Buradasınız
15-16 Haziran Genel Direnişi Etkinliği
diğer yazarlar
UİD-DER Aydınlı şubesinde 15-16 Haziran Genel Direnişi ile ilgili İşçi Özeğitim Grubu etkinliği düzenlendi. Etkinlikte slayt gösterimi eşliğinde 15-16 Haziran Genel Direnişi, 15-16 Haziran öncesi ve sonrasında Türkiye ve genel olarak dünyada gelişen işçi sınıfı ve gençlik hareketleri anlatıldı.
Türkiye’de 1923’ten 1950’ye kadar CHP iktidarında tek partili süreç yaşanmış. Bu süreçte işçi ve emekçilerin yaşam koşullarında hiçbir iyileşme olmamış. 1950’den 1960’a kadar geçen süreçte ise Demokrat Parti iktidarı yaşanmış, ancak bu süreçte de işçi haklarında hiçbir değişiklik olmamış. 1960’lara gelindiğinde işçi sınıfının suskunluğu bozulmuş, işçiler sendikal haklar için mücadeleye başlamıştır. Sendikasız, grevsiz ve toplu sözleşmesiz geçen onca yıldan sonra grev ve toplu sözleşme hakkının elde edilmesi için iki yüz bin kişinin katıldığı Saraçhane mitingi yaşanmış ve ardından da Kavel grevi başlamıştır.
İşçi sınıfı Kavel grevinden sonra sendikal ve siyasal alanda birçok hak kazanmıştır ve 1967’de DİSK kurulmuştur. Mücadeleci bir sınıf sendikacılığı anlayışına sahip olan DİSK, burjuvazi tarafından ciddi bir tehdit olarak görülmüş ve kapatılmak istenmiştir. İşte bu kararın ardından işçi sınıfı kazanmış olduğu haklarını ve sendikalarını korumak üzere 15-16 Genel Direnişini gerçekleştirmiştir. DİSK eylem gününü 17 Haziran olarak belirlemesine rağmen işçiler 15 Haziranda iş bırakmaya ve kent merkezlerine yönelmeye başlamıştır. Burjuvazinin kolluk güçleri işçileri durdurmaya çalışmış ve çıkan çatışmalarda üç işçi yaşamını yitirmiştir. Sendikacıların çağrısıyla evlerine dönen işçiler ertesi gün eylemlerine daha geniş katılımla devam etmiştir. Kent merkezlerinde birleşmeye çalışan işçiler yine kolluk kuvvetlerinin barikatlarıyla karşılaşmış, vapur seferleri durdurulmuş, köprüler kaldırılmıştır. Doğru bir devrimci önderlik olmadığından işçiler evlerine gönderilmiş ve mücadele devam ettirilmemiştir. İşçi sınıfının gücünden korkan burjuvazi sıkıyönetim ilan etmiştir. Burjuvazi 12 Mart 1971’de yaptığı darbeyle işçi sınıfı hareketinin yükselişini kesememiş ve işçilerin kitlesel direnişleri, grevleri 12 Eylül faşist darbesine kadar devam etmiştir. 12 Eylül faşist darbesiyle birlikte işçi sınıfının tüm hakları gasp edilmiş ve karanlık bir döneme girilmiştir. Ancak bu karanlık dönemlerin sonsuza kadar sürmediğini ve işçiler bir kez ayağa kalkarlarsa neleri başardıklarını biliyoruz. Bizlerin bugün yaşanan deneyimlerden ders çıkarması ve yeniden 15-16 Haziran ruhuyla mücadeleye atılmamız gerekir.
Etkinlikte UİD-DER korosu eşliğinde coşkulu bir biçimde marşlar söylendi, arkadaşlarımız mücadeleyi içeren şiirler okudular. Etkinliğe yoğunluklu olarak genç işçiler katılmışlardı. Etkinliğe katılan birkaç genç işçi arkadaşımızla etkinlik üzerine röportaj yaptık:
Etkinliğimizi nasıl buldunuz?
Etkinlik çok güzeldi. Daha önce böyle bir etkinliğe katılmamıştım. İnsanların sınıf bilinciyle donanması gerekiyor, bu açıdan böyle derneklerin önemi artıyor.
Daha önce 15-16 Haziran Genel Direnişi hakkında bilginiz var mıydı? Şimdi ne düşünüyorsunuz, tekrar yaşanabilir mi böyle direnişler?
Daha önce duymuştum ama bu kadar ayrıntılı bilmiyordum. Önceden insanlar bilinçliymiş ve haksızlıklarla karşılaştıklarında, hakları ellerinden alınmaya çalışıldığında mücadele ediyorlarmış. Ama bugün insanlar aynı duyarlılıkta değiller, bilinçsizler ve mücadele etmiyorlar kendi hakları için. O dönemde 150 bin insan yürümüş, bugün ise böyle bir şey yok. Ancak insanların bir araya gelip mücadele etmesiyle tekrar böyle günler yaşanabilir.
Peki, insanlar neden böyle bir bilinçten yoksunlar ve mücadele etmiyorlar bugün?
Bugün insanlar burjuvazi tarafından medyayla, uyuşturucuyla uyutuluyorlar, farklı yönlere kaydırılıyorlar. İnsanlar kahve köşelerinde hayatlarını yitiriyorlar. Oysa bu tür etkinliklere katılmaları gerekir, çünkü buralarda insanlar birbirleriyle gerçek anlamda bir şeyler paylaşabiliyorlar. Mücadele etmenin yolu buralardan geçiyor.
Bizimle sohbet ettiğiniz ve etkinliğimize katıldığınız için teşekkür ederiz.
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- 15-16 Haziranı Yaratanlara ve Onun Ruhunu Yaşatanlara Selam!
- UİD-DER Saflarında Olmak
- Sendikası İçin Mücadele Edenler
- UİD-DER’le 15-16 Haziran’ı Biz de Yaşadık
- Dün de, Bugün de Emekçi Kadınlar Mücadelede Önde!
- Mücadele Ateşini Harlayan UİD-DER’e Selam Olsun!
- Dev Gövdesiyle Yürüyor Haziranda
- Metal İşçileri: “Tarihe Başka Bir Gözle Baktık”
- Bu Tarih, Bizim Tarihimiz
- Sınıf Tarihimizin Yolunda, UİD-DER ’in Rehberliğinde Yürüyoruz
- Geleceğe Köprü Olmaya Borçluyuz!
- Okurlarımızdan Yayın Akışımıza Yönelik Mesajlar
- Gururlandık, Onurlandık ve İçimiz Umutla Doldu
- Akın Akın Yürüyor İnsan Seli
- Mücadele Tohumlarını Yeşertenlere Selam Olsun!
- Tarihi Yazan ve Yaşatanlara Selam Olsun!
- Gücümüz Birliğimizden Gelir!
- Köklerimiz Derindedir
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...