Buradasınız
İş Kazalarında Can Veren İşçilerin Yakınlarıyla Söyleşi
UİD-DER: Yakınınız kimdi? Nasıl kaybettiniz?
Hakkı Güleç: Heybetullah Güleç kardeşimdi. Henüz 18 yaşındaydı. Davutpaşa’da yaşanan maytap atölyesi patlamasında kaybettik. İşte 4 buçuk, 5 seneden beri onun için, hem idari hem cezai anlamda adalet peşinde koşuyoruz.
Yücel Çavuşoğlu: Eda Çavuşoğlu kız kardeşimdi. Kardeşim tekstilde çalışıyordu. Kardeşim işe gitmek için evden çıktı, 15 dakika sonra ölüm haberi geldi. Servis aracı trafik kazası yapmış. 2 kişi öldü 9 kişi de yaralandı. Yaralılardan birisi 40 gündür tedavi altında.
Temel Şen: Erhan Keleş’in eniştesiyim. Arnavutköy’de BEDAŞ’ta 7 sene çalıştı. Taşeronda oldukları için 2 senede bir çalıştıkları şirket değişiyordu. Elektrik direğine çıkmaya yetkisi olmadığı halde çıkarılıyor. Elektrik teknisyeni, elektriği kestiğini ve direğe çıkabileceklerini söylüyor. Taşeronda çalıştıkları için eldiveni de yok, kontrol kalemi de yoktu. Çalışmaya başlar başlamaz 35 bin voltluk elektrik çarpınca sepetin içine düşüyor. Alttaki operatör kepçeyi aşağıya indirmiyor. Elektrik çarpınca dili boğazına kaçıyor. Sepetten çıkıp atlamak istiyor fakat başaramayınca orada boğulup kalıyor.
UİD-DER: Bugün buradaki toplanma amacınızdan söz eder misiniz?
Yücel Çavuşoğlu: Sultanbeyli’de bulunan yan yollar çok tehlikeli. Ne belediye ne de karayolları müdürlüğü bunları ciddiye almıyor. Her gün aynı yerde kaza oluyor. Kardeşimden 1gün sonra, 11 yaşında bir çocuğumuz can verdi. Van depremi, OSTİM ve daha birçok iş kazası cinayettir ve devlet bunları gizliyor. Biz de onun için buradayız.
Hakkı Güleç: Cinayetlerin önüne geçebilmek için diğer ailelerle bir araya gelme şansı bulduk. Ne yazık ki Türkiye’de işçiler yaşanan bütün iş cinayetlerini kader olarak görüyorlar. Cumartesi Anneleri de her Cumartesi toplanıp seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Aslında biliyoruz ki Davutpaşa’nın da, OSTİM’in de, Cumartesi Analarının çocuklarının da katilleri aynıdır, devlettir. İş kazalarında yakınlarını kaybedenlerin de gidebileceği bir adres olsun istedik.
Temel Şen: Bu davanın bir an önce açılmasını istiyoruz. İki sene oldu daha açılmadı dava. Savcı müsaade etmiyor. Savcı müsaade ederse davayı açacağız. Bu olayda bütün sorumluluk BEDAŞ’ındır. Bu işçileri çalıştırıyorsun ama ne şartlarda çalıştırıyorsun bir kontrol et! Bizi hiç kimse bir gün arayıp “başınız sağ olsun” bile demedi.
UİD-DER: İş kazalarında yakınlarını kaybeden aileler olarak neler yaptınız, bundan sonra neler yapmayı düşünüyorsunuz? Aileler kendi aralarında örgütlenebildiler mi?
Yücel Çavuşoğlu: Daha önce, böyle şeyler başımıza gelmediği için bir şeyler yapmadık. Başımıza geldikten sonra farkına vardık. Keşke başımıza gelmeden önce bir şeyler yapsaydık. Daha yeni yeni bir araya geliyoruz. Keşke daha önce duyarlı olsaydık. Kaza sırasında serviste bulunan kişilere de tek tek ulaşmaya çalıştık. Şikâyetçi olmalarını söyledik.
Hakkı Güleç: Hâlâ dava açamamış aileler var. İnşallah bu vesileyle aileleri bir araya getirebilirsek karınca kararınca sesimizi duyurabiliriz. İnşallah bu vesileyle yararlı bir iş olur.
Temel Şen: Ben ilk defa böyle bir etkinliğe katılıyorum ama bundan sonra sürekli katılacağım.
UİD-DER: İşçilere emekçilere nasıl seslenmek istersiniz? İş cinayetleri her gün bir sürü can alıyorken, sizce işçiler ne yapmalı?
Hakkı Güleç: Ben buradan, işçilerden çok işçi temsilcileri olan sendikacılara seslenmek istiyorum. İşçiler ölüyor, onlar nerede? Söylediklerinin havada kalmaması lazım. Biz işçiler sesimizi duyurmak için bir araya gelip bir şeyler yapmaya çalışıyorduk ama bir kısmımızın maddi durumu yetmiyordu. Biz de kendi aramızda para toplayıp araç tutuyorduk. Hâlbuki bunları sendikalar yapar. Ne yazık ki 5 yıldır bu mücadeleyi vermemize rağmen henüz sendikacılardan bir destek görmedik.
Yücel Çavuşoğlu: Çalıştığı birimlerde, işyerlerinde “ben işimden olurum” korkusu yaşamamalı. İşinden olsa dahi işçileri güçlendirmek lazım. Bence işçiler işyerlerinde mücadele etmeliler. Sadece basın açıklamasıyla bunlar olmaz. Mücadelenin işyerlerinde sürdürülmesi lazım. Burada yapılanlar burada kalmamalı. Basın yeterince bunları vermiyor zaten. Bunun daha ciddiye alınması için burada daha fazla kişinin olması gerekir. Mücadelenin büyütülmesi lazım.
UİD-DER: Teşekkür ederiz. Mücadelenizde başarılar diliyoruz.
Yarın
UİD-DER İşçi Tiyatrosu Sahne Alıyor
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- Nilgün Soydan ile Kemal Türkler Söyleşisi
- Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube Başkanı Gümüştekin ile Söyleşi
- İş Güvenliğimiz İçin 1 Mayıs’ta Sınıfımızın Saflarındayız
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- Ekmekçioğulları İşçileri ve Anadolu Şube Başkanı Deniz Ilgan’la Direniş Üzerine
- Söz Hakları İçin Direnen Ekmekçioğulları İşçilerinde
- Trelleborg İşçileriyle Grev Üzerine Söyleşi
- Cargill İşçileriyle Sohbet
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...