Buradasınız
Kity Genovese Sendromu!
Sefaköy’den bir kadın işçi
13 Mart 1964 gecesi Manhattanlı Catherine (Kity) Genovese isimli kadın vahşice bir cinayete kurban gitmişti. Çalıştığı kafeden çıkıp evine varmak üzereyken 35 dakika süre içerisinde 3 kez saldırıya uğradı. Çünkü yardım için her bağırdığında saldırgan uzaklaşıp yardım çığlığına kimsenin yanıt vermediğini görünce geri döndü. Bu vahşete 38 kişi tanık olmuştu ve hiç kimse ne yardım çığlığına yanıt vermiş ne de polisi aramıştı. Aralarından bir kişi ancak arkadaşıyla yaptığı telefon görüşmesini bitirince polisi aramıştı. Yaklaşık 1 saat sonra polis olay yerine geldiğinde ise Kity aldığı onlarca bıçak yarası sonucu çoktan hayatını kaybetmişti. Cinayetin ardından gazetelerde çıkan haberler “Biz nasıl insanlarız?” başlığı altında çıktı ve 38 kişinin kadının yardım çığlığına hiçbir şekilde yanıt vermedikleri üzerinde duruldu.
Olayın ardından bu durum, sosyal psikologlar tarafından “seyirci kalma etkisi” ve “sorumluluk paylaşımı” olarak açıklandı ve “Kity Genovese” sendromu olarak adlandırıldı. Cinayete kurban giden bir kadının adı sendrom olarak tarihe yazıldı.
Aslında olaya şahit olan 38 kişiye neden polise haber vermedikleri sorulduğunda verdikleri cevaplar hep benzerdi. “Emin olamadım”, “başka görenler de vardı sadece ben değildim”, “başımın derde girmesinden korktum”… Bu cevaplar bizler için aslında ne kadar tanıdık değil mi? Yaşadığımız mahallede, işyerinde her yerde karşılaştığımız, sorumluluk almamız gereken her olayda işitiyoruz bunları. Aileler çocuklarını her gün okula hiçbir şeye karışma diye telkinlerle gönderiyor, işyerinde bir sorunla karşılaşınca “elbet başka biri vardır, ben başımı derde sokup işten mi atılayım” diyerek sesini çıkarmayan çalışma arkadaşlarımız var. Sosyal psikologların sorumluluk yayılması yani sorumluluğu başkasının alacağını düşünerek kendisini uzak tutma şeklinde açıkladığı davranış biçimidir bu. Ünlü yazar Gabriel Garcia Marquez Kırmızı Pazartesi isimli romanında da benzer bir şekilde, işleneceğini herkesin bildiği ancak engel olmak için kimsenin bir şey yapmadığı bir cinayetin öyküsünü anlatmaktadır.
Biz sınıf bilinçli işçiler “insanlar nasıl olsa böyledir” deyip karamsarlığa kapılamayız. Bilmeliyiz ki davranışlarımızı yaşadığımız toplumdan öğrendiklerimiz, sosyal durumumuz, televizyonda her an izlediklerimiz etkiler. Bireyciliği öne çıkartan, sınıf bilincinden uzaklaştıran, “her koyun kendi bacağından asılır” diyen kapitalist düzende başka ne beklenebilir ki? Kadınlar olarak görmeliyiz, fark ettiklerimizi anlatmalıyız. Çünkü insanca yaşayabilmek için tek yol kadın erkek tüm işçilerin ortak mücadelesidir.
Bu Şiir Kömür Kokar
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.