Buradasınız
Müfettiş: “Müsaitseniz Denetime Geleceğiz”
İnşaat sektöründen bir İSG uzmanı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının web sitesinde yer alan “İş Teftişi Nedir? İş Müfettişi Kimdir?” başlıklarına baktığımızda işyeri denetimlerine ilişkin bize bir hayli bilgi veriyor. İlk olarak iş teftişinin çalışma süreleri, ücretler, iş sağlığı ve güvenliği, kayıt dışılık gibi pek çok alanı denetlemeyi kapsayan faaliyetler olduğunu belirtiyor. İş müfettişinin görevi ise asıl olarak işyerinde var olan sorunları tespit etmek ve işverene yaptırtmaktır.
Peki, yasalarda, yönetmeliklerde belirtilen hususlar, çalıştığımız işyerlerinde ne kadar gerçeğe dönüşüyor? Kâğıt üzerinde belirtilenlerin ne kadarı yaşamlarımıza, hangi şekilde yansıyor? Bu sorulara olumlu cevap vermek mümkün değil. Çalıştığımız inşaatlardan birine iş müfettişi denetime geldi. Denetimlerin normalde habersiz yapılması gerekir. Ne hikmetse patron, müfettişin denetime geleceğinden önceden haberdar olmuştu. Buna göre hemen göstermelik hazırlıklar yapılmaya başlandı. Müfettiş geldiğinde ise şantiyeyi denetlemeden doğruca patronun bulunduğu ofise geçti. Burada, “hayati” önemde olan evraklar üzerinde saatlerce inceleme yaptı. Evrak denetimi sonrası müfettiş, evraklarda yazılanların ne kadarının şantiyede yerine getirildiğine dair herhangi bir kontrol yapmadı. Evraklarda gördüğü eksiklikler ve şantiye sahasının kontrolü içinse “eksiklikleri tamamlayın, iki gün sonra geri geleceğim” dedi.
Müfettiş tekrar geri geldiğinde ise tahmin edeceğiniz üzere hiçbir değişiklik olmadı. Sıra şantiye sahasının kontrolüne geldiğinde ise ayakkabıları kirlenmesin diye çamurlu sahaya girmedi bile! Denetime gelen çoğu müfettiş sahayı kontrol etmeden, eksiklikleri yerinde tespit etmeden göstermelik olarak kâğıt üzerinde denetim yapıyor. Yani denetimler patron odasında başlayıp patron odasında son buluyor.
Formalite olarak yapılan bu denetimler ve dolayısıyla gerekli önlemlerin alınmaması; artan iş cinayetlerini beraberinde getiriyor. Sönen ocaklar, yetim kalan evlatlar, evladını kaybeden analar giderek artıyor ve hayatlarımıza bin bir acı ve keder ekiyor. İnşaat sektöründe ölümlerin yarısından fazlası yüksekten düşme sonucu gerçekleşiyor. Sadece geçen sene 453 işçi, inşaat sektöründe iş cinayetine kurban gitti. Bu rakamlar bize denetimlerin nasıl da baştan savma yapıldığının en somut göstergesidir.
Denetimlerin kâğıt üzerinde kalmaması, üretimin devamının işçinin hayatından önce gelmemesi biz işçilerin örgütlü mücadelesine bağlıdır.
Ahmet Yıldız Bu Ortalamaya Girer mi?
Fala İnanma, Birlik Ol/Örgütlen
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...