Buradasınız
Kapitalizmin Çocuklara Sunduğu Dünya
Aydınlı’dan bir kadın deri işçisi

Geçenlerde gazetede okuduğum bir haberle öğrendim 4 Ekimin Dünya Çocuk Günü olduğunu. Çocuk Vakfı, bu günle ilgili bir bildiri yayınlamış. Bildiride çocuklarımızın dünyadaki ve Türkiye’deki hallerine dair istatistikler yer alıyor. Sadece Türkiye’de 800 bin civarında kimsesiz çocuk var. 6 bin kadar da sokak çocuğu! Yine Türkiye’de işkence görenlerin yüzde 10’u çocuk. Her 5 çocuktan biri çalışıyor ve bu çalışan çocukların yüzde 57’si güvenliksiz ve sağlıksız koşullar altında çalışmaya devam ediyor. Yine verilere göre sadece son 5 yılda 1659 çocuk kaçırıldı. Dünyada da durum hiç farklı değil. Yoksulluk sınırının altında yaşayan 600 milyon çocuk var. Yılda 2 milyon çocuk ise seks pazarlarına sürülüyor. Sokakta yaşayan çocuk sayısı 90 milyon. Dünya çocuklarının yüzde 85’i sorunlu büyüyor. Yine son 10 yılda savaşta ölen çocuk sayısı 2 milyon 325 bin. 16 milyon çocuksa savaşlar nedeniyle psikolojik travma geçirmiş. Mülteci çocuk sayısı 5 milyon 433 bin. Bu sayılar böyle uzayıp gidiyor.
İnsan sömürüsünün bu kadar yoğun olduğu bu sistemde, sadece bu sayılar bile çocuklarımızın durumunu anlatıyor. Bizim barış içinde, huzur içinde büyütmek için gece gündüz çalıştığımız çocuklarımızın durumu ortada. Ve ne yazık ki çocuklarımız için, çocuklarımızın yarınları için mücadele etmezsek bu düzenin pislikleri örümcek ağı gibi hem bizim hem de çocuklarımızın etrafını sarmaya devam edecek. Bizler ne 12 yaşında 13 kurşun sıkılarak öldürülen Uğur Kaymaz’ı ne havan topuyla bedeni paramparça olan Ceylan Önkol’u ne de Mardin’de çoğu devlet görevlilerinden oluşan 28 kişinin defalarca tecavüzüne uğrayan daha 13 yaşındaki çocuğumuzu unuttuk. Bu düzenden sorulacak daha çok hesabımız var. Çocuklarımız için yani geleceğimiz için bu kavgaya sarılmalıyız, sarılmalıyız ki Dünya Çocuk Gününden bahsedilen bu ülkede ve dünyada çocuklarımız ve biz bu adaletsizliğe daha fazla uğramayalım.
Azıcık Delikanlı Ol!
Akdeniz Çivi İşçileriyle Röportaj
- “Kendini de Beni de Yaktın Celal!”
- Uğruna Mücadele Ettiğimiz Bizimdir
- Grev Çocukları
- “Felsefe Yapma Birader!”
- Şeytanla Dost Olunmaz!
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- “60 Bin Maaşla Çoban Bulunmuyor.” Yersen!
- Bu Kandırmacalara Verilecek Cevabımız Var!
- İşçi Sınıfının Yareni Kim?
- Kapıldığımız Trendler ve Gerçek Sorunlarımız
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/