Buradasınız
Mecidiyeköy’de Toplu İşçi Katliamı

Mecidiyeköy’de eski Ali Sami Yen Stadı’nın yerine yapılan rezidans inşaatında asansörün 32. kattan zemine düşmesi sonucu 10 işçi hayatını kaybetti. Toplu işçi katliamı saat 20.00 sıralarında meydana geldi. İşçilerin kullandığı asansörde aynı anda inşaat malzemeleri de taşınıyordu. Bu nedenle kurtarma çalışmalarının güçlükle yürütüldüğü ifade edildi. Zaman geçtikçe yapılan her açıklamada ölen işçi sayısı arttı. Asansörde bulunan işçilerin tamamı yaşamlarını yitirdiler.
Hayatını kaybeden işçilerin mesai arkadaşları, düşen asansörün bakımsız olduğunu ifade ettiler. İş cinayeti sonrasında, aralarında inşaatta iş güvenliğinden sorumlu kişilerin de olduğu 8 kişinin gözaltına alındığı duyuruldu.
Aynı inşaatta 9 Nisanda meydana gelen iş cinayetinde 19 yaşındaki Erdoğan Polat, inşaat sepetinin halatının kopması sonucu 15. kattan zemine düşerek yaşamını yitirmişti. Yüksek maliyetli projede, milyonlarca doları esirgemeyen patronlar, işçinin çalışma güvenliği söz konusu olduğunda maliyeti kısmak adına basit önlemleri bile almaktan kaçınıyorlar.
Ağustos ayında yaşamını yitiren 158 işçiden 40’ı inşaat işçisiydi. Dün akşam meydana gelen iş cinayetinde 10 inşaat işçisi birden yaşamını yitirdi. İnşaat işçilerinin nerdeyse tamamı taşeron firmalara bağlı olarak çalışıyor. Taşeron çalışma biçimi yaygınlaştıkça işçi ölümleri artıyor. AKP hükümetinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Soma faciası yaşandığında taşeron çalışma sisteminin kaldırılması gerektiğini söylemişti. Kısa süre sonra gündeme gelen taşeron yasasında bu sistemin kaldırılmadığı, tam tersine, göz boyamak için birkaç iyileştirme yapılarak ana çalışma biçimi haline getirilmeye çalışıldığı ortaya çıktı.
Rezidansta 10 işçinin canına mal olan iş cinayetinde, asıl kusurlu olan sermaye düzenidir. Asıl suçlu olan gözaltına alınan iş güvenliği uzmanları ya da ustalar vs. değil, doğrudan doğruya patronlardır. İş güvenliği önlemlerinin alınması için gerekli maliyet kalemini ayırmayan ve bunu kâr olarak cebe indiren patronlardır. Bu toplu katliamdan sonra bir kez daha ortaya çıktı: Her işçi katliamı göz göre göre gelmektedir. Her iş cinayeti, işçilerin sağlıklı çalışma koşullarına kavuşabilmesi için bile örgütlenmesi ve mücadele etmesi gerektiğini acı bir şekilde ortaya koyuyor.
BELTAŞ İşçilerinin Eylemleri Sürüyor
Düzgün Yemek İstiyoruz!
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
Son Eklenenler
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....