlaştırılmak isteniyor.
“Böyle bir atmosferde siyasi iktidarın ve patronların niyetleri konusunda uyanık davranmak, güçlü bir sınıf olduğumuzu bilerek bir araya gelmek, «yağma yok» diyerek haklarımıza sahip çıkmak büyük önem taşıyor. Patronlar yaptıkları hukuksuzlukları koronavirüsle meşrulaştırmaya çalışıyorlar. İşçiler olarak «yapacak bir şey yok» duygusundan sıyrılıp bir araya gelmeli, örgütlenip haklarımıza sahip çıkmalıyız.”[2]
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
- Maaşlar Eriyor: Bu düzen Değişmeli!
- Bir Yanda Açlık Diğer Tarafta Altın Musluk
- Birileri Tıkınırken İşçiler Aç! Peki, Nereye Kadar?
Son Eklenenler
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...
- Ben 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılan gençlerden biriyim. Gençlerin artık seslerini duyurmaya ihtiyacı var. Sesimizi boğmaya çalışanların tuzaklarını aşıp, hiçlik duygusundan çıkıp değişimin öznesi olmak istiyoruz. 1 Mayıs’ta yaşadığımız coşkuda bunu...