Buradasınız
Kim Demiş İşçilerden Adam Olmaz Diye?
Gebze’den UİD-DER’li bir metal işçisi
Bolca duymuşluğumuz vardır “işçilerden bir şey olmaz” sözünü. Uzun zamandan beri hep düşünüp dururum. Neden işçilerden bir şey olmasın ki? Babam mevsimlik işçiydi. Bir dönem sendikal çalışma yürütmüştü. Bu çalışmalarda arkasında kimseyi göremediğini anlatır dururdu bize. Örgütlenmeye dair umutsuzluğunu hep yansıtırdı.
Gerçekten işçilerden bir şey olmuyor muydu yoksa işçiler, işsizliğin ve ailecek sefalete düşmenin korkusuyla ve bilinçsizlikle baş başa bırakıldıkları için mi tepkisiz kalıyor ya da geri adım atıyorlardı? Ama işçilerin geri adım atmadığı zamanlar da vardı. Babamın anlattıkları hep 1980 darbesinden sonra yaşananlar. Bir de onun öncesi var. İşçileri sindirmek için darbe yapıldı. Çünkü 1980 öncesinde işçiler hep ayaktaydı.
Geçenlerde başıma gelen bir olay bu düşüncemi fazlasıyla doğruluyor. İşçilerin işe gitmek için servis bekledikleri bir durakta İşçi Dayanışması bülteni dağıtıyorduk. Genç bir işçiye bültenimizi anlatıyordum. Yakınımızda duran yaşlıca bir amca söze karıştı. “Kızım sen daha dünkü çocuksun, sen bu işleri ne bilirsin ki? Biz neler yaşadık. Ta Zonguldak’tan Ankara’ya yürümüş insanlarız. O zamanlar neler oluyordu neler. Şimdiki gençler öyle değil. Ellerinde telefon, kollarında sevgili, bir de cebinde harçlık olsun yeter. Ancak cebine harçlık koyarsan baba oluyorsun onlara” dedi.
Ben de amcaya dedim ki: “Sen o büyük mücadeleleri görmüş ve çocuğuna anlatmamışsan, kabahatlisin. Aynı babam gibi konuşuyorsun. O da hep senin gibi konuşurdu ama bana hiç nasıl mücadele etmem gerektiğini anlatmadı.”
Babam bir gün bana vicdanının rahat olmadığını söylemişti. Çünkü darbenin altında ezilmiş ama bu baskılara işçiler olarak bir yanıt verememişlerdi. Şimdi çocukları daha kötü koşullarda yaşıyordu. Elbette bizim eski kuşaklara kızmamızın bir faydası yok. Eski kuşakların da biz gençleri beğenmemesi çözüm değil. Ben bunları anlatınca amca derin nefes alarak “haklısın” dedi bana.
Kim demiş işçilerden adam olmaz diye? Genciyle yaşlısıyla, kadınıyla erkeğiyle birleşen işçiler her şeyi yapabilir. İşçi sınıfının mücadele tarihine bakınca anlarız işçilerin neler yapabileceğini. Dünya yerinden oynar işçiler birlik olabilse.
İşçi kardeş, “yalnızım” diye düşünme, elimizi uzatıyoruz sana. UİD-DER saflarına katıl ve sen de işçilerin neleri başarabildiğine tanık ol!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...