Buradasınız
Onyılları Aşan İki Gün: 15-16 Haziran
Bostancı’dan bir işçi
24 Haziran Pazar günü Bostancı UİD-DER’de 15-16 Haziran Genel Direniş etkinliği gerçekleştirildi. Etkinlik saygı duruşunun ardından sunum, şiir, marş ve sloganlarla devam etti. 70’li yılları, militan mücadele anlayışıyla, kararlılığıyla, cesareti ve coşkusuyla kızıla boyayan 15-16 Haziran Genel Direnişi, bizler için çok önemli dersler içeriyor. Bu direniş bize, en temel hak ve özgürlüklerimiz için bile militan bir mücadele vermek gerektiğini gösteriyor.
Dünyada ve Türkiye’de hızla yükselen ‘68 başkaldırısına rağmen, o yıllarda sermaye sınıfının hedefi netti: DİSK’i tasfiye etmek! Burjuvazi sendikalar kanununda değişiklik yaparak DİSK’i kapatmak istiyordu. Burjuvazinin saldırı hamlesine DİSK’in yanıtı, bir protesto mitingi düzenlemek oldu. Kararlaştırılan gün 17 Hazirandı ve her şey hazırdı.
Fakat fırtına 15 Haziran günü koptu. Meşhur patronların fabrikalarında şalterler indi. Kapılar bir bir açıldı. 115 iş yerinden yaklaşık 75 bin işçi yekvücut yürüdü. Çelik adımlarla, marşlarla, sıkılı yumruklarla sarsıldı İstanbul. Ertesi gün 16 Haziranda işçilerin sayısı iki katına çıktı. 150 bin işçi, bir sel gibi önüne çıkan engelleri aşıyor, devleşiyordu. İşçi sınıfı ilk kez kendi gücüyle Türkiye burjuvazisinin üstüne yürüyordu. İşçiler kazanmışlardı. Yasa geri çektirildi. Devlete, orduya, burjuvaziye olan inanç sarsıldı; sınıfımıza, örgütlerimize ve mücadelemize olan inanç arttı. Engels’in dediği gibi yirmi yıllık süreç bir iki günde aşıldı.
Burjuvazi tehlikeyi DİSK yöneticilerini ikna ederek savuşturdu. Sıkıyönetimin ardından olağanüstü yönetimin ayak sesleri geldi. 12 Mart 1971 askeri darbesi ve 12 Eylül 1980 faşist darbesi sınıfımızın kazanımlarına ağır darbeler vurdu. Mücadeleyle kazanılan hak ve özgürlükler yitirildi. Günümüzde burjuvazi, tehlikeyi savuşturmanın rahatlığı içinde. Türkiye burjuvazisi kendine duyduğu güvenle her gün yeni bir saldırıyı hayata geçiriyor. Buna karşı işçi sınıfı seçeneksiz değildir. Üzerinden geçen 37 yıla rağmen, 15-16 Haziran Genel Direnişinin dersleri önümüzü aydınlatıyor. Burjuvazinin önümüze koyduğu tüm engelleri, militan sınıf mücadelesiyle ezelim! Kapitalist vahşete karşı örgütlü mücadelemizi yükseltelim. Sendikalarımıza, derneklerimize sahip çıkalım.
Yaşasın 15-16 Haziran Genel Direnişi!
15-16 Haziran Genel Direnişi Etkinliği
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- 15-16 Haziranı Yaratanlara ve Onun Ruhunu Yaşatanlara Selam!
- UİD-DER Saflarında Olmak
- Sendikası İçin Mücadele Edenler
- UİD-DER’le 15-16 Haziran’ı Biz de Yaşadık
- Dün de, Bugün de Emekçi Kadınlar Mücadelede Önde!
- Mücadele Ateşini Harlayan UİD-DER’e Selam Olsun!
- Dev Gövdesiyle Yürüyor Haziranda
- Metal İşçileri: “Tarihe Başka Bir Gözle Baktık”
- Bu Tarih, Bizim Tarihimiz
- Sınıf Tarihimizin Yolunda, UİD-DER ’in Rehberliğinde Yürüyoruz
- Geleceğe Köprü Olmaya Borçluyuz!
- Okurlarımızdan Yayın Akışımıza Yönelik Mesajlar
- Gururlandık, Onurlandık ve İçimiz Umutla Doldu
- Akın Akın Yürüyor İnsan Seli
- Mücadele Tohumlarını Yeşertenlere Selam Olsun!
- Tarihi Yazan ve Yaşatanlara Selam Olsun!
- Gücümüz Birliğimizden Gelir!
- Köklerimiz Derindedir
Son Eklenenler
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...